CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “helalleşme” davetine ait olarak, “Çağrımın gayesi toplumdaki fay çizgilerini ortadan kaldırmaktır.” açıklamasını yaptı.
Kılıçdaroğlu, Halk TV muharriri Fikret Bila’ya konuştu. Kılıçdaroğlu, Bila’nın “Helallik davetini yaparken kimi travma örnekleri verdiğini lakin idam edilen Adnan Menderes ve arkadaşları ile Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına değinmemiş olmasına” ait sorusuna, “Ben örnekler verdim. Bütün olayları, travmaları saymadım. Elbette yaptığım davet Adnan Menderes ve arkadaşları, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını da kapsıyor. Sayamadığım birçok olay için de bu geçerli. Benim niyetim geriye dönüp sorgulama yapmak, yaraları kanatmak değil. Bunun yerine geleceğe bakmamız gerektiğini düşünüyorum. ” karşılığını verdi.
“Toplumda hangi kesitin yarası, travması, sorunu varsa bunların sarılmasını, çözülmesini istiyorum”
Kılıçdaroğlu, Türkiye’de toplumun kucaklaşmasını, barışmasını istediğini vurgulayarak, “Toplumda hangi bölümün yarası, travması, sorunu varsa bunların sarılmasını, çözülmesini istiyorum. Çocuklarımızın, gelecek jenerasyonların bizleri, toplumu barıştıran beşerler olarak anmalarını istiyorum. Artık toplum kucaklaşmalı ve geleceğini kurmaya bakmalıdır” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu şu tabirleri kullandı:
Çağrımın hedefi toplumdaki fay sınırlarını ortadan kaldırmaktır. Zira bu fay çizgileri üzerinden oy devşirmeye çalışıyorlar. Türk, Kürt, Alevi, Sünni fay çizgileri üzerinde siyaset yapıyorlar. Problemleri çözmek yerine daha da derinleştiriyorlar ve bunun üzerinden oy almayı hedefliyorlar. Fay çizgileri üzerinde siyaset yapılarlar. Bunu yaparken de toplumu kutuplaştırıyorlar, yaraları kanatıyorlar, kanırtıyorlar. Gerginliklerden, kutuplaşmalardan çoğunluk takviyesi sağlayıp iktidarda kalmaya çalışıyorlar. Bu siyaset biçimi ortadan kalkmalı. Bu emelle fay çizgilerini ortadan kaldırmak istiyorum. Çocuklarımıza, gelecek kuşaklara; kucaklaşmış, toplumsal barışı sağlamış, geçmişini kurcalayan değil geleceğini planlayan bir ülke bırakmak istiyorum.”
Bila yazısında şunları kaydetti:
“Kılıçdaroğlu’na, helallik daveti yaparken örnek verdiği olaylarda “Varlık vergisi dışında CHP’nin dahli olmadığını, bu nedenle sağ iktidarların yol açtığı travmalar nedeniyle CHP’nin helallik istemesine gerek yok” eleştirisini de anımsattım. Varlık vergisi dışında saydığı olaylarda helalleşmeyi CHP’nin iktidara gelmesinden sonra devlet ismine yapacağı bir helalleşme olarak mı söz ettiğini sordum. Şu cevabı verdi:
“Ben bu çağrıyı yaparken bir iktidar tarifi yapmadım. Yalnızca bizim iktidarımızdan da kelam etmedim. Bizden sonra gelecek yüz iktidardan kelam ettim. Benim çağrım iktidar-muhalefet ayırımı yapmıyor. Toplumsal bir davettir. Yanlışlarla yüzleşmek ve asıl olarak kucaklaşmış formda geleceğe bakmak davetidir. Bakın, helalleşmek, geçmişte olan acıları ortadan kaldırmaz lakin geleceği inşa etmemizi sağlar. Bu ülkenin büyük yaraları var, bu yaraları sarmalıyız ki bundan sonra hiç kimse kanatmaya cüret dahi edemesin.”
Kılıçdaroğlu’na 6 muhalefet partisinin güçlendirilmiş parlamenter sistemi geçiş için prensipleri belirlemek üzere yürüttükleri ortak çalışma üzere iktisatla ilgili olarak da ortak bir heyet oluşturulması konusunu da sordum. Konseyin oluşup oluşmadığını ve nasıl bir çalışma yapacağına ait sorumu da şöyle yanıtladı:
“Evet, bu türlü bir çalışma var. Şura oluşturuluyor. Ekonomik şura da iktisatta yapılması gereken acil işleri ve unsurları belirleyecek. Örneğin Merkez Bankası’nın bağımsızlığının sağlanması, devlet idaresinde liyakatin hakim kılınması, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Heyeti (BDDK), Sermaye Piyasası Konseyi (SPK), Kamu İhale Kurumu (KİK) üzere iktisat için çok değerli heyetlerin tekrar liyakat sahibi idareler elinde, asıl fonksiyonlarına dönmelerini sağlamak, Meclis’te Kesin Hesap Komitesi kurulması üzere bahisleri çalışacaklar. Bu bahislerde muhalefet partileri ortasında bir ortaklaşma arayacaklar.”