Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Şu an itibariyle Kobani'de Rusya'nın da olumlu yaklaşımıyla, sıkıntı olmayacağa benziyor. Münbiç konusunda ise biz kararımızı verdiğimiz gibi uygulama aşamasındayız.” dedi.
Erdoğan, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) 7. Zirvesi vesilesiyle Bakü'ye hareketinden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konukevinde basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in davetine icabetle 14-15 Ekim 2019'da düzenlenen Türk Konseyi 7. Zirvesi'ne katılmak amacıyla birazdan Bakü'ye hareket edeceğini belirtti.
Seyahatinde kendisine, bakanların ve çeşitli kurum temsilcilerinden oluşan bir heyetin de eşlik ettiğini ifade eden Erdoğan, Bakü'ye varışlarını mütakiben ilk olarak Aliyev ile bir araya geleceklerini, ardından DEİK tarafından düzenlenen Dünya Türk İş Konseyi Bakü Buluşması vesilesiyle, yurt dışında yaşayan iş adamları ile buluşacaklarını geleceklerini aktardı.
“Münbiç boşaltıldığında Türkiye olarak biz girmeyeceğiz ki, gerçek sahipleri Arap kardeşlerimiz girecekler”
Bir basın mensubu Erdoğan'a “Suriye Ordusu'nun Münbiç ve Ayn el-Arap'a döndüğü, aynı zamanda PYD/YPG ile anlaşma yaptığı iddiaları var. Bu iddialara siz ne diyorsunuz? Rusya ile herhangi bir iletişiminiz oldu mu? Bu sürmekte olan Barış Pınarı Harekâtı'nı nasıl etkiler?” sorusunu yönetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu soruyu şöyle yanıtladı:
“Şu anda bir çok dedikodular var. Fakat özellikle büyükelçilik vasıtasıyla ve bunun yanında Kobani'de Rusya'nın da olumlu yaklaşımıyla sıkıntı olmayacağa benziyor. Münbiç konusunda ise biz kararımızı verdiğimiz gibi uygulama aşamasındayız. ABD ile Münbiç konusundaki mutabakatımız 90 gün içinde terör örgütleri Münbiç'i boşaltacaktı. Seneyi devirdi, Münbiç boşaltılmadı. Münbiç boşaltıldığında Türkiye olarak biz girmeyeceğiz ki, gerçek sahipleri Arap kardeşlerimiz girecekler. Bizim de bu konuda yaklaşımımız onların oraya girmesi ve onların güvenliğini sağlamak” dedi.
“600 üzerinde havan topunun atılmış olduğu bizim topraklara, bunların kör olması anlaşılır gibi değil”
A Haber'den bir basın mensubunun “Barış Pınarı Harekâtı sürecinde yabancı basının manipülasyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna da yanıt veren Erdoğan şöyle konuştu:
“İnanıyorum ki bu manipülasyonları sizler nasıl değerlendiriyorsanız, ben de aynı şekilde değerlendiriyorum. 600 üzerinde havan topunun atılmış olduğu bizim topraklara, bunların kör olması anlaşılır gibi değil. Bunlar tabii ilk de değil. Her zaman bunların taktiği budur. Şu an aynı taktiği içeride ve dışarıda uyguluyorlar. Gerçekleri karartmak mümkün değil. Şu anda ortada şehitlerimiz var. Yine bu havan topları neticesinde maalesef yaralı olanlar, evlerini boşaltanlar, oralardan çekilen bunca vatandaşımız var. Bunlar istediği kadar hedef saptırsınlar, bu gerçekleri halkımız görüyor. Biz de bunları dünyaya yazılı ve görsel medya vasıtasıyla anlatmaya gayret ediyoruz. Onlar kendi maharetlerini sergileyecekler, sahtekarlıklarını yapacaklar, biz ise doğruyu anlatmaya devam edeceğiz.”
“Merkel ve Johnson dezenformasyon baskını altında”
Uluslararası tepkilerinin yönünün değiştiğine vurgu yapan Erdoğan, şunları söyledi:
“Bu tepkiler daha da değişecek. Biliyorsunuz yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Şu anda cereyan eden hadiseler karşısında tüm dünya bunları görüyorlar. Dün Şansölye Merkel ile görüştüm. Bir önceki gün İngiltere Başbakanı ile görüştüm. Görüşmelerimde birçok gerçekleri maalesef bilmediklerini, çok ciddi bir dezenformasyon baskısı altında olduklarını gördüm. Kendilerine bu gerçekleri de anlattım. Dedim ki ‘eğer burada samimi bir yaklaşımınız varsa, sizler koalisyon güçleri içerisindesiniz. Biz de koalisyon güçleri içerisindeyiz.
Biz NATO müttefiki olan bir ülkeyiz. Bu ülkelerin hepsi NATO üyesi. NATO’nun 5. maddesi var. Biz bir terör örgütünün şu anda baskısı altındayız, tacizi altındayız. Buna karşın 5. maddede bunların bizim yanımızda yer alması lazım? Siz bir NATO üyesi müttefikinizin yanında mı yer alacaksınız? Yoksa terörle mücadele görevi olan NATO’ya karşı teröristlerin yanında mı yer alacaksınız? Cevap veremiyorlar. Yaptıkları şeylerin gayesi nedir, sebebi nedir, bunu anlamak mümkün değil. İnsan bazen düşünüyor. NATO üyesi ülkeler içerisinde tek halkı Müslüman ülke Türkiye. Acaba bundan mı? Buraya doğru iş gidiyor. Bu teröristlerin ise yapısı belli. Görevi aynı zamanda teröre karşı da mücadele vermek olan NATO 5. madde noktasında pasif.”
“NATO Genel Sekreteri’nin duruşu ile bazı üye ülkelerin duruşu farklı”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak, “Gayet güzel açıklamalar yaptı. Benimle yaptığı görüşme de gayet güzel geçti. Onun duruşu çok çok farklı ama NATO üye ülkelerinin bir kısmının duruşu farklı. Belli konuşmaları yaptıktan sonra Sayın Boris Johnson ‘nasıl yardımcı olabilirim’ noktasına geldi.
Biz bu noktada teröre ve teröristlere karşı dik duracağız. Bizim Kürtlerle savaşmak gibi bir şeyimiz yok. Biz devletiz, karşımızda bir terör örgütü var. Terör örgütü ile savaş olmaz, mücadele olur. Savaş devletler arasında olur. Bu hassasiyetimizi de ortaya koyuyoruz. Şu anda Ayn-el Arap ve Münbiç olayı devam ediyor. Bunun yanında gerek Amerika ile gerek Rusya ile olan görüşmeleri arkadaşlarımız sürdürüyorlar. Bu süreci aynı kararlılıkla devam ettiriyoruz” dedi.