14 Mayıs’ta yapılan milletvekilliği seçimlerinde Ak Parti, CHP, YSP, MHP ve DÜZGÜN Parti Meclis’te küme kurmak için kâfi olacak milletvekilliği sayılarına ulaşmayı başardı. Artık Meclis kulislerinde en fazla konuşulan hususların başında ‘Altıncı Grup’ var. Pekala nasıl mı? CHP listelerinden seçimlere katılan ve milletvekili seçilen DEVA, Gelecek, Saadet ve Demokrat Partileri’nin milletvekillerinin sayısı 38’i buluyor. Lakin bu partilerin hiçbirisinin milletvekili sayısı küme kurmak için gerekli olan 20’ye ulaşmıyor.
Gündemde yeni bir ‘çatı parti’ tartışmaları var. Öyleyse gelin, mümkün senaryolara birlikte göz atalım.
Millet İttifakı bileşenleri ortasında yer alan dört parti, CHP ile yapılan muahede sonucu seçimlere kendi listelerinden katılmadı.
CHP’nin listelerinden seçimlere katılan DEVA Partisi 15, Gelecek ve Saadet Partisi 10, Demokrat Parti ise 3 milletvekili çıkarmayı başardı. Artık Parlamento’da bu partilerin milletvekillerinin CHP’den ayrılıp kendi partilerine geçmesi bekleniyor. Lakin farklı başka ele alındıklarında, hiçbirisi Meclis’te küme kurmak için gerekli olan 20 milletvekiline sahip olamıyor.
TBMM’de küme sahibi olmanın değerli avantajları var. Meclis başkanlığına 20 milletvekili ile müracaat yapan her parti küme sahibi olma hakkı kazanıyor.
Grup sahibi olan siyasi partilerin, haftalık küme toplantısı hakkı, salon hakkı, çalışma ofisi ve sekretarya hakkı, özel küme danışmanları istihdam hakkı, TBMM’de gündem belirleme ve özel gündemle kelam sahibi olma üzere hakları bulunuyor.
Dolayısıyla bu kazanımlardan yoksun kalmamak için bu partilerin güçlerini birleştirerek tek bir çatı altında küme kurmalarına kesin gözüyle bakılıyor.
Ancak ortada değerli bir sorun var: Hangi partinin çatısı altında birleşecekler?
Meclis içtüzüğüne nazaran küme oluşturabilmek için tıpkı partiden 20 milletvekili olması koşul.
Bu durumda dört partinin milletvekilleri tek bir partide bir ortaya gelmek zorunda. Çatı Parti olarak en fazla öne çıkan parti, kuşkusuz DEVA Partisi zira tam 15 milletvekili olan DEVA’nın başka üç partiye nazaran sayısal üstünlüğü kelam konusu. Lakin bu durum, öteki partilerin DEVA’nın çatısı altına girmeyi kabul edecekleri manasına gelmiyor. Bu yüzden Meclis çatısı altında farklı bir Parti kurulabilir.
Gelecek Partisi önderi Ahmet Davutoğlu, seçimlerin çabucak akabinde yaptığı açıklamada, Meclis’te yeni bir küme kurmanın çok hayati olduğunun altını çizmişti.
Davutuoğlu daha evvel de, seçim öncesi DEVA-Gelecek-Saadet olarak üçlü bir ittifak kurmayı istediklerini fakat DEVA Partisi tarafından kabul edilmediğini söyledi. Deva Partisi başkanı Ali Babacan, Davutoğlu’nun teklifini başkanlık heyetlerinde oyladıklarını ve ‘oy birliği’ ile bu ittifak teklifinin kabul görmediğini tabir etti. Fakat Meclis’te ortak küme kurmak farklı bir teklif ve kuşkusuz yine değerlendirmeye alınacaktır.
Altıncı küme için uzlaşmaya varılması durumunda hangi siyasi önderin küme toplantılarında konuşma yapacağı da merak konusu.
Akıllara gelen en mantıklı teklif, her hafta diğer bir önderin küme konuşması yapması olarak öne çıkıyor. Lakin bu durumda da Deva, Gelecek ve Saadet Partileri’nin farklı siyasi programları temsil ettikleri için, küme konuşmalarının hangi program üzerine yapılacağı bir öbür soru işareti. Bu hususun da tahlili olarak üç partinin uzlaştığı hususlarda ve ortak komitede hazırlanan metinlerin konuşma olarak yapılması.
DEVA, Gelecek ve Saadet Partileri’ne Demokrat Parti’nin katılması ise beklenmiyor.
TBMM’de altıncı küme kurulursa, TBMM’de her Salı günü, AK Parti, CHP, YSP, MHP, ÂLÂ Parti toplantılarının yanı sıra, ismi şimdi netleşmeyen kümenin da toplantıları olacak. Birtakım yorumlara nazaran ise, Meclis’te küme kurmak emelli gerçekleşecek bu ortaklaşmanın, Meclis dışında da devam edecek yeni bir ittifakın temelini oluşturabileceği.
Böyle bir senaryoda 2024 Mahallî Seçimleri sürecinde Altılı Masa’nın içinden yeni bir ittifak çıkabilir.
14 Mayıs sonrası yapılan yorumlarda, DEVA ve Gelecek Partileri’nin Ak Parti tabanından yeteri kadar oy alamama sebepleri, CHP ile birlikte hareket etmeleri olarak tabir edilmişti. Bu yorumların Babacan ve Davutoğlu tarafından ciddiye alınması durumunda, sadece Meclis içinde değil Meclis dışında da bir ittifakın gerçeğe dönüşmesi önemli bir ihtimal olarak önümüzde duruyor.
