Hollanda'da cinsel tacize ve tecavüze uğradıktan sonra yıllarca depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve anoreksiya ile boğuşan 17 yaşındaki Noa Pothoven, yeme ve içmeyi keserek yaşamına son verdi. Pothoven, ölümünden önce kararını Instagram'daki 10 binden fazla takipçisiyle paylaştı.
Anoreksiya nedeniyle tedavi gören Noa Pothoven, haziran ayından bu yana yeme ve içmeyi reddederek pasif ötanaziyi seçti.
Doktorlar ve ailesi daha önce yaptığı aktif ötanazi başvurusu kabul edilmeyen Pothoven'ı yemeye ve içmeye zorlamadı.
Kaleme aldığı otobiyografisiyle ödül kazanan, verdiği zihinsel-ruhsal mücadeleyle ilgili blog yazan Noa, uğradığı cinsel istismar ve tecavüzü utancından yıllarca sakladığını belirtmişti.
“Kazanmak ya da kaybetmek” isimli otobiyografide ilk cinsel tacize 11 yaşında maruz kaldığını, 14 yaşındayken iki erkek tarafından tecavüze uğradığını yazmıştı.
Pazar günü öldüğü açıklanan genç kız, cumartesi günü Instagram'dan yaptığı paylaşımda en fazla 10 gün içinde öleceğini duyurmuştu.
“Ama zaten gerçekten hayatta olmamın üzerinden o kadar uzun zaman geçti ki” vurgusu yapan Noa, “Yıllarca zorlandıktan ve mücadele ettikten sonra artık bitti” demişti.
Bir süredir yemeyi içmeyi bıraktığını belirtirken, takipçilerine “Pek çok görüşme, konuşma ve gözden geçirmenin ardından acılarım dayanılmaz olduğundan böylelikle kurtulacağıma karar verildi. Artık bitti” diye seslenmişti.
Hollanda'da 2001'de çıkarılan “Talep Üzerine Yaşama Son Verilmesi ve Yardım Edilen İntihar Yasası” kapsamında intihar yasal ve devlet ötanazi desteği veriyor.
Hollanda yasalarına göre doktor kontrolünde intihar etmek anlamındaki ötanazi bazı şartlara bağlı olarak mümkün.
Hollanda'da tedavisi mümkün olmayacak derecede hasta olan 12 yaşı üzerindeki kişilere en az 2 doktorun onayı ile ötanazi uygulanabiliyor.
Hollanda Bölgesel Ötanazi Komitesi'nin yayınladığı son rapora göre ülkede 2017 yılında 6 bin 585 kişiye ötanazi uygulandı.
Bu kişilerin çoğu tedavi edilemez durumdaki kanser hastalarıydı.