İstanbul’da gaspçılar dehşet saçtı. 4 kişi otomobil alım satımı bahanesiyle Muhammed Selmo’yu alıkoydu. Selmo’yu dakikalarca dövüp parasını gasp eden saldırganlar, 7 metre yüksekten dere yatağına attı. Selmo ağır yaralanırken, saldırganlar mahkemece adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Ancak savcılığın itirazı üzerine yeniden yakalama kararı çıkarıldı.
Olay 7 Temmuz salı günü İstanbul Bahçelievler’de meydana geldi. Otomobilini satılığa çıkaran Muhammed Selmo, yolda aracıyla seyir halindeyken mahalleden tanıdığı iki kişi eliyle dur işareti yaptı. Selmo’ya aracın satılık olup olmadığını sordular. Satılık olduğunu öğrencince araca bindiler.
İddiaya göre, arka koltukta oturan kişi Muhammed Selmo’nun başına silah dayayıp yüklü miktarda para istedi. Issız bir noktaya geldiklerinde gaspçılara iki kişi daha eklendi.
Dövüp parasını gasp ettiler
İstediklerini alamayan saldırganlar, Selmo’yu darp etmeye başladı. Aralarına alıp dakikalarca dövdüler. Selmo’nun 5 bin 700 lirasını, gümüş takı ve cep telefonunu da gasp ettiler.
7 metre yüksekten aşağı attılar
Selmo’yu darp eden saldırganlar bununla da yetinmedi ve 7 metre yükseklikten dere yatağına attı. Ağır yaralanan Selmo, ambulansla hastaneye kaldırıldı.
O sırada bir vatandaş bu anları cep telefonu kamerasıyla kaydetti.
Yakalanıp serbest bırakıldılar
Bakırköy Emniyet Müdürlüğü ekipleri, çevredeki tüm güvenlik kameralarını izleyerek saldırganların kimliğini ve yerlerini tespit etti ve bir saldırganı yakaladı. 4 saldırgandan ikisi gözaltına alındı. Ancak mahkeme tarafından serbest bırakıldılar.
Üst mahkeme yakalama kararı çıkardı
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı bu karara itiraz etti ve saldırganların tutuklanması talebiyle bir üst mahkemeye başvurdu. Mahkeme bu talebi yerinde buldu. Bir saldırganın askerde olduğu belirlendi, diğerleri aranıyor.
Ceza Hukukçusu Şen: Bu dosya benim önüme gelse tutuklarım
Kararı değerlendiren ceza hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen, şunları kaydetti:
“Olayın görüntülerine baktığımda şahsın hürriyeti tehdit ve tahdit ediliyor. Nitelikli yağma var. Bir darp var. Görüntüye bakıldığında insanın kanı donuyor. Daha sonra 7 metrelik bir duvardan aşağı ‘ölürse ölsün’ denilerek atılıyor. Neticede nereden tutarsanız tutun olabilecek bir mesele değil. Şahsı alıyorlar götürüyorlar. Tutuklama tedbiri şartlara uyuyor. Hakimin ilk kararı yerinde bulunmuyor savcı itiraz ediyor ve üst mahkeme tutuklama istiyor. Hukuki boşluk yok ama kanunun değerlendirmesi farkı var. Bu dosya benim önüme gelseydi ben tutuklardım.”
Habertürk ve Ajanslar