Almanya’nın Hanau kentinde Çarşamba akşamı iki nargile bara düzenlenen silahlı saldırı sonucu ölen dokuz kişi anısına başkent Berlin'in de aralarında bulunduğu birçok kentte anma töreni düzenlendi.
Törene Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier da katıldı.
Steinmeier yaptığı konuşmada, Hanau’daki saldınının ardından topluma birlik, beraberlik çağrısı yaptı. Steinmeier, böylesine zor zamanlarda dayanışma içinde olunmasının önemine dikkat çekerek “Bugün, toplum olarak birlikte durduğumuzu, yıldırılmadığımızı, dağılmadığımızı gösterme zamanı” dedi.
“Birlikte duruyor birbirimize sıkı sıkıya tutunuyoruz. Bu, nefrete karşı en güçlü araç” diyen Cumhurbaşkanı, şöyle konuştu:
“Hanau'da dün gece yaşananlar bizi şaşırttı, üzdü ve öfkelendirdi. Hiçbir şey sevdiklerini yitirenlerin acısını dindiremez. Hiçbir şey bu anlamsız saldırıyı açıklayamaz ve hiçbir şey olanları geri döndüremez.”
Steinmeier, “Ülkemizde bireyler ya da azınlıkların onuru çiğneniyorsa buna karşı çıkmak zorundayız” diyerek, siyasette, medyada, toplumun her yerinde kullanılan dile dikkat edilmesini istedi.
Kent merkezinde anma ve dayanışma nöbeti
Kent merkezinde de Hanau Belediyesi’nin düzenlediği anma ve dayanışma nöbeti yapıldı.
Kurbanların yakınlarının da aralarında bulunduğu binlerce vatandaşın katıldığı nöbette ölenlerin fotoğrafları taşındı, mumlar yakıldı.
Saldırıya Berlin'de Brandenburg Kapısı önünde sessiz protestoyla tepki gösterildi.
Berlin'de Hükümet ortağı SPD Partisi tarafından organize edilen sessiz mitinge binlerce kişi katıldı. Konuşmaların olmadığı, sloganların atılmadığı mitingde, katılımcılar el ele tutuşarak insan zinciri oluşturdu.
Hanau’daki saldırıda ölenler için mumlar yakıldı, çiçekler kondu.
Saldırganın 6 gün önceden keşif yaptığı ortaya çıktı
Irkçı saldırıyı gerçekleştiren saldırgan Tobias R’nin katliam gerçekleştirdiği kafeye 6 gün önce gelerek keşif yaptığı güvenlik kamerasına yansıdı.
Kameradan alınan fotoğrafta, ırkçı Tobias R’nin yeşil ceket ile mavi bir bere giydiği görülüyor.
Hanau'da Çarşamba akşamı iki nargile bara düzenlenen saldırıda tamamı göçmen kökenli dokuz kişi öldürülmüştü.
Başsavcılık saldırganın “derin bir ırkçı tutumla” saldırıyı düzenlediğini açıklamıştı. Saldırgan ve annesi evlerinde ölü bulunmuştu.