Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, sendika genel merkezinde basın toplantısı yaparak, okulların ve üniversitelerin bir an önce gerekli önlemler alınarak açılmasını istedi. Kurul ayrıca UNESCO verilerine göre Türkiye’nin okulları kapalı kalan 27 ülkeden biri olduğuna dikkati çekerek eğitim çalışanlarının aşı takviminin netleşmesini istedi.
Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, sendika genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Salgında eğitim politikası geliştirme ve yönetme konusunda Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı açık ve şeffaf veriler ve somut kriterlere dayalı etkin bir strateji geliştirmediler. Okulların kapalı olduğu, milyonlarca öğrencinin ise uzaktan eğitime erişemediği tuhaf zamanlar yaşadık. Sayıları giderek artan yoksul çocuklar, toplumsal cinsiyet rollerine uygun olarak ev içi işlere yönlendirilen kız çocukları, özel gereksinimli çocuklar, anadili farklı olan çocuklar, mevsimlik işçi çocukları, göçmen çocuklar uzaktan eğitimi çok uzaktan izlediler.
Çocuklar için eğitim hakkı yaşama geçirilmedi. Sağlıklı bir çalışma ve eğitim ortamında yüz yüze eğitime başlayabilmek, uzaktan öğretimin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerimizin temel isteğidir.”
“Türkiye okulları kapalı kalan 27 ülke arasında”
Türkiye’nin okulları kapalı kalan az sayıdaki ülke arasında yer aldığına dikkat çeken Kurul, “UNESCO verilerine göre, 14 Aralık 2020 itibarıyla toplam 210 ülkeden 106’sında okullar tamamen açık, 43’ünde ise kısmen açık kalmışlardır. Başka bir kategoride 34 ülkede okullar ara tatilde, 27 ülkede ise okullar kapatılmıştır. Türkiye okulları kapalı olan bu 27 ülkeden biridir” ifadelerini kullandı.
“Öğretmenler köy okullarında güvencesiz çalışıyor”
Köy okullarının açıldığını ancak taşımalı eğitimde ulaşım konusunda yeterli ek önlemler alınmadığını belirten Kurul, “Kırsal bölgelerdeki okullarda risk yokmuş gibi gösterilerek gerekli önlemler alınmadan ve okulda önlem kapasitesini geliştirmeden yüz yüze eğitime başlanmasının sonuçları ağır olabilir. Bu okullara kadrolu öğretmenlerden çok güvencesiz öğretmenlerin gönderildiğini biliyoruz. Okulda eğer etkin önlemler alınmıyorsa güvencesiz öğretmenin müdahalesi çok sınırlı olabilir. Boyun eğme davranışı sergilediğinde okulda risk vs. artabilir. Bu yüzden biz tüm güvencesiz öğretmenlerin kadrolu, güvenceli konumlara geçirilmesini talep ediyoruz. Köy okulları da, aynı şekilde kent çeperlerine kadrolu öğretmenler gidemediğinde bu öğretmenleri yollayarak güvencesiz çalıştırma yaygın bir çalışma biçimi haline geldi. 100 binin üzerinde öğretmen bu biçimde çalıştırılıyor” sözleriyle ücretli ve sözleşmeli öğretmenlere kadro istedi.
“Gerekli önlemler hala alınmış değil”
Eğitim çalışanlarının aşı takvimi düzenlenmeden 8 ve 12’nci sınıflarda yüz yüze eğitimin başlayacağını kaydeden Kurul, Milli Eğitim Bakanlığı’na seslendi:
“Milli Eğitim Bakanlığı aşı konusunda bir planlama ortaya koymadığı gibi salgının başlamasının üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen okullarda gerekli tedbirleri almamış, 2021 MEB bütçesi de COVID-19 salgını görmezden gelinerek hazırlanmıştır. Kulağa hoş gelen demeçler yerine salgın yönetiminde şeffaflığa odaklanması gereken MEB yöneticileri, genel geçer sözler söyleyerek kamuoyunu oyalama yolunu seçmiştir. MEB yöneticileri, okullarda alınması gereken önlemlerin hangi gerekçelerle neden yaşama geçirilmediği konusunda kamuoyuna bir açıklama yapmak zorundadır.”