Türkiye’de bu haberlerin örneğini görmek mümkün mü acaba?
Gonzo Gazetecilik 101’e girmeden önce Gonzo Gazeteciliği hayatımıza sokan Hunter S. Thompson’ı tanıyalım!
İş arkadaşları tarafından da küfürbaz ve alkolik olarak anılan Thompson’ın tek amacı iyi ve kaliteli bir haber yapmaktı.
Ama şartlar onu bovling muhabiri olmaya yöneltti ve devrilen topların haberini yapıyordu ki Kennedy suikastından sonra ülkesine döndü.
Amerika’ya döndükten sonra tam da kendine yaraşır bir çılgınlık yapıp dönemin en tehlikeli motorsiklet çetesi olan Cehennem Melekleri’nin arasına sızdı.
Kimseye gerçek kimliğini, ne yaptığını ve neden girdiğini söylemedi. Amacı ise çetenin içine girip doğru ve yerinde gözlemler yaparak uzun bir yazı dizisi hazırlamaktı.
Yaptığı araştırmayı kitap haline getirdi ve Cehennem Melekleri isimli çeteyi dünyaya tanıtan ilk yazılardan biri yayımlanmış oldu.
”Cehennem Melekleri: Tuhaf ve Korkunç Bir Destan” isimli kitabı ile kendini kanıtlamayı başardı ve gazeteci-yazar olarak büyük bir şöhrete kavuştu.
Kitabın daha sonra filmi de çekildi ve çok beğenildi.
Bundan sonraki süreçte ”Amerikan Rüyası”nın yalandan ibaret olduğunu belirten yazılar yazmaya ve çılgın gibi eroinden kokaine dek pek çok madde kullanmaya başladı.
Bu madde ve alkol kullanımını o kadar abartmıştı ki o dönemde at yarışlarına istinaden yazdığı bir yazıda atlar mor gökyüzüne doğru koşuyordu.
Atların mor gökyüzüne uçtuğuna dair haber aslında Thompson’ın gazeteciliğin ilkelerini ve etik kurallarını çiğnediğini ve tamamen ”kişisel” bir yazı yazdığını ortaya koyuyordu.
Gazetenin editörü ve Thompson’ın en yakın arkadaşı Bill Cordoso da bu çarpıcı ve kuralları yıkan haber yazım dili için bir şey buldu: Gonzo Gazetecilik
Peki neydi bu Gonzo Gazetecilik? Haberi gazetecilik ilkelerine göre değil de daha sarkastik ve ironik bir dille kişisel görüşlere ve izlenimlere yer vererek anlatmaktı.
Haberi yapan muhabir ya da gazeteci herhangi bir nesnellik ve doğruluk iddiası barındırmaz. Hatta haberlerde toplumsal eleştiri ve öz hiciv aşırıya kaçacak derecede vardır.
Thompson bir haberi izlemek için gönderildiği şehirde, otel odasından çıkmayıp alkol ve uyuşturucu alarak olayı televizyondan izleyip haber yaptı.
Kulağa aşırı garip geldiğini farkındayız ama doğru. Bu tam da Thompson’ın ve Gonzo gazeteciliğin tarzı işte. Birde haberlerin baş karakteri kesinlikle olayla ilgisi olmayan gazetecidir, ekleyelim unutmadan.
İşte Gonzo gazetecilik de tam Thompson gibiydi: Kurgu ile gerçeğin iç içe geçtiği, alabildiğince subjektif anlatımın olduğu, içten ve eğlenceli üslupla yazılmış yazılar…
Genellikle de siyasi ve toplumsal konular üzerine yazılıyordu ve olumlu, olumsuz pek çok tepkiye neden oluyordu ama zaten yazarın da istediği tam olarak buydu.
Bir haberin Gonzo gazetecilik olarak kabul edilmesi için cinsellik, şiddet, uyuşturucu ve siyaset konularını içinde barındırması yeterliydi.
totallygonzo.org
Alaycılık ve kaba bir dil Gonzo gazeteciliğin en çok ayırt edici özelliğidir. Bunun yanı sıra felsefecilerden ve yazarlardan alıntı yapmak, hayali mekan ve kişi ismi kullanmak ve olayı sıralı değil de dağınık bir şekilde vermek tipik bir Gonzo gazetecilik örneğidir.
Gonzo’nun kelime anlamı ise çok manidar: Boston’da İrlanda kökenli Amerikalılar içki yarışmalarının sonunda sızlayıp kalan kişilere ”Gonzo” derlerdi.
Ee zaten Thompson’ın da alkole ve uyuşturucuya düşkünlüğü bu gazetecilik türüne bu ismin verilmesini doğruluyor.
Sivri ve alaycı dili ile çarpık hayatı birleşince merkez medyada yer edinemedi ama kendi tarzını oluşturdu ve devam etti.
Bu dönemde tam da kendi tarzını yansıtan pek çok kitap yazdı ve çoğunu Raoul Duke ismi ile yayınladı.
Ve 2005 yılında kafasına silah sıkarak intihar etti, 6 ay sonra intihar ettiği yerde küllerinin havai fişek ile birlikte savrulmasını vasiyet etmişti.
loweringthebar.net
Söylentilere göre kapısıyla telefonda konuşurken intihar eden Thompson gerçekten garip bir adamdı. En yakın arkadaşı olan Johnny Deep Thompson’ın vasiyetini yerine getirdi ve görkemli bir havai fişek gösterisi düzenleyerek arkadaşının küllerini havaya savurdu. Yapılan bir cenaze töreni değil adeta şenlikti! Gelen herkes viskilerini yudumlayım ”Tam da Thompson’lık bir iş!” dediler.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;