Dünya genelinde ortalama sıcaklık rekoru kırılırken, çok sıcaklık can aldı.
Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), kuzey yarım kürede tesirli olan çok sıcaklıklar nedeniyle Cezayir, Yunanistan, İtalya ve Tunus’ta çıkan orman yangınlarının 40 kişinin vefatına, binlerce kişinin tahliye edilmesine neden olduğunu açıkladı.
DSÖ Genel Yöneticisi Tedros Adhanom Ghebreyesus, haftalık basın toplantısında, aktüel sıhhat bahislerine ait değerlendirmelerde bulundu. Çok sıcakların kuzey yarım kürede sıhhati tehdit etmeyi sürdürdüğünü belirten Ghebreyesus, “Yüksek sıcaklıklar ve başka şartlar, Cezayir, Yunanistan, İtalya ve Tunus’ta 40 kişinin vefatına ve binlerce kişinin tahliye edilmesine neden olan orman yangınlarına yol açtı.” dedi.
Ghebreyesus, Dünya Meteoroloji Örgütünün (WMO) geçen ay yayımladığı raporda, “Avrupa’nın en süratli ısınan bölge” olduğu bilgisinin yer aldığını anımsatarak, WMO’nun yeni raporuna nazaran geçen yıl kuzey yarım kürede kaydedilen en sıcak yaz ayında Avrupa’da yüksek sıcaklıklar sebebiyle 61 bin kişinin ömrünü yitirdiğini kaydetti.
Aşırı sıcaklıkların yerinden edilmiş, çatışmalardan etkilenmiş yahut savunmasız ortamlarda yaşayanların sıhhati üzerindeki tesirinden de tasa duyduklarını lisana getiren Ghebreyesus, Suriye’nin kuzeybatısında bu ay 40 yangının rapor edildiğini ve bunların konutlar ile çadırlara ziyan verdiğini söyledi.
Ghebreyesus, yüksek sıcaklığın, bitkinliği yahut sıcak çarpmasını tetikleyebileceğini, kalp, damar, teneffüs, böbrek hastalıkları ve ruh sıhhatiyle ilgili meseleleri da şiddetlendirebileceğini söz etti.
Yaşlı beşerler, bebekler, dışarıda çalışanlar ve kronik hastalığı olanların sıcaklar karşısında savunmasız olduğunu vurgulayan Ghebreyesus, “Sıcak havanın sıhhate olumsuz tesirlerinin, mümkünse günün en sıcak saatlerinde dışarı çıkmayarak ve susuz kalmamak üzere sağduyulu tedbirlerle önüne geçilebilir” dedi.
Ghebreyesus, hükümetlerin de erken ihtar ve müdahale sistemlerinin yanı sıra tesirli bağlantıyla planlar oluşturarak vatandaşlarına çok sıcaklardan etkilenmemeleri için yardımcı olabileceğini söyledi. Düşük ve orta gelirli ülkelerde her yıl tahminen 350 bin çocuğa kanser teşhisi konulduğunu da aktaran Ghebreyesus, bunların birçoğunun gereksinimi olan tedaviye ulaşamadığını belirtti.
Ghebreyesus, düşük gelirli ülkelerin yalnızca yüzde 25’inde sıhhat yardım paketlerinin çocukluk çağı kanser ilaçlarını kapsadığını belirterek, “Bu durum, çocukları ve aileleri kıymetli ölçüde sıkıntı duruma ve maddi düşünceye maruz bırakıyor ya da onları standartların altında ve geçersiz ilaçlar alma riskiyle karşı karşıya getiriyor.” diye konuştu. Bu ülkelerdeki kanser hastası çocukların hayatta kalma oranının yüzde 30’un altında olduğuna işaret eden Ghebreyesus, bu oranın yüksek gelirli ülkelerde yüzde 90’ın üzerinde olduğunu söyledi.
