Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmesinde sınır ötesi operasyon sinyalini yineledi. Erdoğan “Yaşadıklarımız sahada olmayanın masada olamayacağı gösterdi; çok yakında farklı bir aşamaya geçeceğiz” dedi.
“S-400’lerin NATO’ya zarar vereceğine dair hiçbir somut veri yoktur; kimse kimseyi kandırmasın” ifadesini kullanan Erdoğan, “ABD’den gerçek müttefikliğe yaraşır adım atmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu. Cumhurbaşkanı “Doğu Akdeniz’de istikrar, ancak Türkiye’nin ve KKTC’nin hak ve çıkarlarının gözetilmesi ile mümkündür. Bu bölgede sondaj adı altında yürütülen gasp ve sabotaj girişimlerine kayıtsız kalamayız” şeklinde konuştu.
Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda büyükelçilere seslenen Erdoğan’ın konuşmasının satır başları şöyle:
-Terör örgütlerine yönelik çifte standart giderek yaygınlaşıyorsa burada arızalı bir durum var demektir.
-Türkiye sadece kendi geleceği için değil, bölgenin barış ve huzuru için de inisiyatif almak zorundadır. Suriye’de yaşadıklarımız; sahada olmayanın masada olamayacağı gerçeğini bir kez daha göstermiştir.
“ABD’den gerçek müttefikliğe yaraşır adım atmasını bekliyoruz”
-60 yıllık NATO üyeliğimizi güvenlik politikamızın ana unsuru olarak görüyoruz. NATO müttefikimiz ve stratejik ortağımız ABD’den de gerçek bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz. Biz bugüne kadar samimi bir çaba harcadık, üzerimize düşeni fazlasıyla yaptık; bununla birlikte Türkiye müttefikleriyle ya da onlar olmadan milli bekasına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etme hakkına sahiptir. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahlarıyla büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye rahat edemez. Bugün bununla ilgili adım atmazsak,
-S-400’lerin NATO’ya zarar vereceğine dair hiçbir somut veri yoktur; kimse kimseyi kandırmasın.
Sayın Trump’ın S-400 konusunun Türkiye ABD ilişkilerin esir almasına müsaade etmeyeceğine inanıyorum.
AB’ye tam üyelik hedefimizi koruduğumuzu teyit etmek istiyorum. AB, küresel bir aktör olmak istiyorsa Türkiye’yi kazanmalıdır. Vize serbestisinde 6 başlığı çözmek istiyoruz. Yargı reformumuz bu konuda çok önemli bir adımdır. AB ile gümrük güncelleme müzakerelerine başlanmasını bekliyoruz.
Rusya ile çok geniş bir çerçeve iş birliği içindeyiz. Türk Akım projesinde sona geldik. Yıl sonunda bitirmiş olacağız.
İran’ın da katılımıyla yürüttüğümüz Astana süreci devam ediyor. İdlib’de büyük bir insani felaketin önüne geçtik. Anayasa görüşmeleri konusunda inşallah yakında sonuç alacağımıza inanıyoruz.
Irak’ın toprak bütünlüğüne verdiğimiz önemi yalnıza sözle değil eylemlerimiz de ortaya koyduk. Türkmen kardeşlerimizin sıkıntılarını her fırsatta dile getiriyoruz. Türkiye olarak daima yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.
“Musul ve Basra’daki başkonsolosluklarımızı yakında yeniden açacağız”
Musul ve Basra’daki başkonsolosluklarımızı yakında yeniden açacağız. Kerkük ve Necef’te de konsolosluk açma talebimizi Irak makamlarına ilettik. Erbil Başkonsolosluğu’nda görevli arkadaşımız Osman Köse’yi kalleş bir saldırıda şehit verdik. Allah’tan rahmet diliyorum. İstihbata birimlerimiz, Irak merkezi yönetimi ve Irak bölgesel yönetiminin desteğiyle şehidimizin kanını yerde bırakmadık. Erbil’deki terör eyleminin tüm faillerini yakaladık ya da etkisiz hale getirdik. PKK denilen çıban başını Irak topraklarından kopartıp atmakta kararlıyız.
Kuzey Irak’ta yürütülen Pençe harekatı başarıyla devam ediyor. Irak ve İran yönetimleriyle terörle mücadele konusunda hemfikiriz. İran’a yönelik azami baskı politikası Türkiye’nin ve bölge ülkelerininn ekonomilerine zarar veriyor. Tek taraflı yaptırımların sivil halkı cezalandırmanın dışında bugüne kadar hiçbir etkisi olmamıştır. İran’da da yaptırımların işe yaramayacağına sorunların diyalogla çözülecektine inanıyoruz.
“Doğu Kudüs’ü işgalcilerin insafına terk etmeyeceğiz”
Filistin meselesi tek taraflı tasarruflarla körüklenmektedir. İsrail’in hukuk tanımayan işgal zulüm ve yıkım politikasının yanı sıra bazı dış aktörlerin müdahaleleri barış umutlarını baltalıyor. 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulması artık bir tercih değil mecburiyettir. Türkiye olarak Filistin meselesinde sonuna kadar adalet ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz. Doğu Kudüs’ü işgalcilerin insafına terk etmeyeceğiz.
Doğu Akdeniz mesajı
Doğu Akdeniz’de istikrar, ancak Türkiye’nin ve KKTC’nin hak ve çıkarlarının gözetilmesi ile mümkündür. Bu bölgede sondaj adı altında yürütülen gasp ve sabotaj girişimlerine kayıtsız kalamayız. Hem ülkemizin hem de Kıbrıslı Türklerin meşru haklarını sonuna kadar koruyacağız.
Afrika ile ilişkilerimizde yaşanan ivme artarak devam ediyor. Latin Amerika ve Karayipler’de eylem planındaki hedeflerimizi adım adım gerçekleştiriyoruz. Asya’nın dış politikamızdaki ağırlığı giderek artıyor. Bölgeye yönelik ‘Yeniden Asya’ adıyla bir açılım yapmaya hazırlanıyoruz. Balkanlar’da istikrarı, refahı kararlılıkla desteklemeye devam edeceğiz. Bu yıl içinde Yen Zelanda’da, geçtiğimiz günlerde ABD’de yaşanan silahlı eylemler ırkçı terörün geldiği boyutları gösterdi.
Ne 2017’deki Reijvik katliamını ne de 52 kardeşimizi şehit verdiğimiz Christchurch katliamı Neo-Nazi tehdidini göstermiştir. Biz Solingen’de vatandaşlarını katliamlara kurban vermiş bir milletiz. Hemen her gün Avrupa’daki vatandaşlarımıza yönelik saldırı haberler alıyoruz. Yurt dışındaki vatandaşlarımızı korumak bizim görevimizdir. NSU cinayetlerinde, bütünüyle olduğu gibi birilerinin bu tür cinayetler dönerci cinayetleri tarzı yaftalarla önemsiz hale getirmesine müsaade edemeyiz.
Sizlerden görev bölgelerinizdeki Türk diasporasına kol kanat germenizi istiyorum.
Mısır’ın seçilmiş cumhurbaşkanının 25 dakika hakimlerin önünde kıvranarak ölümüne seyirci olan bir dünya bizim dünyamız olamaz. Sadece avukatı ve iki oğluyla bir defin yapanlar insanlıktan nasibini almamış olanlardır. Aynı şekilde Kaşıkçı davasında tecellisi için sizlerin de çalışmasını bekliyoruz. Mursi’nin ölümündeki sır perdesi kalkmadan, Kaşıkçı cinayetinin tüm sorumluları hesap vermeden mahşeri vicdan rahatlamayacaktır. Biz hasım üretmiyoruz, sadece hak ve haklıdan yana taraf oluyoruz.
Diplomatlarımızın özverili çalışmaları ülkemizin önünde yepyeni ufuklar açtı. Türk dış politikası güç kazandı. Daha evvel varlık göstermediği bölgelere açılım sağladı. Türkiye’yi hayalleri ve hedefleri ile mutlaka buluşturacağız.