Zonguldak’ta Murat Cura’yı 9 el ateş edip öldüren Erdoğan Kösepınar hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası talebiyle açılan davanın iddianamesinde ayrıntılar ortaya çıktı. Kendini mehdi ilan eden Kösepınar, bunu kabul etmeyen ve Almanya’daki tekkeden ayrılmasına neden olmakla suçladığı Cura’yı şeytan olarak gördüğü için öldürdüğünü anlattı.
Olay, 14 Ekim 2020’de Çaycuma ilçesi Kayıkçılar köyünde meydana geldi. Uzun yıllardır Almanya’da yaşayan Murat Cura, tatil için geldiği köyünde yeniden Almanya’da yaşayan Zonguldaklı Erdoğan Kösepınar’ın silahlı saldırısına uğradı. Cura, bedenine isabet eden 9 kurşunla olay yerinde hayatını kaybederken, kaçan Kösepınar yolda kendisini arayan jandarma gruplarına teslim oldu. Gözaltına alınan Kösepınar, savcılıkta verdiği tabirinin akabinde tutuklandı.
Erdoğan Kösepınar hakkında Cumhuriyet Savcısı, ‘tasarlayarak taammüden öldürme’ cürmünden ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talebiyle iddianame hazırladı. Zonguldak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, sanığın kendisini mehdi ilan ettiği ve bunu kabul etmeyen Murat Cura’yı şeytan olarak görerek öldürme planı yaptığı söz edildi.
“Mehdiliğimi kabul etmedi”
Kösepınar’ın iddianamede ve evrakta yer alan sözünde, Murat Cura’yı Almanya’dan 27 yıldır tanıdığını ve tıpkı tekkenin üyesi olduklarını belirtti. Kösepınar, pirlerinin ölmesinin akabinde manadan gelen seslerin kendisini hadisi şeriflerde geçen mehdi olduğunu bildirdiğini anlatarak, “Tarikatta bulunan şahıslar bana tabi olduklarını söylediler. Lakin Murat Cura mehdiliğimi kabul etmedi. Öbür üyeleri yanına çekerek beni tarikatın dışına itti. Birebir vakitte şeytani istikameti sebebiyle daima zahmet çektirerek beni öldürmeye çalışır biçimde ruhuma daima acılar, ızdıraplar gönderiyordu. Tarikatın öteki üyeleri de Allah’ı inkar ederek Cura ve şeytanlarına tabi oldular. Ben de onu öldürmek zorunda kaldım” dedi.
“İçimde bir huzur var”
Daha evvel de Cura’yı öldürmek için teşebbüste bulunduğunu söz eden Kösepınar, olay gününü ise şöyle anlattı:
“Olay günü konutuna gittim. Zile bastım fakat kimse çıkmadı. Meskende olduğunu anladım. Çıkması için beklemeye başladım. Murat Cura şeytan olduğu için benimle dövüşmek zorundaydı. Ben de dövüşün bitmesi için onu öldürmek zorundaydım. Kendisinin aşağı inmesiyle hiç düşünmeden cebimdeki silahı çıkararak öldürme kastıyla ateş ettim. Vurduktan sonra dünden bugüne içimde bir huzur var. Rahatlamış hissediyorum.”
Akıl sıhhati yerinde
Cumhuriyet Savcısı’nın talebi üzerine İsimli Tıp Kurumu’na gönderilen Kösepınar için hazırlanan raporda, cezai ehliyetini ortadan kaldıracak rastgele bir akıl hastalığının bulunmadığı ve ceza sorumluluğunun tam olduğu açıklandı. Kösepınar’ın ileriki günlerde hakim karşısına çıkması bekleniyor.