Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi acil servisinde hemşire olan, 1 çocuk annesi Dilahan Daldaban (29), koronavirüse yakalandıktan sonra tedavi görüp, sağlığına kavuştu. Ateşinin 42 dereceye kadar yükseldiğini belirten Daldaban, “Hastalığım yaklaşık 25 gün sürdü. Bunun 10 günlük kısmı çok kötü geçti. 42 derece ateşle 4- 5 gün hiç yataktan kalkamadan yattım. Nefes darlığım vardı. Oksijenin, nefes almanın, dışarıda rahatça dolaşmanın ne kadar önemli olduğunu bu süreçte gördüm” dedi.
‘Kızıma bulaştırmaktan endişe ettim’
‘Nefes almanın ne kadar değerli olduğunu anladım’
Görev yaptığı Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi’ndeki tedavisi sırasında yüksek ateşin yanı sıra nefes darlığı, eklem ağrısı gibi şikayetlerinin de olduğunu belirten hemşire Daldaban, nefes alabilmenin ne kadar kıymetli olduğunu yeniden anladığını söyledi. Sokakta tedbir almayanlara tavsiyelerde bulunan hemşire Daldaban, şöyle konuştu:
“Hastalığım yaklaşık 25 gün sürdü. Bunun 10 günlük kısmı çok kötü geçti. 42 derece ateşle 4- 5 gün hiç yataktan kalkamadan yattım. Nefes darlığım vardı. Oksijenin, nefes almanın, dışarıda rahatça dolaşmanın ne kadar önemli olduğunu bu süreçte gördüm. Lütfen bu süreci yaşamamak için tedbirlerinizi alın. Nefes darlığı ve ateşimin çok yüksek olduğu bir gün gerçekten hayatımdan çok endişe ettim. Yoğun bakıma yatırılırsam, devamında oradan çıkamazsam diye düşündüm. Üç yaşında küçük bir kızım var, hep o gözümün önüne geldi. Çok zorlandım bu hastalıkta ve nefes almanın ne kadar önemli ve kıymetli olduğunu anladım. Lütfen bu kıymeti elinizden kaçırmayın. Aileme bu süreçte bulaştırmaktan çok korktum. Hastanede koronavirüs döneminde neredeyse 1 ay evime gidemedim. Başka bir evde kaldım, 1 ay çocuğumu göremedim. Hastaneden çıkıp tek başıma odada kalıp, yeniden hastaneye geliyorduk. Bu süreç gerçekten çok yıpratıcı oldu. Ailemiz açısından, psikolojik açıdan çok yıprattı.”