Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Tayyip Erdoğan‘ın oğlu Bilal Erdoğan, Türkiye’de teknolojik gelişmeler olduğunu öne sürerek, “Türkiye olarak 21. yüzyılda nitekim damgamızı vuracağız arkadaşlar. Lakin üstümüze düşeni yapacağız, çalışacağız.” dedi.
Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, TÜGVA etkinliğinde konuştu. Erdoğan, “Bakın şu 20 yılda nerelerden nerelere gelebildik. Neleri yapabilir hale geldik. Milletlerarası bağlantılarda, ticarette, siyasi tartı olarak Türkiye dünyada nasıl bir yere geldi? Artık biz bundan sonra 20 yılda, 40 yılda neleri yapabileceğimizi daha âlâ görebiliyoruz. Gençler inanın sahiden ‘daha bir şey görmediniz’ derler ya, daha bir şey görmedik.” tabirlerini kullandı.
Türkiye’nin önünde iki yol bulunduğunu, bunlardan birinin Batı’ya özenmek başkasının de kendi kimliğine sahip çıkarak çağı yakalamak olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Batı’nın bir payandası, bir modülü, bir gibisi olmak ve yönlendirmelerine açık olmak bağımsızlık değildir”
“Yani inancımız, dinimiz, kültürümüz, kimliğimiz, bunların hepsini kaybetmek kaydıyla Batı’nın bir payandası, bir modülü, bir gibisi olmak ve yönlendirmelerine açık olmak… Ne derse onu yapacaksın. ‘İşte şurayla ticaret yapabilirsin, şunu üretemezsin, bunu sen yapamazsın, şuraya asker gönderirsin, buraya gönderemezsin.’ Yani bir yol büsbütün bu. Bu özgürlük müdür? Bu bağımsızlık mıdır? Gençler… Bu özgürlük de değildir bağımsızlık da değildir. Özgürlük demek, bağımsızlık demek, 85 milyon nüfusunuz varsa, dünyanın bu türlü kritik bir pozisyonu size aitse, bu topraklara tutunmayı gerektiriyorsa, özgürlük demek, bağımsızlık demek lakin önümüzdeki ikinci yolla mümkün olur. Bu ikinci yol nedir? Kendi kimliğimizi, kendi inancımızı, kendi kültürümüzü kuşanarak kendi kararlarımızı vereceğimiz bir geleceği inşa etmek.”
Türkiye’de bir devir inançlı insanlara “gerici, yobaz” denildiğini ileri süren Bilal Erdoğan, namaz kılan, mescide giden, Kur’an okuyan insanların bilim, teknolojiden ve fenden haberi olmayan gerici olduğunun lisana getirildiğini lakin artık bunun bu türlü olmadığının anlaşıldığını sav etti.
Erdoğan, artık Türkiye’de bunların konuşulamadığını söyleyerek şöyle konuştu:
“Bakın şu 20 yılda nerelerden nerelere gelebildik”
“Dindar, muhafazakar, mescide girip çıkan, Kur’an okuyan insanların, Türkiye’nin teknolojik gelişimine ne derece katkılar sağladığı herkes tarafından görüldü. Bu ne demektir arkadaşlar? Gelin daima birlikte geleceğimizi gençler, kendi kimliğimizle inşa edelim. Hem kendi inancımızı, kültürümüzü daha sağlam, sıkı sıkı tutalım, koruyalım hem de dünyanın 21. yüzyılına damgasını vuracak işleri milletçe yapalım. Bakın şu 20 yılda nerelerden nerelere gelebildik. Neleri yapabilir hale geldik. Memleketler arası ilgilerde, ticarette, siyasi yük olarak Türkiye dünyada nasıl bir yere geldi? Artık biz bundan sonra 20 yılda, 40 yılda neleri yapabileceğimizi daha uygun görebiliyoruz. Gençler inanın nitekim ‘daha bir şey görmediniz’ derler ya, daha bir şey görmedik. Türkiye olarak. 21. yüzyılda sahiden damgamızı vuracağız arkadaşlar. Fakat üstümüze düşeni yapacağız, çalışacağız.”
