Vatandaşlar taleplerini dile getirmek için siyasi partilerin önünde eylem yapmaya devam ediyor. HDP, CHP il başkanlıkları önündeki eylemlere polis müdahale etmezken, AKP’nin il başkanlıklarındaki eylemler engellendi.
Aile Bakanı’ndan Diyarbakır eylemine ziyaret
Diyarbakır’da çocuklarının dağa kaçırıldığını söyleyen ailelerin 3 Eylül’den beri HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde eylemini sürdürüyor. Eylem yapan ailelerin sayısı 35’e ulaştı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde yaptığı eylem sonrası oğluna ulaştığı için eylemini sonlandıran Hacire Akar ile telefonda görüştü. Erdoğan görüşmede, “Direndiniz ve söke söke bu hainlerin elinden o evladınızı kurtardınız. Bundan dolayı sizleri şahsım, milletim adına tebrik ediyorum. Bu tür annelere, analara ihtiyacımız var. Onun için sizleri özellikle tebrik ediyorum, yavrunuzun gözlerinden öpüyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun” ifadelerini kullandı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da HDP önünde eylem yapan ailelere 9 Eylül’de destek ziyaretinde bulundu.
“Bizim çocuklarımızı da devlet aldı, biz de anneyiz”
AKP İstanbul ve Ankara İl başkanlığı önünde 15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan harp okulu öğrencilerinin aileleri de eylem yapmak istedi. AKP İstanbul İl Binası önünde oturma eylemi başlatan annelerin eylemine polis izin vermedi. Anneler, polisin engellemesine rağmen eyleme devam edeceklerini açıkladı. Hava Harp Okulu öğrensiyken oğlu tutuklanan Fatma Oka, “Her yere gittik ama sonuç alamadık. Diyarbakır’daki annelerin çocuklarını devlet almış, bizim çocuklarımızı da devlet aldı. Biz de anneyiz” dedi. AKP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde “Anneler barış istiyor” pankartı oturma eylemi başlatan Barış Anneleri de araçlarla bölgeden uzaklaştırıldı.
AKP önündeki eyleme gözaltı
31 Mart ve 23 Haziran seçimleri arasındaki dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde usulsüz işe alındıkları gerekçesiyle işlerine son verilen işçiler önce İBB binası önünde eylem yaptı. İşçilerin CHP İstanbul İl Binası önünde sürdürdükleri oturma eylemine polis müdahale etmezken Ankara Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü’ndeki görevinden ihraç edilen Cemal Yıldırım’ın eylemine polis müdahale etti. Sakarya Caddesi’nden AKP Ankara İl Başkanlığı binasına yürüyen Yıldırım gözaltına alındı. Yıldırım eylem öncesi yaptığı açıklamada, “Ben de KHK’liyim. Onlar HDP il binasının önüne gidiyorsa ben de AKP il binası önüne gitmeyi en doğal hakkım olarak görüyorum” demişti.
İstanbul Barosu Başkanı: Eylem eğer hükûmete uyuyorsa sıkıntı yok
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu çifte standart uygulandığını vurgulayarak, “Türkiye’de toplantı özgürlüğü denilen dediğiniz şeyin uygulama alanı doğrudan doğruya yasayla değil, uygulamada çerçevelenen, polisin bakış açışına göre şekillenerek biçimleniyor. Bir ülkede İçişleri Bakanı’nın yani çözüm bulması gereken mekanizmanın bile kendisini bir eylemci gibi annelerin yanında yer tuttuğu bir yerde bunlar normal gibi gözüküyor. İtfaiye yangın var diye bağırmaz, yangını söndürür. Türkiye’de “Yangın var” diye bağıran bir İçişleri Bakanı var. Böyle olduğu sürece de bu uygulamalar yıllarca gidecek gibi gözüküyor. Eylem eğer hükûmete uyuyorsa, siyasi iktidarın yanında yer alan bir şekle dönüşmüşse orada sorun gözükmüyor. Onun dışında bir tablo varsa gaz yiyorsunuz bu kadar basit. 34. Maddeyi ihlal eden bir durum söz konusu değil” diye konuştu.
Vatandaşlar taleplerini dile getirmek için siyasi partilerin önünde eylem yapmaya devam ediyor. HDP, CHP il başkanlıkları önündeki eylemlere polis müdahale etmezken, AKP’nin il başkanlıklarındaki eylemler engellendi.
Aile Bakanı’ndan Diyarbakır eylemine ziyaret
Diyarbakır’da çocuklarının dağa kaçırıldığını söyleyen ailelerin 3 Eylül’den beri HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde eylemini sürdürüyor. Eylem yapan ailelerin sayısı 35’e ulaştı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde yaptığı eylem sonrası oğluna ulaştığı için eylemini sonlandıran Hacire Akar ile telefonda görüştü. Erdoğan görüşmede, “Direndiniz ve söke söke bu hainlerin elinden o evladınızı kurtardınız. Bundan dolayı sizleri şahsım, milletim adına tebrik ediyorum. Bu tür annelere, analara ihtiyacımız var. Onun için sizleri özellikle tebrik ediyorum, yavrunuzun gözlerinden öpüyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun” ifadelerini kullandı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da HDP önünde eylem yapan ailelere 9 Eylül’de destek ziyaretinde bulundu.
“Bizim çocuklarımızı da devlet aldı, biz de anneyiz”
AKP İstanbul ve Ankara İl başkanlığı önünde 15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan harp okulu öğrencilerinin aileleri de eylem yapmak istedi. AKP İstanbul İl Binası önünde oturma eylemi başlatan annelerin eylemine polis izin vermedi. Anneler, polisin engellemesine rağmen eyleme devam edeceklerini açıkladı. Hava Harp Okulu öğrensiyken oğlu tutuklanan Fatma Oka, “Her yere gittik ama sonuç alamadık. Diyarbakır’daki annelerin çocuklarını devlet almış, bizim çocuklarımızı da devlet aldı. Biz de anneyiz” dedi. AKP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde “Anneler barış istiyor” pankartı oturma eylemi başlatan Barış Anneleri de araçlarla bölgeden uzaklaştırıldı.
AKP önündeki eyleme gözaltı
31 Mart ve 23 Haziran seçimleri arasındaki dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde usulsüz işe alındıkları gerekçesiyle işlerine son verilen işçiler önce İBB binası önünde eylem yaptı. İşçilerin CHP İstanbul İl Binası önünde sürdürdükleri oturma eylemine polis müdahale etmezken Ankara Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü’ndeki görevinden ihraç edilen Cemal Yıldırım’ın eylemine polis müdahale etti. Sakarya Caddesi’nden AKP Ankara İl Başkanlığı binasına yürüyen Yıldırım gözaltına alındı. Yıldırım eylem öncesi yaptığı açıklamada, “Ben de KHK’liyim. Onlar HDP il binasının önüne gidiyorsa ben de AKP il binası önüne gitmeyi en doğal hakkım olarak görüyorum” demişti.
İstanbul Barosu Başkanı: Eylem eğer hükûmete uyuyorsa sıkıntı yok
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu çifte standart uygulandığını vurgulayarak, “Türkiye’de toplantı özgürlüğü denilen dediğiniz şeyin uygulama alanı doğrudan doğruya yasayla değil, uygulamada çerçevelenen, polisin bakış açışına göre şekillenerek biçimleniyor. Bir ülkede İçişleri Bakanı’nın yani çözüm bulması gereken mekanizmanın bile kendisini bir eylemci gibi annelerin yanında yer tuttuğu bir yerde bunlar normal gibi gözüküyor. İtfaiye yangın var diye bağırmaz, yangını söndürür. Türkiye’de “Yangın var” diye bağıran bir İçişleri Bakanı var. Böyle olduğu sürece de bu uygulamalar yıllarca gidecek gibi gözüküyor. Eylem eğer hükûmete uyuyorsa, siyasi iktidarın yanında yer alan bir şekle dönüşmüşse orada sorun gözükmüyor. Onun dışında bir tablo varsa gaz yiyorsunuz bu kadar basit. 34. Maddeyi ihlal eden bir durum söz konusu değil” diye konuştu.