FETÖ’ye yardımdan hakkında dava açılan Azeri iş insanı Mübariz Gurbanoğlu, savunmasında Mehmet Ağar’ın ricasıyla Pensilvanya’ya gittiklerini söyledi.
Sözcü’den İsmail Saymaz bugünkü haberinde, FETÖ’nün Rusya imamı Ahmet Hamdi Vural ve iş adamı İhsan Kalkavan ile bağlantılı olduğu, örgütün Rusya’daki ‘Atlantik’ okulunu finanse ettiği ve Gülen’i ziyarete gittiği iddiasıyla hakkında FETÖ davası açılan Mübariz Gurbanoğlu’nun savunmasındaki Mehmet Ağar iddialarına dikkati çekti.
Habere göre göre, savunmasında, 2006’da tersane sahibi olduğu için armatör İhsan Kalkavan ile tanıştığını, Erdoğan’la da kendisini Kalkavan’ın tanıştırdığını anlatan Gurbanoğlu, “Ben nereden bileyim İhsan, FETÖ’dür” ifadesini kullanıyor.
Gülen ziyareti: ‘200’e yakın iş adamı vardı. Bakanlar vardı’
Gurbanoğlu’nun Gülen’i iki kez ziyaret ettiğini kabul ettiğini ve ilk temasın 2007 yılında Erdoğan’ın New York temasları sırasında gerçekleştirdiğini ifade ettiğini aktaran Saymaz, yazısında Erdoğan’ın o ziyarette FETÖ bağlantılı Türk Kültür Merkezi’nin yemeğine katıldığı notunu düştü.
Gubanoğlu’nun savunmasındaki, “Devlet tarafından davet edildiğim için (New York’a) hayır demedim. Uçağımda 13 kişi uçtuk. FETÖ’yü ilk orada duydum. ‘Herkes gidecek’ dediler. ‘İçkiliyim, gelmeyeyim’ dedim, bastırdılar. (Güleni’i ziyarette) 200’e yakın iş adamı vardı. Bakanlar vardı. Şu an politika ve iş dünyasındaki insanların hepsi orada…” ifadelerine de yer veren Saymaz, Gurbanoğlu’nun ikinci gidişinin ise 2013 yılında cezaevinden tahliye olan Ağar’ın isteği üzerine gerçekleştirdiği iddiasına dikkati çekti.
Gurbanoğlu’nun “Ağar’ın ricasıyla Pensilvanya’ya gittik” ifadesine dikkati çeken Saymaz, yazısının devamında şunları kaydetti:
“Gurbanoğlu, 5 Mart 2021’de evi hapsi tedbiri ile tahliye edildi. Altı gün sonra örgüte yardımdan beş yıl yedi. Gerekçeli kararda, ‘FETÖ elebaşısı ile sempati nedeniyle görüşmüş olabileceği, özel ve sosyal hayatı değerlendirildiğinde irtibatının yardım düzeyinde kaldığı’ belirtiliyor. Gurbanoğlu, ‘Mehmet Ağar’ın ricasıyla Pensilvanya’ya gittik’ dediği halde mahkeme bu iddiayı araştırma gereği hissetmiyor. Belki de bir tuğla çekerse duvarın çökeceğinden korkuyor.”
