Sözcü müellifi Çiğdem Toker, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılış törenindeki sözlerine dikkati çektiği bugünkü yazısında, “Kürsüde, ‘Milletin cebinden bir kuruş çıkmayacak’ diyenler, doğal varlıklarımızın talan edilmesi için imzalar attı, bugün ise ‘Hizmetin bedeli var’ diyorlar” diyerek tenkitte bulundu.
Erdoğan, “Yap-işlet-devret ve yüklenici firma, buradan aldığı parayla, şayet buradaki aylık, yıllık bedel onun aleyhine is bedel e farkı kim ödeyecek? Bizler devletin kasasından ödeyeceğiz” demişti.
Toker bugünkü yazısında Seyahat Davası hasebiyle yargılanan Yüksek Mimar/Mühendis Mücella Yapıcı’nın 11 yıl evvel İmre Azem’in “Ucu olmayan Şehir” belgeselindeki şu kelamlarını hatırlattı:
“Kentin muhtaçlığı var mı yok mu diye düşünmeden kentin ekolojik rezerv alanları, coğrafyası ya da topoğrafyası bunu taşır taşımaz mı diye düşünmeden gerisi gerisine mega projeler girmeye başladı. (…) Bütün sorun, yabancı yatırımcıyı inşaat kesimine finans dalına bağlı olarak Türkiye’ye çekmek. (…) Bu büyük kentsel projelerin gerisindeki şirketler ile HES ve güç projeleri maden şirketleri gerisindeki sermaye kümelerinin çok iç içe, bazen tıpkı sermaye kümeleri olduğunu görürsünüz.”
Yapıcı’nın kelam ettiği projelerin tamamının yap-işlet-devret yöntemiyle yapıldığını tabir eden Toker, “Kürsüde, ‘Milletin cebinden bir kuruş çıkmayacak’ diyenler, doğal varlıklarımızın kesilip kurutulup talan edilmesi için imzalar attı. Bugün ise ‘Hizmetin bedeli var’ diyorlar” diyerek reaksiyonu tabir etti.
Toker, “Gezi’yi kriminalize etmek, bir siyasettir. Bir nedeni de ‘kamusal olanı ortaklaşa savunma çabası’nın tekrarlanma endişesidir” diye yazdı.
Yazının tamamını okumak için .
