İzmir’in Dikili İlçesi’ne bağlı Çandarlı Mahallesi’nde bir okulda 8 kız öğrenciyi taciz ettiği gerekçesiyle tutuklu yargılanan öğretmen hakkında denetimli serbestlik ile tahliye kararı çıktı.
Aileler karara tepkili
Tahliye kararı mağdur ailelerinin tepkisini çekti. Duruşmaya katılan ailelere, Bergama Demokrasi Platformu, Dikili Emek ve Demokrasi Platformu, Bergama Veli-Der, Dikili Kadın Platformu, Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Eğitim-Sen destek verdi.
Bergama Hükümet konağı önünde yapılan basın açıklamasında, “Çocuk bedenime dokunma”, “Saklama ihbar et, utanma utandır”, “Çocuk istismarı insanlık suçudur”, “Çocuk istismarının affı olmaz” ve “Çocukların sesine ses verelim, istismarı önleyelim” dövizleri açıldı.
“Artık öğretmen değil”
Eğitim-Sen Dikili Baştemsicisi Mehtap Yurtsever Ateş tarafından okunan açıklamada, “Olay duyulduğundan itibaren sendika olarak okuldaki temsilcimizle, üyelerimizle, öğretmen arkadaşlarımızla görüşmeler yaptık. Konu ile ilgili yol açan seminerler düzenledik. İlkelerimiz ve sorumluluğumuz gereği olayın içinde olduk. Bu kapsamda sadece temsilcilerimizden bilgi almakla yetinmedik. Olayın ilk gününden itibaren okulda öğretmenlerimiz okul idaresi, Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşmeler yaparak ve çocukların, ailelerinin üstün haklarını gözeterek üstümüze düşenleri yapmaya çalıştık. İstismarcı artık öğretmen değil. Bu konuda adli soruşturmanın takipçisi olduğumuzu istismar edenin en ağır cezayı alması için çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz” denildi.
Veli-Der Bergama Şube Başkanı Fikret Ali Parlas tarafından okunan açıklamada ise; “Bu kez canımızı acıtan haber Dikili Çandarlı Mehmet Dilsiz Ortaokulundan geldi. Yaşları 11 ile 14 arasında değişen kız çocuklarımız tacize uğradı. ‘Bizim çocuğumuzun yaşadıklarını başka çocuklar yaşamasın’ diyen onurlu annelerin/babaların davacı olması üzerine tacizciler ortaya çıkıyor. Onlarca olay ise mahalle baskısı yüzünden maalesef duyulmuyor bile… Ülkenin her yerinde, her gün bir yandan çocuklarımız tacize, istismara maruz kalırken, bir yandan da kadınlar şiddete maruz kalıyor ve kadın cinayetleri yaşanıyor. Bu yaşananların münferit olduğunu söyleyen, İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açanlar tacize ve istismara uğrayan her çocuk ve şiddete gören ve öldürülen her kadından sorumludur. İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması da bu yüzden bir sorumsuzluktur” sözlerine yer verildi.
“Çocuklar fenalık geçirdi”
ANKA‘ya ayrıca bir açıklama yapan Parlas, tahliye kararının ailelerin tepkisini çektiğini anlattı. Parlas, “Çandarlı gibi küçük bir kasabada her gün öğretmenle yüz yüze geleceklerini ve bu durumun kendilerini korkuttuğunu söylüyorlar. Tahliye kararı sonrasında kız çocukları ve veliler fenalık geçirdiler. Çok üzüldüler. Çünkü bu durumu hiç beklemiyorlardı. Biz bu durumun takipçisiyiz. Velilerimizin ve öğrencilerimizin yanındayız. Çocuklara yönelik taciz istismar davalarında verilen cezaların daha caydırıcı olmasını ve iyi hal indiriminden yararlandırılmamasını istiyoruz. Bunun için yetkililere çağrı yapıyoruz” dedi.