Sabah gazetesi müellifi Burhanettin Duran, “2023 seçimleri çok sert bir rekabete ve büyük bir hesaplaşmaya sahne olacak. Bunu, siyaseti yakından takip eden herkes derinden hissediyor.” görüşünü savundu.
Duran yazısında, “Sistem ve aday tartışmaları, ittifaklar ortası tansiyonlar, başkan polemikleri ve her türlü dezenformasyon gündemde. Rekabetin büyük ve kritik olmasının tek sebebi siyasi sistemimizin nasıl şekilleneceği ve ‘Kürt sorunu’ dahil sorunlarımızın hangi somut siyasetlerle çözüleceği değil. Ya da cumhuriyetimizi ikinci yüzyıla kimin, hangi takım ve vizyonla taşıyacağının müsabakası da değil. Elbette bu bahislerin tartışılması sağlıklı bir demokrasiye işaret eder.” kanısını lisana getirdi.
Duran şu sözleri kullandı:
“Ancak seçimlerin asıl gündemi, yaklaşık yirmi yıldır Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi hayatı ve Türkiye’yi uluslararası sistemde taşıdığı yerdir. Pandemi ve hayat pahalılığı gibi sorunlara karşın muhalefete akıl verenler dahi iktidardan koptuğunu söyledikleri oyların muhalefete gitmediklerinin farkında. Erdoğan’ın kampanya döneminde alana inmesi ve partisini daha dinamik hale getirerek 2023 seçimlerini göğüslemesinden ürküyorlar. Bunun gerçekleşmemesi için de iki gayeye yönelik ağır bir kampanya yürütülüyor: a) Erdoğan’ın sıhhati ve liderliği, b) Dış politika dinamizmi.”