ANKARA, 18 Eylül (Reuters) – Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Avrupa ülkelerinden hem İdlib hem Fırat'ın doğusu konusunda çok daha güçlü bir destek istediğini, artık laf değil icraat beklediklerini söyledi.
Erdoğan 2019-2020 Yükseköğretim akademik yılı açılış töreninde yaptığı açıklamalarda Suriye'de kurulması amaçlanan güvenli bölgede Avrupa ve Türkiye'de yaşayan 2-3 milyon Suriyeli sığınmacının burada iskan edilebileceğini söyledi.
Erdoğan İdlib'de sükûnetin hızla sağlanmaması halinde bölgede yaşayan 4 milyon insanın yükünü tek başına Türkiye'nin kaldıramayacağına da dikkat çekti.
“Avrupa ülkelerinden hem İdlib hem Fırat'ın doğusu konusunda çok daha güçlü bir destek bekliyoruz” diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık laf bizi doyurmuyor. Laf ola beri gele yok icraat bekliyoruz. Zira şuanda bizler 3.6 milyon mülteciyi ülkemizde ağırlıyoruz. Dünyada bunun benzeri yok. Öyleyse batı da bunun benzerini yapması lazım. Şayet İdlib'de sükûneti hızla sağlamazsak bu bölgede yaşayan 4 milyon insanın yükünü kaldıramayacağımızı açıkça söylüyoruz” dedi ve ekledi:
“Fırat'ın doğusunu güvenli hale getirmek suretiyle buraya güvenli bölgenin derinliğine bağlı olarak 2-3 milyon arasında halen ülkemizde ve Avrupa'da yaşayan Suriyeli sığınmacıyı iskan edebiliriz. Her iki husus bizim kadar Avrupa'yı da yakından ilgilendiriyor.”
“ÖNÜMÜZDEKİ AYLAR BELİRLEYİCİ OLACAK”
Bölgede etkinlik gösteren her ülkenin tavrının Türkiye'nin tavrı ile örtüşmediğine dikkat çeken Erdoğan “Türkiye'nin yaklaşımı böylesine insani ve çözüm odaklıyken hala önümüzde külfet paylaşımından terör örgütleriyle dirsek temaslarına kadar her konuda engeller çıkarılmasını kabul edemeyiz. Önümüzdeki aylarda yaşanacak gelişmeler Suriye krizinin suhuletle mi çözüleceği yoksa derinleşeceğimi hususunda belirleyici olacaktır” dedi.
Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in katılımıyla hafta başında Ankara'da gerçekleştirilen Astana zirvesinin önemine de dikkat çekerek,
“Yaptığımız ikili ve üçlü görüşmelerde Suriye'deki insani ve siyasi krizin çözümü konusunda çok önemli kararlar aldık. Zirvenin en önemli kazanımlarından biri, siyasi sürece yeni bir dinamizm kazandıracak olan Anayasa Komitesi üyelerinin onaylanmasıdır. Böylece komitenin oluşumundaki tüm pürüzler giderilmiştir” dedi ve ekledi:
“Bir diğer husus ise büyük bir göç dalgası potansiyelini de içinde barındırılan İdlib'deki sıkıntılı durumun en azından bir parça rahatlamasını sağlayacak görüş birliğine varılmış olmasıdır.”
“Suriye topraklarının dörtte birinden fazlasını işgal eden Fırat'ın doğusundaki bölücü terör örgütü ile ilgili endişelerin muhataplarımız tarafından da önemli ölçüde paylaşıldığını gördük” diyen Erdoğan Bu durumun ABD ile yürütülen güvenli bölge çalışmalarının bir an önce sonuçlanmasın konusunda Türkiye'nin elini güçlendirdiğini belirtti ve şöyle dedi:
“Zirve sırasında ve sonrasında yaptığımız açıklamalarda ifade ettiğimiz gibi iki hafta içinde buradan bir sonuç çıkmazsa kendi hareket planlarımızı devreye sokacağız.”