Halk TV müellifi İsmail Saymaz, polislerin Furkan Vakfı üyelerine uyguladığı orantısız güce ait görüşlerini aktardığı bugünkü yazısında, “Şimdi kimi iktidar yanlıları, türbanlı polisin çarşaflı bayanı coplaması karşısında kalbi titreyerek, ‘Böyle mi olacaktı?’ diye soruyor. Ya ne olacaktı? Birebir polisler 8 Mart Dünya İşçi Bayanlar Günü’nde başı açık hemcinslerini, Onur Haftası’nda eşcinselleri coplarken sorun yoktu da çarşaflıyı döverken mi var?” diye sitem etti.
“Bu savunma bile İslamcıların imtiyaz istediğini gösteriyor” diyen Saymaz, devamında şunları kaydetti:
“Türban ve sakalın ayrımcılık münasebeti olmaktan çıkarılması, bir özgürlük çabası alanıdır. Sonuçta türban serbestisi, kamusal alanda dini davranışlara yönelik sınırlamaların kaldırılmasına yönelikti. ‘Önemsiz’ demiyorum. Ayrımcılıkların giderilmesi bakımından gereklidir de. Sadece o kadar. Lakin türban takmak ve sakal bırakmak, özgürlük ve demokrasinin sembolü olamaz. Hatta bunlara getirilen serbestinin toplumu özgürleştirmek ve devleti demokratikleştirmek üzere bir hedefi da yoktur, sonucu da.”
Yazının tamamını okumak için .
TIKLAYIN – Adana’da Furkan Vakfı üyesi sokak ortasında öldüresiye dövüldü; polisten vakıf üyelerine kameralar önünde işkence!