Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Ümit Uzun, Gaziosmanpaşa’da trafik kazası haberleştirmeye çalışırken polis tarafından darp edildi. Kelepçelenerek polis aracında bekletilen Uzun, polislerden şikâyetçi oldu.
Gaziosmanpaşa’da dün 5 kişinin yaralandığı özel halk otobüsü kazası meydana geldi.
Muhabir Ümit Uzun ile kameraman Harun Uyanık da kazayı haberleştirmek için Bağlar Caddesi Dolunay Sokak’ta çalışmaya başladı. Bu sırada ilçe emniyet müdürlüğünde görevli polislerden bazıları muhabir Ümit Uzun’un sokaktan çıkmasını istedi. Görevini yaptığını belirtmesine rağmen polisler, Uzun’u önce bir iş yeri önünde tartakladı, sonra içeriye soktu. Uzun’u arkadan kelepçe takarak gözaltına alan polisler, tartaklayarak polis aracına götürdü. Ümit Uzun bir süre polis aracında tutulduktan sonra serbest bırakıldı. Uzun, hastaneden darp raporu alarak polisler hakkında şikâyetçi oldu.
Olayı anlatan Ümit Uzun, “Otobüs kazası sonrası kameraman arkadaşımla birlikte, buraya geldik ve haber yapmak için bilgi toplamaya başladık. Harun görüntü çekerken ben de bilgi topluyordum. Çevredeki esnafa sorup bilgi alıyor ve olayla ilgili güvenlik kamerası görüntüsü araştırıyordum. Bu sırada emniyet görevlileri olay yerine şerit çekiyordu. Bilgi almak için beyaz eşya parçaları satan bir esnafın izniyle iş yerine girmiştim. Elimde sadece mikrofonum vardı, görüntü çekmiyordum. Bu sırada yanıma ekip amiri olduğunu öğrendiğim polis memuru geldi ve benim dükkandan çıkmamı söyledi. Ben de dükkan sahibinden izin aldığımı birazdan çıkacağımı söyledim. Fakat ısrarla çıkmamı istediler. Diğer polis memurları da aynı şekilde. ‘Bilgi alayım birazdan çıkacağım. Size zorluk çıkarmıyorum ki’ dedim. Onlar da zorluk çıkardığımı söylediler” dedi.
“Sol bileğimi bükerek arkadan kelepçe taktı”
“Daha sonra polislerden biri kolumu tutarak, ‘Çık lan dışarı’ diyerek beni çekti” diyen Uzun, “Ben de kameraman arkadaşıma seslenerek olanları çekmesini söyledim. O sırada diğer polis memuru, hemen Harun’a yöneldi ve kamerasını kapatarak görüntü almasını engelledi. Ekipler amiri ise beni göğsümden iterek dükkanın içine soktu. Ve beni sert bir şekilde itmeye devam etti. Darp etmeye başladılar. İş yerinde bir raf var, beni oraya yapıştırdılar. Yüzüm rafa yapışmış şekilde duruyordum. O sırada bir polis memuru sol bileğimi bükerek arkadan kelepçe taktı. Kelepçe takıldıktan sonra diğer polis memuru da ceplerimi aradı, ellerini cebimin içine soktu. Ben de ‘Memur bey böyle bir şey yapamazsınız, beni arama hakkınız yok. Hele ki ellerinizi cebime sokma hakkınız hiç yok. Bu ‘hürriyeti tahdit’e giriyor, bunu yapmayın’ dedim. ‘Sen görürsün yapabiliyor muyuz, yapamıyor muyuz’ dedi ve cebinden cüzdanımı aldı.
Ekip amiri talimat verdi; ‘Bunu araca götürün, ardından da karakola götürün’ dedi. Beni dükkandan çıkarıp kolumu ve ensemden sıktılar. Beni zorla araca bindirdiler. Araca bindirdiklerinde de ‘Ne yapıyorsunuz, beni nereye götürüyorsunuz?’ dedim. Çünkü ne olduğunu anlamadım. Araçta bir müddet bekledim. Telefonum çalıyor, cevap veremedim. Polisler başımda bekledi.”
“Suç duyurusunda bulundum”
“Bu olaylar yaşanırken kaza yapan otobüsün şoförü hala otobüsün içinde ve kurtarma çalışmaları sürüyordu” diyen Ümit Uzun, “Daha sonra ilçe emniyet müdür yardımcısı gelip kelepçeyi açtı. Hastaneye giderek darp raporu aldım. Daha sonra Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Savcılığına giderek suç duyurusunda bulundum” diye konuştu.
Gazeteciler Ümit Uzun.’un maruz kaldığı muameleyi kınadı.