Kaz Dağları’ndaki orman katliamıyla gündeme gelen Kanadalı altıncılar şimdi de UNESCO’nun dünya mirası listesinde yer alan Kapadokya’ya göz dikti. Şirkete arama ruhsatı verilirken AKP’li belediye başkanı dahil yöre halkı tepkili, ilk dava da açıldı.
Yöre halkı altın madeninden, şirketin sondaja başlamasıyla haberdar olabildi.
Madenin durdurulması için dava açılırken, on binlerce itiraz dilekçesi toplandı.
Siyanür endişesi yaşayan halk Cumhurbaşkanlığı’na da şikayet yağdırdı. Ancak Cumhurbaşkanlığı, Kapadokya’nın yanı sıra Kızılırmak suyunu da tehdit eden altın madeninin Kapadokya sınırları içinde yer almadığını belirtip halkı yatıştırmaya çalıştı.
Altın madenine Özkonak Belediye Başkanı Abdulkadir Macit de karşı çıktı. Macit, belediyenin araçlarıyla Özkonak’ın ortasına, “Ziyaret Dağı’nda altın arama iptal edilmelidir. Kapadokya’nın her taşı altından değerlidir” yazan afiş astırdı.
Kapadokya bölgesinde büyük huzursuzluğa neden olan altın madeni ruhsat sahası, Özkonak Beldesi ve Göynük Köyü sınırları içerisinde yer alan biri 900 hektar diğeri 406 hektar olmak üzere toplam bin 306 hektar alanı kapsıyor.
Tarihi ve kültürel miras Kapadokya alanının hemen sınırında, dünyaca ünlü yeraltı şehrine 400 metre, 4. yüzyıldan kalan Belha Manastırı’na sadece 150 metre mesafede olduğu belirtilen altın arama sahasının aynı zamanda Anadolu’ya ilk gelen 12 Türk beyinin mezarlarının yer aldığı alana da sınır olduğu ifade edildi.
Dünyanın dört bir yanından turist ağırlayan Kapadokya’nın altın madeni ve siyanür riskiyle karşı karşıya bırakılması halinde hem insan sağlığının ciddi tehlikeye gireceği hem de milyonlarca yılda oluşan tarihi turistik bölgenin zarar göreceği belirtildi.
Dava açıldı: “Çok acil durdurun!”
Özkonak Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği, yürütmenin durdurulması istemiyle Kayseri İdare Mahkemesi’ne 21 Ocak’ta dava açtı.
Dernek davanın dilekçe başlığına, “Durumun aciliyetine binaen ve çevrenin geri döndürülemez şekilde tahrip edileceği açık olduğundan, savunma alınıncaya kadar ve esastan yürütmenin durdurulması talebimiz vardır” notunu ekledi.
Bölgenin aktif fay hattında olduğu, ruhsat sahasının Kızılırmak havzasına kadar uzandığına işaret edilirken olası bir depremde siyanür havuzunun çatlaması ya da sık yaşanan sel sularının havuza ulaşması halinde Kızılırmak suyuna siyanür zehrinin karışabileceği uyarıları yapıldı.
Birçok kentin içinden geçen Kızılırmak aynı zamanda Başkent Ankara’nın su ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılıyor.