İstanbul Beşiktaş’taki bir okulda öğretmen olan Kübra Ateşavcı, kendisine motosikletle çarpan üniversite öğrencisi Ahmet Yılmaz'dan şikayetçi oldu. Ateşsavcı dosyanın gittiği uzlaştırma bürosunda öğrenciye ilginç bir teklif sundu. Öğretmen, öğrenciye sorular yönelteceğini ve yanıtlarsa şikayetini çekeceğini söyledi. Gelen yanıtların ardından dediğini yaptı.
Savcılık Ahmet Yılmaz’ın ilk geçiş hakkını vermeyerek olayda asli kusurlu olduğunu belirterek “Taksirle yaralamaya neden olmak” suçundan soruşturma başlattı. Suçun uzlaşma kapsamında olması nedeniyle savcılık dosyayı Uzlaştırma Bürosu’na gönderdi. Uzlaştırmacı taraflara uzlaşmayı isteyip istemediklerini sordu.
“İşçinin tanımı nedir?”
Hürriyet'ten Damla Güler'in haberine göre, bunun üzerine Kübra Ateşavcı, Ahmet Yılmaz’a soru soracağını, eğer bunları cevaplayıp kendisine mail olarak gönderirse şikâyetinden vazgeçeceğini belirtti. Kübra Ateşavcı “İşçinin tanımı nedir? Bu tanıma göre aşağıdakilerden hangisi işçidir? (Öğretmen-Postacı-Şirket müdürü) Emeğin metalaşması ne demektir? Sanayi devrimi ne zaman, hangi ülkede gerçekleşti? Sanayi Devrimi’nden bu güne işçiler çalışma saatleri, hukuki hakları çerçevesinde ne gibi önemli haklar elde etmişlerdir? İş kazası nedir? İş kazasını önlemek için işçinin bilmesi gereken en önemli olduğunu düşündüğünüz bilgileri yazınız” şeklindeki dört soruyu uzlaştırmacıya teslim etti.
Savcılık takipsizlik verdi
Yılmaz’ın bu soruları cevaplayarak mail yoluyla kendisine göndermesi üzerine öğretmen Kübra Ateşavcı uzlaşmayı kabul etti. Savcılık da uzlaşmanın sağlanması üzerine dosyaya takipsizlik kararı verdi.