CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, tarikat konutunda, cübbe ve takkeli fotoğrafları ortaya çıkan Deniz İkmal Kumandanı Tuğamiral Mehmet Sarı ile ilgili disiplin sürecinin Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı öncesinde kesinlikle karara bağlanması gerektiğini belirtti. Özel, “Bu şahıs hakkında YAŞ öncesi karar verilmezse, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın orduyu içeriden çürüten tarikat ve cemaat yapılanmalarına göz yummayı sürdürdükleri manasına gelecektir” açıklamasını yaptı.
Özel, yazılı açıklama yaparak 25 Mart’ta bir tarikat konutunda TSK üniformasının üzerine cübbe giydiği manzaraları kamuoyuna yansıyan Tuğamiral Mehmet Sarı hakkındaki süreci kaygıyla takip ettiklerini kaydetti. Özel, “Konunun aleniyet kazanmasının üzerinden 4 ay geçmiş olmasına rağmen, Yüksek Disiplin Konseyi şimdi bir adım atmamıştır. Yaklaşan Yüksek Askeri Şura öncesi, Yüksek Disiplin Kurulu’nun bu belgeyi bir an evvel karara bağlaması ve Sarı hakkında süreç yapılması gerektiği davetinde bulunuyoruz” sözünü kullandı.
“Cezasız kalmasına en çok FETÖ sevinecektir”
Özel’in açıklaması şöyle:
“Yüksek Disiplin Konseyi, Yüksek Askeri Şura öncesi karar vermez ve bu kişi o Şura’da misyon mühletini tamamladığı için emekliye ayrılırsa Türk Silahlı Kuvvetleri üniformasının üzerine cübbe giyen bir çalışanın bu davranışı cezasız kalmış olacaktır. Yüksek Askeri Şura’nın başlamasından birkaç gün evvel Ulusal Savunma Bakanlığı’nda vazifeli Binbaşı Pınar Kara, basını bilgilendirme toplantısında ismi geçen kişinin vazifeden alındığını, disiplin şurası süreçlerinin sürdüğünü söz etmiştir. Vazifeden alma süreci yetersizdir. Türk Silahlı Kuvvetleri üniforması üzerine cübbe ve sarığını geçiren bu şahsın cezasız kalmasına en çok da tarikatlar, dini yapılanmalar ve FETÖ üzere terör örgütleri sevinecektir.
Birkaç gün içinde yapılacak Yüksek Askeri Şura’ya katılacak olan Tayyip Erdoğan ve Hulusi Akar, şu an cezaevinde bulunan ve 15 Temmuz günü TBMM başta olmak üzere kamu kurumlarına ve vatandaşlarımızın üzerine bomba yağdıran yahut bomba yağdırma buyruğu veren FETÖ’cülerin terfi ve atamalarında imzası bulunan bireylerden yalnızca ikisidir. Bu şahıs hakkında YAŞ öncesi süreç yapılmaması, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üzerindeki siyasi baskıyı doğrulayacağı üzere, Erdoğan ve Akar’ın 15 Temmuz öncesinde olduğu üzere 15 Temmuz sonrasında da istikametlerini ve menzillerini değiştirmediği, orduyu içeriden çürüten tarikat ve cemaat yapılanmalarına göz yummayı sürdürdükleri manasına gelecektir. Aldıkları terfi / atama kararlarıyla FETÖ’yü Türk Silahlı Kuvvetleri içinde güçlendirerek 15 Temmuz’a taban hazırlayanlar maalesef birebir yanılgılarını sürdürmektedir. FETÖ’nün ordumuza kumpas kurduğu yıllarda, yargılamaları dahi beklemeden bu kumpasa alet olarak ülkenin yurtsever subayları, general ve amiralleri hakkında çarçabuk süreç tesis eden askeri ve sivil bürokrasinin bu olayda sessiz kalması, kamuoyunda büyük bir reaksiyon doğurmaktadır. Bu nedenle Türk Silahlı Kuvvetleri üniformasını giymeyi hak etmeyen bu şahsın akıbeti başta Tayyip Erdoğan ve Hulusi Akar olmak üzere yürütme organı için turnusol niteliğindedir.” (ANKA)