Cumhurbaşkanı Erdoğan Tabipler Odası ve Barolar Birliği gibi sivil toplum kuruluşlarının yapısının değiştirilmesi gerektiğini belirtti. Ankara Barosu'nun Diyanet'e yönelik tepkisini hatırlaran Erdoğan, “Daha önceki yıllarda bu konuda bir hazırlık yapmış ve belirli bir seviyeye getirmiştik. Bu çalışmayı derhal yeniden ele almalı varsa eksiklerini tamamlayıp en kısa sürede Meclisin takdirine sunmalıyız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle yapılan AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında yaptığı konuşmada, dünkü Kabine Toplantısı'nda belirledikleri takvime göre atılacak ilk adımları milletle paylaştıklarını, halkın ihtiyacı, kurumların tespiti, Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun değerlendirmeleri ışığında bu süreci dikkatle yürütmeyi sürdüreceklerini söyledi.
Kabine Toplantısı'nda da belirttiği gibi salgın tedbirleri kapsamında yeni dönemde fiziki mesafe, maske kullanımı, temizlik başta olmak üzere kurallara riayeti en üst düzeyde tutacaklarını ifade eden Erdoğan, normalleşme adımlarını asla aceleye getirmeden tüm ihtimalleri enine boyuna değerlendirerek atmaya devam edeceklerini belirtti.
Mayıs ayı içinde faaliyetlerine yeniden başlamalarına izin verecekleri işletmelerle buralardan faydalanacak insanlara kurallara riayet noktasında güvendiklerini vurgulayan Erdoğan, “Aksi takdirde tedbirleri yeniden sıkılaştırmak zorunda kalabiliriz.” dedi.
“En kısa sürede Meclisin takdirine sunmalıyız”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'te başlanmış olan ve veya başlama kararı alınıp neticelendirmeyi bekleyen pek çok düzenleme bulunduğunu, bunlardan birinin de barolar ve tabip odaları başta olmak üzere meslek kuruluşlarının seçim usullerinin yeniden belirlenmesiyle ilgili taslak olduğunu söyledi.
Diyanet İşleri Ali Erbaş'ın Cuma hutbesindeki eşcinsellerle ilgili sözlerine Ankara Barosu'ndan gelen tepkiyi “İslam'a yönelik fütursuz saldırı” olarak nitelendiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Sadece bu örnek dahi meslek kuruluşlarının seçim yöntemiyle ilgili düzenlemenin aciliyetini ve ehemmiyetini göstermiştir. Daha önceki yıllarda bu konuda bir hazırlık yapmış ve belirli bir seviyeye getirmiştik. Bu çalışmayı derhal yeniden ele almalı varsa eksiklerini tamamlayıp en kısa sürede Meclisin takdirine sunmalıyız. Aynı şekilde yargı reformu strateji belgemizde yer alan taahhütlerimizden henüz kanunlaşmamış olanlarla ilgili hazırlıkları da hızlandırmalıyız.”
Ne olmuştu?
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Cuma hutbesinde eşcinsellik ve zinanın hastalıklara yol açtığı yönündeki açıklamasına Ankara Barosu'ndan tepki gelmişti. Baro, Erbaş'ın halkın bir kesimini nefretle aşağılayıp hedef gösterdiğini savunup kınadığını bildirmişti.
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere iktidar Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ın arkasında durmuş, Baro'yu sert ifadelerle eleştirmişti. Diyanet İşleri Ali Erbaş, Ankara Barosu hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Ankara Barosu ve ona destek veren Diyarbakır Barosu yönecileri hakkında soruşturma başlatılmıştı.
Baro'nun çıkışı seçim düzenlemesini raftan indirtti
Yaşanan bu gelişmelerin ardından AKP, önce de gündeme gelen Barolar ile Türk Tabipler Birliği'nin seçim sistemini değiştirecek düzenlemeyi raftan indirmişti. BBC Türkçe, AKP'nin üzerinde çalıştığı düzenlemeyi şöyle aktarmıştı:
“AKP, baroların yönetimlerini değiştirme sonucu da doğuracak iki ayaklı formül üzerinde çalışıyor.
Bu kapsamda hem baro, hem de Türkiye Barolar Birliği (TBB) seçim sisteminde değişiklik düşünülüyor.
Mevcut sistemde, baroların blok liste ile seçime gittiğini, bu durumun temsilde adaletini sağlamadığını savunan AKP, baro seçimlerinde “nisbi temsil”e olanak düzenleyecek bir değişiklik yapılması seçeneği üzerinde duruyor.
Türkiye Barolar Birliği seçiminde de Ankara, İstanbul gibi en yüksek avukatı bünyesinde bulunduran baroların etkinliğini azaltacak formüller tartışılıyor.
Avukatlık Yasası'na göre, TBB Genel Kurulu için her baro ikişer delege belirliyor. Avukat sayısı yüzden fazla olan barolar, yüzden sonraki her 300 üye için ayrıca birer delege seçiyor. Bu durum örneğin 45 bin dolayında üyesi bulunan Ankara Barosu'na, TBB Genel Kurulu'nda yüzde 25'e yakın temsil olanağı sağlıyor.
AKP ise üye sayısı az olan baroların göndereceği delege sayısıyla büyük illerin göndereceği delege sayısını birbirine yaklaştırabilmek için her 300 üye için bir delege seçilmesi yerine, bu sayının yükseltilerek örneğin her 1000 üye için bir delege seçilmesi formülü üzerinde duruyor.”