Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) kadrolu öğretmen atamaları her geçen yıl azalıyor. Atanan öğretmen sayısı 4 yılda yüzde 51 azalınca, atanamayan öğretmenler de çareyi sözleşmeli öğretmenliğe başvurmakta buluyor. Ancak sorunlar bunlarla bitmiyor. Eşlerinden, çocuklarından, ailelerinden ve sevdiklerinden uzakta, tayin hakları bulunmadan yıllarca öğretmenlik yapıyorlar. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk’un twitter hesabından okulların açılmasına sayılı günler kaldığını hatırlatması üzerine çok sayıda sözleşmeli öğretmen, paylaşımın altında tepkilerini dile getirerek, yaşananları gözler önüne serdi
Sözcü’den Sevgim Begüm Yavuz’un haberine göre 2015 yılında 55 bin öğretmenin ataması yapılırken, 2018 yılında atanan öğretmen sayısı 27 bine geriledi. Kadrolu öğretmen ataması hızla azalırken, atanamayan öğretmenler de çareyi sözleşmeli öğretmenliğe başvurmakta buluyor.
MEB verilerine göre, özel eğitim kurumlarının, okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında çalışan öğretmen sayısı 130 bin 868. Ancak bu sayının 103 binini sözleşmeli öğretmenler oluşturuyor. Öte yandan bu yıl da atanma umuduyla KPSS’ye başvuran öğretmen sayısı 376 bin.
Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk twitter hesabından, “Okulu çok özledim.’ Yahut ‘Ne yani bitti mi tatil?’diyen çocuklara kısa bir bilgilendirme: Açılış: 9 Eylül, İlk Ara Tatil: 18-22 Kasım, Yarıyıl Tatili: 20-31 Ocak, 2. Ara Tatil: 6-10 Nisan, Kapanış: 19 Haziran. Tatilin son günlerindesiniz çocuklar, keşfedin, oynayın istediğinizce.” şeklinde paylaşımda bulundu.
Bakan’ın paylaşımına tepki gösteren bir sözleşmeli öğretmen ise “‘Baba artık gitme’ yahut ‘Anne ne olur beni de götür’ diyen sözleşmeli öğretmen çocuklarına kısa bir bilgilendirme: 1 Eylül’de anne babanızla son kez aynı çatı altında olacaksınız ayda bir 2-3 günlük görüşmelere kadar. Üzgünüm çocuk; seni görmüyorlar duymuyorlar…” şeklinde tweet attı.
Bir başka paylaşımda ise, “Yine gözyaşları sel olacak. Oğluma ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Kendisini bırakıp gittiğimi düşünüyor. Aramızdaki bağ büyük hasar aldı. Güven azaldı. Ona yalan söylediğimi düşünüyor. Psikolojisi alt-üst olmuş durumda. Ağır bir travma içindeyiz. Allah yardım etsin bizlere” ifadeleri kullanıldı.