İstanbul’da reklam panolarına, CHP İstanbul Vilayet Lideri Dr. Canan Kaftancıoğlu’nun, “İstanbul’un yaralarını sardık, artık sıra Türkiye’de. Hiçbir yere gitmiyoruz, daha yapacak çok işimiz var” yazılı afişleri asıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Varsın gidiyorlarsa gitsinler” kelamlarıyla eleştirdiği hekimlere, meslektaşları olan CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu’ndan dayanak geldi. Kendisi de tıp hekimi olan Canan Kaftancıoğlu’nun, 14 Mart Tıp Bayramı münasebetiyle hazırlattığı afişler reklam panolarına asıldı. Afişte, “İstanbul’un yaralarını sardık, artık sıra Türkiye’de. Hiç bir yere gitmiyoruz, daha yapacak çok işimiz var” bildirisi yer aldı.
Öte yandan Tıp Bayramı hasebiyle CHP Vilayet Başkanlığı Sıhhat Kurulu da bir bildirge yayımladı. Bildirge şöyle:
“En riskli mesleği uygulayan tabiplere hak ettikleri insanca şartlar sağlanmalı”
CHP İstanbul Vilayet Başkanlığı ve İlçe Örgütleri olarak, insan sıhhati için özveriyle hizmet eden doktorlarımızın ve sıhhat çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramını kutluyoruz. Günümüzde sıhhat alanında yaşanan büyük problemlerin farkındayız, haklı talepleri var gücümüzle destekliyoruz ve tahlil için kararlılıkla çaba edeceğiz. Bedelli Doktorlar, En uzun eğitimi alan, en riskli, en sıkıntı ve en ağır mesleği uygulayan tabiplere hak ettikleri insanca yaşama şartları sağlanmalı ve emeklerinin karşılığı olabilecek seviyede maaş verilmelidir. Emekli tabiplerin maaşları da arttırılmalıdır. Birinci basamak sıhhat hizmetleri halk sıhhatinin ve esirgeyici tıbbın temelidir. Aile Sıhhat Merkezleri tümüyle kamu hizmetine dönüşmeli, binaları kamu binası olmalı, kira-kiracı bağı kaldırılmalı, yardımcı işçi atamaları bir an evvel yapılmalıdır. Ceza Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmalıdır. Asistan tabiplerin nöbet ve çalışma şartları düzeltilmeli, nöbet sonraki müsaade hakları verilmeli, ağır hizmet yüküne son verilerek eğitimleri için kâfi müddet ayrılmalıdır.
“3600 ek gösterge uygulanmalıdır”
Pahalı hemşireler ve tüm sıhhat çalışanları, sıhhat hizmeti bir grup işidir. Bugün doktorlarla birlikte hemşireler ve tüm sıhhat çalışanları da ağır hizmet şartları altında ezilmekte ve emeklerinin karşılığını alamamaktadırlar. Tüm sıhhat çalışanlarının çalışma şartları güzelleştirilmeli, maaşlarında acilen artış yapılarak 3600 ek gösterge uygulanmalıdır.
“Sağlıkta şiddet yasası en kısa vakitte eksiksiz kabul edilmeli”
Sevgili halkımız, hastalar ve hasta yakınları, bugün sıhhatte yaşadığımız tüm meseleler uygulanan yanlış siyasetlerin sonucudur. İktidar sıhhati bir hak olmaktan çıkararak, kar maksatlı verilen bir hizmet haline getirmiştir. Kamu hastane ve üniversitelerine verilen dayanak azaltılmış, özel hastanecilik teşvik edilmiş, sıhhatin korunması yerine müşteri olarak görülen hasta sayısı artışı hedeflenmiştir. Sıhhat çalışanları, bugün yaşanmakta olan aksaklıkların sorumlusu değil, mağdurudur. Tabibe ve sıhhat çalışanlarına yönelik şiddete derhal son verilmeli, bu cins davranışlar hem vicdanen hem de en önemli isimli cezalarla mahkum edilmelidir. Doktorlarımızın en acil talebi olan TTB’nin hazırladığı ‘Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı’ en kısa vakitte eksiksiz kabul edilmeli ve inançlı işyerleri oluşturulmalıdır.
“Hepimizin sıhhati önemli tehdit altındadır”
Sıhhatte yaşanan şiddet, makus çalışma şartları, düşük maaşlar nedeniyle binlerce doktor istifa etmekte, bir birden fazla yurtdışına gitmekte ya da mesleği bırakmaktadır. Riskli cerrahi ve dahili uzmanlık kollarını tercih eden tıp mezunu sayısı süratle azalmaktadır. Bugün kimi hastanelerde değerli branşlarda uzman eksiği vardır. Hepimizin sıhhati önemli tehdit altındadır. Muayene ve tetkik randevularında önemli meseleler yaşanmaktadır. Bir çok hastanede hastalara 5 dakikada bir randevu verilmesi kabul edilemez. Muayene müddeti en az 20 dakika olmalıdır. CHP bu taleplerin takipçisi olarak kararlılıkla çaba edecek, iktidara geldiğinde ise öncelikle ele alarak problemleri çözecektir.”
