Hrant Dink‘in öldürülmesinde ‘hizmet kusuru’ olduğu gerekçesiyle eşi Rakel Dink, kızları Sera ve Delal ile oğlu Arat Dink‘in açtığı maddi ve manevi 1.5 milyon liralık tazminat davasında Danıştay, Dink’in öldürülmesinden İçişleri Bakanlığı’nın hizmet kusuru olduğu gerekçesiyle mahkemenin 1 milyon 66 bin liralık tazminat kararını onadı.
Eski Agos Gazetesi Yayın Direktörü Hrant Dink’in eşi Rakel Dink ve çocukları, Hrant Dink’in öldürülmesi olayında İçişleri Bakanlığı’nın ağır hizmet kusuru ve objektif sorumluluğu bulunduğu teziyle 500 bin TL maddi ve 1 milyon TL manevi olmak üzere toplam 1.5 milyon TL tazminat davası açmıştı.
Mahkeme idareyi kusurlu buldu
İstanbul 6. Yönetim Mahkemesi, Agos Gazetesi’nde yayınlanan birtakım çok milliyetçi kümelerin reaksiyonuna yol açan makaleler nedeniyle Hrant Dink’in gaye haline geldiği, yaşama hakkının açık ve yakın bir tehlike içerisinde bulunduğu, hasebiyle da kendisinin talebini beklemeden müdafaa önleminin alınması gerektiğine dikkat çekerek Hrant Dink’in yaşama hakkının korunmasında yönetimin hizmet kusuru bulunduğu noktasında kuşkuya yer bulunmadığına karar vermişti.
İstanbul 6. Yönetim Mahkemesi, tazminat isteminin 466 bin 781 TL maddi, 600 bin TL manevi olmak üzere kabulüne, fazlaya ait tazminat ve faiz isteminin reddine oy birliğiyle karar vermişti.
Kararın düzeltilmesi talebi reddedildi
Davalı İçişleri Bakanlığı, İstanbul 6. Yönetim Mahkemesi’nin kararını temyiz etmek için Danıştay’a başvurdu. Temyiz istemini görüşen Danıştay 10. Dairesi, İstanbul 6. Yönetim Mahkemesi’nin kararını oy birliğiyle onadı.
Davalı İçişleri Bakanlığı, Danıştay 10. Dairesince verilen kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Yordamı Kanunu’nun 54. Unsuru uyarınca düzeltilmesini istedi. Danıştay, kararın düzeltilmesi istemini reddetti.
Danıştay Daire Lideri Yılmaz Akçil’den karşı oy
Danıştay 10. Daire Başkanı Yılmaz Akçil, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından, Hrant Dink’in ailesine manevi tazminat olarak 100 bin Euro ödenmesine karar verildiğini, açılan bu davada da manevi tazminata hükmedilmesi halinde mükerrerlik ortaya çıkacağını belirterek Yönetim Mahkemesi kararının manevi tazminata ait kısmının bozulmasını talep etti ve karşı oy kullandı.