Eski AKP milletvekili ve Yeni Şafak müellifi Mehmet Metiner, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve partisine davette bulunarak hakkında açtıkları davaları geri çekilmelerini istediği Yeni Akit müellifi Abdurrahman Dilipak ile ilgili “Son vakitlerde Reis’e ve AK Parti’mize yönelik prestij suikastından beter bir üslupla yaptığı suçlamaları okudukça üzüldüm” dedi.
Abdurrahman Dilipak’ı 80’li yıllardan beri tanıdığını ve her kondu tıpkı fikirde olmasalar da kendisini daima sevip takdir ettiğini belirten Metiner, şöyle devam etti:
“Açıkça belirtmek isterim ki son vakitlerde Reis’e ve AK Parti’mize yönelik prestij suikastından beter bir üslupla yaptığı suçlamaları okudukça üzüldüm. Tanıdığım-bildiğim Dilipak değildi bu. Kimi tenkitlerine katılmakla birlikte üslubu ve suçlamaları yenilir yutulur değildi. Biteviye bir kronik muhalefet lisanıyla yazdığı yazılar, uygun niyetine dair hüsnüzannımı giderek aşındırıyordu. Zira vakit zaman FETÖ’cülerin argümanları üzerinden yaptığı suçlamalar ve Reis düşmanı çevrelerin husumetinden beter bir hasmâne duyguya yaslanan lisan, kısmen katıldığım kimi tenkitlerine de gölge düşürüyordu. Hakikaten bu yüzdendir ki kendisini birinci eleştirenlerden biri oldum. Son derece kardeşçe yazdığım bir yazıda bu üslupla yaptığı suçlamaların Reis’i devirmek isteyenlerin değirmenine su taşıdığını ihtar etmiştim. Ayrıyeten her bahiste bir tek kendisinin haklı olduğunu varsayan ve kendisine karşı çıkan herkese Allah’ın âyetleri üzerinden haksızca saldıran kibirli lisanının de ziyadesiyle sıkıntılı olduğunu vurgulamıştım. Kur’ân âyetlerini yalnızca kendini haklı, karşısındakileri haksız göstermek için kullanan bir Dilipak gerçekliğini gördüğümde bir şeylerin karşıt gittiğini anlamıştım. Belirli ki köprünün altından çok sular akmıştı. Tüm düzgün niyetimi kuşanarak kendisini eleştirsem bile sahiplenmeye devam ettim.”
Dilipak’ın İstanbul Sözleşmesi’ni destekleyen AKP’li bayanlara ‘Fahişe’ dediği gerekçesiyle hakkında dava açılan yazısındaki lisanın kendisini de rahatsız ettiğini belirten Metiner, “Çok çiğ ve nahoş bir lisandı. Seviyeyi tabana çeken bu lisanı şiddetle eleştirmiştim. Kendisine isnat edilen o cürmü işlemediğine şahsen inanmasam bile o cürümden bin beter olan lisanı karşısında utanmış ve üzülmüştüm. O yüzden bir yanda kendisini şiddetle eleştirirken öbür yanda da kendisini linç edenlere karşı savunmaya çalışmıştım. Kendisini bir açıklamayla özür dilemeye davet etmiştim. Bunu şahsen demek için bayramın birinci günü telefonla aradığımda ise ne yazık ki yazdıklarıma duyduğu rahatsızlıktan olsa gerek karşılık vermemişti. O süreçte ortaya giren bedelli dostlarımızın bu taraftaki tekliflerini geri çevirdiğini duyduğumda da ayrıyeten üzülmüştüm. Gerisine takacağı kitlelerle Reis’e meydan okuyabileceğini ima eden o kibirli haline ise ziyadesiyle kırılmıştım. Kibri kendisini boğmamış olsaydı birinci gün çıkar uygun bir açıklamayla üslubundan ötürü özür dilerdi. Bahis da kapanırdı. Ne yazık ki sonrasında yazdığı yazılar, o nahoş kelamları AK Partili bayanlar için demediğini içerse bile kaba üslubu hasebiyle samimi bir özür temelinde helalleşme içermediği için davalar süreci başladı” diye yazdı.
Dilipak’ın hâlâ FETÖ’cüleri ve bilumum Reis düşmanlarını şad edecek yazılar yazmaya devam ettiğini belirten Metiner, “Kendinde herkesi eleştirme hakkını görüyor. Görsün. Tenkidin gerekli olduğunu söylüyor. Desin. Lakin kendisine yönelik bir tenkit olduğunda tahammül katsayısı en alta düşüyor. Kendisini eleştirenleri adeta düşman üzere görüyor. Yol yakınken bu kibrinden vazgeçmesini salık veririm.
Metiner toplumsal medyada yaptığı “Reisimden ve partimden ricam, lütfen Abdurrahman Dilipak hakkında açılan davalar ivedilikle geri çekilsin!” davetiyle ilgili de özür diledi.
Metiner, “Konunun direkt muhatapları elbette AK Partili kadınlarımızdır. Siyasetin en kıymetli ve en belirleyici aktörü olarak görüp gururla selamladığım AK Partili bayanlarımız eminim ki sözlerimden yanlış bir mana çıkartmazlar. Buna karşın direkt kendilerinden dilemem gereken ricayı Reis’ten/partiden dilemem uygun düşmedi. Bu da benim özeleştirim olsun. O yüzden özrümü de ricamı da kendilerine yapıyorum buradan” diye yazdı.
Yazının tamamını okumak için
