Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Biz burada endüstricinin yatırım iştahını konuşurken, ülkenin dört bir yanında yeni fabrika açılışları yaparken, muhalefet takılmış plak üzere ‘Fabrika yok’ diyor. Ben de diyorum ki; hodri meydan. Gelsinler Uşak OSB’yi bir görsünler” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği’nin ortaklaşa finanse ettiği ülkemizin en çağdaş deri sürece tesisini hizmete açmak için Uşak’a gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Uşak Teknopark ve OSB altyapı yatırımlarının toplu açılışını gerçekleştirdi.
Toplu açılışı yapılan 47 milyon liralık yatırımların Uşak’a bedel katacağını belirten Bakan Varank, şunları söyledi;
“Uşak OSB içerisine kurulan Atıksu Arıtma Tesisi, Solar Kurutma Tesisi ve Katı Atık Yakma Tesisi bölgemize verimlilik ve sürdürülebilirlik manasında değerli kazanımlar sağlayacak. Ayrıyeten Uşak OSB Teknokent işletmeler nezdinde katma kıymet üretilmesine vesile olacak. İklim değişikliğiyle ortaya çıkması mümkün yıkıcı sonuçlar, tüm dünyada anlaşılmış üzere gözüküyor.
Artık iklim değişikliği ve etraf ülkelerin gündemlerinin en üst sıralarında yer alıyor. Zira yaşanan felaketler, seller, kasırgalar ve daha birçok afet, artık bu hususu göz arkası etmenin mümkün olmadığını gösterdi.
İşte Türkiye olarak biz de bu bahisteki kararlılığımızı Paris İklim Muahedesi’ni imzalayarak gösterdik. Bundan sonra yapmamız gereken, sanayiciden siyaset yapıcılara, sivil toplumdan tüm vatandaşlarımıza kadar iklim konusunda gereken hassasiyeti göstermektir. Bunu hem gelecek kuşaklar için hem de rekabetçilik için yapmak zorundayız.”
Daima adımlar atan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Avrupa Yeşil Mutabakatına yönelik kritik vazifeler üstlendiğine dikkat çeken Bakan Varank, kelamlarına şöyle devam etti:
“OSB’ye yaklaşık 12 milyon lira fiyatında katkı sağlayacak”
“Elektrikli araçlar, güç etiketlemesi, pak üretim çalışmaları, verimli motorlar ve yeşil OSB üzere bahislerde birçok proje yürütüyoruz. İşte bugün açılışını yaptığımız Kimyasal Havuz, Solar Kurutma Tesisi ve Katı Atık Yakma Tesisi de sürdürülebilir kalkınmaya hizmet ediyor.
Atık su arıtma tesisine ilaveten yapılan kimyasal havuz, OSB’den çıkan atık suyun tarımda kullanımı için kalitesini artırıyor. Solar kurutma tesisi, atık su arıtma tesisinden çıkan çamurları güneş ısısı yardımı ile kurutuyor.
Ve bir sonraki etapta kurutulan bu çamurlar tekrar bugün açılışını yaptığımız katı atık yakma tesisinde güce dönüştürülüyor. Yapanların, yaptıranların, katkı sağlayanların hepsinin emeğine sıhhat. Bu tesislerde saatte 940 kilovat elektrik üretimi yapılıyor. Yıllık 8,5 milyon kilovat-saate yakın elektrik gücü, OSB’ye yaklaşık 12 milyon lira fiyatında katkı sağlayacak.
İşte bu yatırımlarla birlikte, hem sanayicimizin rekabetçilik kapasitesi hem de ülkemizin yarınları teminat altına alınıyor. Güç ithalatçısı olan ülkemizde, bu üzere altyapıları, yeşili önceleyen yatırımları tüm Türkiye’ye, tüm OSB’lere yaygınlaştırmak için Dünya Bankası’ndan 300 milyon dolar kredi temin ettik.
Düşük faizli, uzun periyot geri ödemeli bu krediyi OSB’lere kullandırmaya başladık. Faydalanacak tüm OSB’lere şimdiden iyi olsun”
Türkiye’de taş üstüne taş koyan bütün yatırımcıların her vakit yanında olmaya itina gösterdiklerinin altını çizen Bakan Varank, şunları söyledi;
“Gelsinler Uşak OSB’yi bir görsünler”
“Biz burada endüstricinin yatırım iştahını konuşurken, ülkenin dört bir yanında yeni fabrika açılışları yaparken, muhalefet takılmış plak üzere ‘Fabrika yok’ diyor. Ben de diyorum ki; hodri meydan.
Gelsinler Uşak OSB’yi bir görsünler. Üstüne bir de genişleyen alanları görsünler. Hatta olmadı, birlikte gidelim. Fabrikalar açılıyor muymuş, açılmıyor muymuş daima birlikte görelim. Gittiğimiz her yerde Ulusal Teknoloji Atılımı diyoruz.
Cumhurbaşkanımızın bu sıkıntıya verdiği çok büyük kıymetten bahsediyoruz. Ulusal teknoloji atılımı yalnızca savunma sanayinden, elektronikten, yazılımdan, makineden, kimyadan oluşmuyor. Besin, tarım ve dokuma de ulusal teknoloji atılımının kıymetli alt başlıkları ortasında yer alıyor. Sizlerin yakından bildiği üzere bugün dokuma dalı Uşak sanayisinde değerli bir yer tutuyor. Ayrıyeten dokumacılık dalında daima artan yatırımlar Uşak’ın büyümesine büyük katkı sağlıyor.
Tabi bu ivmenin kaybedilmemesi için şahsen iki konuya dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bunlardan bir tanesi yenilik. Dokumacılık kesiminde sıkı bir rekabet ortamı var. Bu rekabet ortamında, işletmelerin nasıl ayakta kalacaklarını öğrenmesi gerekiyor. Bunun yolu da Ar-Ge ve dizayndan geçiyor. Yenilikten geçiyor, teknolojiden geçiyor.
Türkiye artık dokumada evvelce olduğu üzere fasoncu değil. Bilakis, tasarım yapan, kendi koleksiyonlarını ortaya koyan bir ülke. İşte bizim bu savımızı sürdürmemiz daha da yükseltmemiz gerekiyor.
Dokumacılıkta ikinci değerli mevzu da markalaşma. Özellikle bu kesimde katma pahanın artması için marka bedelinin artması gerekiyor. Evet, bu yüzden dokumada dünya devi olmak, yerimizi sağlamlaştırmak istiyorsak yenilik ve marka konusunun getireceklerini çok âlâ idrak etmemiz lazım. Cumhurbaşkanımız liderliğinde 2053 ve 2071 gayelerini ortaya koyuyoruz. İşte bu amaçlara ulaşmak için önümüze çıkan mahzurları, ıstırapları bir bir aşmak zorundayız.
Pandeminin, global krizin, savaşın arkası gerisine geldiği bu atmosferde sıkı sıkıya kenetlenmek zorundayız. Siz bakmayın felaket tellallarına. Allah’ın müsaadesiyle biz birçok badireleri atlattığımız üzere bu dertlerin da üstesinden geleceğiz. Sanayicilerimizin önünü açmak, yaşadıkları ıstırapları bertaraf etmek için gece gündüz çalışacağız. Ve başaracağız da.” (İHA)