Antalya’nın Serik ilçesinde meyve bahçelerinde nar ve mandalina toplayarak geçimini sağlayan Altın Erdoğan adlı kadın, servis aracında maske takılmamasına ve sosyal mesafe kuralına uyulmamasına itiraz edince dövüldü. Olaydan sonra üç defa ameliyat geçiren ve sol gözünü kaybeden Erdoğan dava açmaya hazırlanıyor.
Serik’te nar ve portakal tarlalarında çalışarak geçimini sağlan Altın Erdoğan, yaklaşık 1.5 ay önce, 28 Ekim günü başına gelen olayı şöyle anlattı:
“Biz nar ve portakal tarlasında meyve toplamaya işe gideriz. 28 Ekim günü de çalışmaya gittik. İşe başlayalı 3 gün olmuştu. O gün başımızda duran çavuş değişmişti. Sabah 7’de işe başladık saat 3’e kadar yemek yemeden aç çalıştık. Normalde yemek yerdik. Ben çavuşa, ‘yemek yemeyecek miyiz, biz köle değiliz? dedim. Çavuş, ‘Yemek yok. Tarlayı bir an önce bitirip gideceğiz” dedi. Sonrasında benimle uğraşmaya başladı. Daha sonra işimiz bitti araçla evimize dönmek için araca bindik. 15 kişilik araca 30 kişiyi bindirdiler. Araçtaki gençler maske takmıyordu. Ben onlara ‘Hastalık var, maske takın’ dedim ve kamerayla çekmeye başladım.
“Sol gözüme iki tokat attı”
Çavuşun karısı da arabadaydı yanıma geldi ve iki eliyle boğazımı sıktı. Elimden telefonu aldı ve çektiğim videoyu sildi. Araçtaki kimse sesini çıkarmadı. Daha sonra evimin yakınında bir yerde beni araçtan indirdiler. Çavuş da araçtan inerek üzerime yürüdü ‘Sen benim ekmeğimle mi oynuyorsun’ dedi. ‘Benim amacım ekmeğimi kazanmak, beni bırakın’ dedim. O arada eski çavuşum da oraya gelmişti. Ben hızlıca evime doğru yürümeye başladım. Arkamdan seslendiler, durdum. Çavuşun hanımı sol gözüme iki tokat attı. Gözümden kan aktı. Eski çavuşum bir araçla beni Kepez Devlet Hastanesi’ne götürdü. Şikayetçi olacağım deyince, beni hastanenin önüne bırakıp kaçtı.
“Karanlıkta kaldım”
Maddi dururumum iyi olsaydı günlük 80 lira yevmiyeye çalışmazdım. İşimin üçüncü günü bu olay başıma geldi. Benim sağ gözüm de az görüyor. Sol gözüm de karanlıkta kaldı. Hiçbir işimi kendim yapamıyorum. Yemek yapamıyor, bulaşık yıkayamıyorum. Kimseye telefon bile açamıyorum. Hiç görmüyorum. Sadece az bir ışık var. Hak aramak ve doğru olmak zor. Karanlıkta kaldım. Bütün kadınlara adalet istiyorum.”