CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, koronavirüsü atlatan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaret etti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaret eti.
Saat 11.00’de başlayan ikili görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Babacan ortak basın toplantısı düzenledi.
“Ülkemiz her alanda ciddi, sıkıntılı dönemden geçiyor”
“Ekonomimizle ilgili sorunları büyük, gittikçe de büyüyor” diyen CHP lideri, “Sağlıkla ilgili ciddi problemlerimiz var. Ülkemiz her alanda ciddi, sıkıntılı dönemden geçiyor. Ülkenin itibarı güçlü olmayınca ve yalnız kalınca ulusal çıkarlarımız her alanda zaafiyet uğruyor. Partimizin kuruluş süreci ve teşkilatlanmamızla ilgili bilgi verdim. En kısa zamanda birinci büyük kongremizi tamamlayacağız. Hastalık sürecinde Sayın Genel Başkan birkaç kere arayıp, durumumu sordu. Onun için de ayrıca teşekkür ediyorum” diye konuştu.
İttifak olacak mı?
Görüşmenin ardından basın toplantısı için kameraların karşısına geçen iki lidere, gazeteciler tarafından “CHP ile DEVA arasında ittifak olup olmayacağı” soruldu.
Kılıçdaroğlu, soruya “Bugün sadece Ali Babacan’ı ziyaret ettik. Şu anda bir ittifak söz konusu değil ancak seçim sathı maili girersek belki o dönem gündeme gelebilir. DEVA ayrı biz ayrı partiyiz. İki partinin eğitime, sağlığa, ekonomiye bakış açısı farklı olabilir” şeklinde cevap verdi.
“Erdoğan’ın söylemlerinin ciddiye alınacağını düşünmüyorum”
Ekonomik durum nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiren Kılıçdaroğlu, “Bir insanın söylemi ile eylemi örtüşmesi gerekiyor. Erdoğan’ın söylemlerinin ciddiye alınacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
Babacan ise, “Yokluk karşısında sabredin demek bir hükümetin görevi değildir” ifadelerini kullandı.
“MHP’nin Erdoğan’a çağrı yapması lazım”
Kılıçdaroğlu, Çin hükümetinin Doğu Türkistan’da tepki çeken faaliyetleri nedeniyle eleştirilerde bulundu. CHP lideri, “Uygur halkına yapılan zulmü kabul etmiyoruz. MHP’nin Erdoğan’a çağrı yapması lazım” dedi.
Babacan: “Çelişkilerle dolu ekonomi politikasından bahsediyoruz”
Konuşmasında ekonomik duruma eleştiriler getiren Babacan ise, “1 Ocak’tan itibaren 120 milyar dolarlık bir müdahale var. Kuru belli seviyede tutmak için. Bir ekonomi politikasından söz etmek mümkün değil. Rastgele adımlardan bahsediyoruz. Paramızın değer kaybetmesi kötü yönetim sonucunda doğal. Çelişkilerle dolu ekonomi politikasından bahsediyoruz. Orta direk yıkılıyor” açıklamasında bulundu.
Babacan, tarikat ve cemaatlerin yönetimde aktif olduğu iddialarına, “Eğer konu devlet yönetimiyse, buradaki kriteriniz ehliyet ve liyakat olması lazım. Mülakat sisteminin kalkması gerektiğini düşünüyoruz. Ehliyet ve liyakata dayanmayan bir personel sisteminin bu ülkeyi çıkmaza götüreceği açık” ifadelerini kullandı.