14 Mayıs günü yapılan Cumhurbaşkanı ve 28. Periyot Milletvekili Genel Seçimleri’nden sonra pek çok husus gündem oldu. Cumhur İttifakı’na dayanak veren HÜDA-PAR ve Tekrar Refah Partisi’nin Meclis’e tartışma yarattı. Bayanlar üzerindeki telaffuzları ve savundukları görüşle bayan haklarını önemseyen herkes tarafından eleştirilen bu iki parti hakkında açıklama yapan isimlerden biri de AK Parti Siyasi ve Hukuk İşleri Lider Yardımcısı, 4. ve 5. Periyot MKYK Üyesi Zeynep Alkış oldu. ”Kadınları ekranlara çıkardılar” diyen Alkış, HÜDA-PAR’ın bayanı siyasette gösterme noktasında Tekrar Refah’ın önüne geçtiğini söyledi.
Cumhur İttifakı çatısı altında seçime giren HÜDA-PAR 4, Tekrar Refah Partisi ise 5 milletvekiliyle Meclis’te.
Görevdeki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı destekleyeceklerini açıklayan iki partinin bayanlar hakkındaki kelamları ve davranışları, bayan haklarına hürmet duyan herkes tarafından eleştiriliyor.
AK Parti Siyasi ve Hukuk İşleri Lider Yardımcısı, 4. ve 5. Devir MKYK Üyesi Zeynep Alkış, ‘Yalnız yaşayan bayanların sahiplenilmesi’ gerektiğini savunan HÜDA-PAR ve Tekrar Refah Partisi hakkında açıklamalarda bulundu.
Gazete Duvar’dan Meral Candan’a konuşan AK Partili Alkış, HÜDA-PAR ve Yine Refah milletvekillerinin Meclis’te olmasının yarattığı tedirginlik hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu: ”Bu biraz bıçak sırtı bir bahis. Ben evvel Refah Partisi’nde siyasete başlamıştım. Refah Partisi ve Tekrar Refah Partisi ortasında telaffuz ve hareket farklılıkları var. Zira Erbakan Hoca’nın ufku, feraseti daha farklı bir yerdeydi. Tekrar Refah ve HÜDA PAR’ın mahallî bazda siyaset yaptığını düşünüyorum.”
”Açıkçası HÜDA PAR ile ilgili bir itirafta da bulanayım” diyen Alkış, ”son periyotta bayanları ekrana çıkarmaları beni çok şaşırttı” açıklamasıyla gündem oldu.
Alkış konuşmasının devamında ”Kendilerini tabir ediş formlarında, bayan haklarını ele alışları İslam doğrultusunda. En son HÜDA PAR Bayan Kolları Lideri Münevver Aktaş’ı dinledim. Olağanda HÜDA PAR ekrana bayan çıkarmaz. Bayanı siyasette gösterme noktasında Yine Refah’ın önüne geçmiş durumdalar. Türkiyelileşme iddiasındalar. Mahallî siyasette talepleri ve istekleri farklıydı. Ancak Türkiyelileşme sürecine girdikten sonra değişti. İttifaka girme maksatları da buydu. Son periyotta onlara yapılan tüm tenkitlere karşı bayan kollarından birilerini ya da bayanlarla ilgili çalışanları alana sürdüklerini görüyorum. Bu bayan hareketi açısından aslında kıymetli ve değerli bir adım. HÜDA PAR’ın bayanlarla ilgili bahislerde AK Parti’nin fikirlerine nazaran hareket edeceğini düşünüyorum.” açıklamasında bulundu.
”Bunu, onların nazarında söylüyorum zira onları yerelden çok düzgün tanıyorum. Bütün bu ideolojik hareketler, kendi içlerinde yapacakları ihtilalin bayansız olmayacağının farkında”
”HÜDA PAR da o çizgiye geldi. Bayan perspektifinden baktığımda bu türlü düşünüyorum. Yani HÜDA PAR da Türkiyelileşmenin önünde kendi ismine aşacağı en değerli şeyin, bayan görünürlüğünü ve varlığını siyasete yansıtmak olacağının farkına vardı. Tahminen Türkiye ismine bayanlar olarak kazanımımız, bu olabilir. Hangi fikirde olursa olsunlar, bayanların ortak paydada bulaşabileceği bir yer olabiliyor.”
”Bunu çok vicdani ve insani hislerimle söylüyorum; hatta partizanlık da yaparak söylemiyorum.”
”Etki ve yetki alanları, bunu üste taşıyacak güçte değil. Bunu yönlendiren en kıymetli güç de Recep Tayyip Erdoğan ve oluşturduğu idare kümesidir. Bayanları ekrana çıkardılar, sözcü yaptılar… Olağanda peçeli olsa dahi bayanları göstermeyen, seslerini dinletmeyen bir kümeler. Münasebetiyle ısrarla ekranlara bayanları çıkardılar.”
Milliyetçilik çizgisinin bayan hakları bakımından sorun çıkaracağını söz eden Zeynep Alkış konuşmasına şöyle devam etti:
”Bir yandan da HÜDA PAR’dan tanıdığım isimler var. Daha yeni kuşak isimler ve bayanların siyasette görünür olmasını istiyor. Benim de telaşlarım vardı ve kendilerinden bu istikamette karşılıklar aldım. Fakat geçmişte bu bahiste bu türlü düşünmüyorlardı, bunu da söyleyelim.
HÜDA PAR bayanlar üzerinden Türkiyelileşme adımını atmış oldu fakat olumsuz manada değil. Ben HÜDA PAR’ın bayanların tasa ve korku duyacakları güçte olduğunu düşünmüyorum. Tabi güç ellerine geçtiğinde telaffuzları ve hareketleri farklı olabilir. Ancak şu an bir otokontrol içindeler.”