Samanyolu Galaksisi yakınlarındaki cüce bir galaksinin etrafında, bilim insanlarının şimdiye dek düşündüğünden çok daha büyük bir karanlık madde halesi olduğu keşfedildi.
Independent Türkçe‘de yer alan habere göre bilim insanları, Tucana II’nin etrafını çevreleyen halkanın tahmin ettiklerinden 5 kat kadar daha büyük olduğunu, bu nedenle cüce galaksinin yapısıyla ilgili bildiklerimizi değiştirdiğini ifade etti.
Fakat aynı derecede önemli bir başka şey de, Evren’deki ilk galaksilerin bilinenden daha uzağa yayıldığı ve daha büyük olduğunu gösterdiği için bu galaksilerin tarihini yeniden yazabilecek olması.
Samanyolu Galaksisi’nin etrafında düzinelerce cüce galaksi bulunuyor ve bunların oluşan ilk galaksiden geriye kalanlar olduğu düşünülüyor.
Bunlar arasında en eskisi Tucana II ismiyle bilinen aşırı soluk cüce galaksi ve Dünya’dan yaklaşık 163 bin ışık yılı uzakta bulunuyor.
Yeni araştırma Tucana II’nin çevresinde yıldızlar olduğunu gösteriyor. Bunlar cüce galaksinin merkezinden çok uzak mesafede olsa bile yerçekimsel kuvvetine kapılmış gibi duruyor. Bu durum, burada saptanmamış fakat yıldızlar üzerinde kuvvet uygulayan bir madde bulunduğuna işaret ediyor.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) doktora öğrencisi Anirudh Chiti, şunları söyledi:
Dahası çevredeki bu yıldızlar cüce galaksinin çekirdeğindekilerden çok daha erken bir aşamada yer alıyor. Bu dengesizlik, cüce galaksinin aslında iki yavru galaksinin birbiriyle çarpışmasının sonucu olabileceğine işaret ediyor ve bu da ilk kez mevcut araştırmada vurgulanan noktalardan.
MIT fizik bölümünde Silverman Family Career Development doktor öğretim üyesi Anna Frebel şöyle konuştu:
Günün birinde Tucana II, yine başka bir şiddetli birleşmede yer alacak; bu sefer kendi galaksimiz Samanyolu’yla.
Frebel açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Bulguları aktaran bir makale “Eski bir cüce galaksi etrafındaki genişlemiş bir hale” başlığıyla Nature Astronomy’de yayımlandı.
Araştırmacılar, bu keşfin ardından erken evrenden kalma diğer cüce galaksiler ve kalıntılara yönelik daha fazla incelemenin yapılması, onların da daha önce düşünülenden çok daha uzak mesafeli yıldızlara ev sahipliği yaptığının ortaya konmasını umuyor.