Karar gazetesi Genel Yayın Direktörü İbrahim Kiras, 2018’de 4 TL’de seyreden doların başkanlık sistemine geçildiğinde 15 liraya yükseldiğini, sorumlusunun muhalefet olduğuna inanlar olduğunu belirterek, “Bugün bu oran ne kadar değişmiştir bilmiyorum ancak kelam konusu “yüzde 11” varlığıyla gurur duyulacak bir kesim olmadığı üzere iktidarın bekasını temin etmeye yetecek bir toplam da teşkil etmiyor nihayetinde. Yeniden de Türkiye üzere toplumsal kutuplaşmanın yüksek olduğu bir ülkede muhalefete muhalefet etmenin siyasi getirisi her vakit var.
Bunun yanı sıra “dış güçler” de hep kurtarıcı rolde olabiliyor. Kurtarıcı derken mahiyeti bilinmeyen mevcudiyetleriyle birilerini sorumluluktan kurtarma fonksiyonlarından kelam ediyorum. “İyi şeyleri biz yaparız berbat şeyler bize dışarıdan yapılır” bu anlayışa nazaran zira” diye yazdı.
Dış güçlerin yerinde pahalılıktan sorumlu tutulan, marketler, bakkallar, kasaplar, pazarcılar olduğuna işaret eden Kiras, “İktidar etrafları uzunca bir müddet iktisatta rastgele bir kahrın olmadığını yahut olan külfetlerin abartıldığını savunageldiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan birkaç ay evvel “Amerika’nın halini, İngiltere’nin halini görüyorsunuz değil mi? Akaryakıt yok akaryakıt. Tıpkı biçimde Almanya’da kuyruklar, Fransa’da kuyruklar… Yiyeceklerini bulamıyorlar. Elhamdülillah, Türkiye’de bu türlü bir sorun yok” diye konuşuyordu.
Artık pahalılıktan ötürü bakkal, manav, market vs. suçlanıyor olsa da iktisatta kimi problemler olduğu da kabul ediliyor. Enflasyonun yüzde 70’lere fırladığı bir ülkede “Yok bir şey, muhalefet abartıyor” demeye devam etmek insanları aptal yerine koymak olacağından sürdürülebilir bir siyaset prosedürü değil ne de olsa…
Gerçi tekrar siyasetin cephe sınırını ideolojik ve kültürel çatışma alanlarında tutmak için çaba gösteriliyor. Tekrar toplumdaki kutuplaşmanın artışından medet uman bir siyaset güdülüyor. Lakin iktisadın geldiği nokta o kadar vahim ki artık “Ekonomimiz pek uygun, herkes bizi kıskanıyor” falan denilemiyor kolay kolay” sözlerini kullandı.
Yazının tamamı
