CHP Ankara Milletvekili Murat Buyruk, Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Hipokrat Yemini’nden “etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelim ayrımı yapmayacağım” kısmının çıkarılmak istendiğini, öğrencilerin kabul etmemesi üzerine üniversitenin yemini okutmaktan vazgeçtiğini söyledi.
CHP Ankara Milletvekili Murat Buyruk, toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan öğrencilere bugün mezuniyet merasiminde rektörlüğün, Hipokrat Yemini’nden “Etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelim ayrımı yapmayacağım” ibaresini çıkararak yemin ettirmek istediğini, öğrencilerin eksik metin okumak istemediğini ve bu nedenle merasimde Hipokrat Andı’nın okutulmaktan vazgeçildiğini bildirdi.
“Üniversiteler nasıl bir ilkellikle yönetiliyor”
Buyruk, daha sonra yaptığı açıklamada ise Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü’nün bir açıklama yaptığını ve okutulmak istenen yeminin Hacettepe Yemini olduğunu söylediklerini, Hacettepe Üniversitesi eski rektörü Haluk Özen’in ise yeminin bu türlü olmadığını söz ettiğini belirtti. Buyruk, şunları söyledi:
“Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi mezuniyet törenlerindeki Hipokrat Yemini sorunu haftalardır sürüyordu, bir gerginlik vardı. Rektörlük; ‘Etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelim ayrımı yapmayacağım’ ibaresini çıkardığı bir yemini öğrencilere okutturmaya çalışıyordu. Öğrenciler ve toplum ayağa kalktı ve sonrasında Rektörlük bir açıklama yaparak, aslında bu yeminin Hacettepe Yemini olduğunu argüman etti. Meğer Hacettepe Üniversitesi eski rektörü Haluk İtina, Hacettepe yeminin bu türlü olmadığını tabir etti.
Genç tabiplerin hastalarına bakarken hekimlik yaparken etnik köken ayrımı, cinsiyet ayrımı ya da cinsel yönelim ayrımı hangi baş isteyebilir ve bunu kim dilek edebilir. Kanımca bu türlü bir ilkellik bu yüz yıla ilişkin olamayacağı üzere bu bin yıla da ilişkin olamaz ve aslında böylesine bir ilkelliğin üniversitelerimizde yönetici pozisyonuna gelmiş olması, böylesine aktif hale gelmiş olması son derece ıstırap ve dert verici. İdeolojik saplantıları ve beyinlerindeki o ilkel kalıntıları yaşama geçirmek için hiçbir fırsatı kaçırmayanlar bugün de Sakarya Üniversitesi’nin tıp fakültesindeki genç tabiplerin mezuniyet merasimlerini amaç seçmişler ve genç doktorlara böylesine zahmetli bir süreç yaşattılar. Üniversite, akademi kimlerin elinde, nasıl bir ilkellikle yönetiliyor ve hangi ideolojik saplantıların tesirinde kalmış; bunu kesinlikle ortaya koymak, araştırmak lazım.”
