Bilim insanları, kanlarında yüksek seviyede testosteron hormonu bulunan erkeklerin ‘agresif ve çıkarcı’ davranışlar sergileyebileceğini ve etik kurallara ve yasaklara karşı duyarlılıklarının azalabileceğini ortaya çıkardı.
ABD, Austin Teksas Üniversitesi’nden bir grup bilimcinin yaptığı araştırma, kanlarında yüksek seviyede testosteron hormonu bulunan erkeklerin norman seviyeden daha agresif davranışlar sergileyebileceklerini ortaya koydu.
Sputnik Turkiye’nin haberine göre araştırmaya katılan 200 gönüllüye, ‘bir gerçeği ortaya çıkarabilmek için bir suçluya işkence yapıp yapamayacakları’ ya da ‘bir gerçeği ortaya çıkarabilmek için bir suçluya işkence yapıp yapamayacakları’ gibi zor ahlaki tercih durumlarında nasıl davranacakları soruldu.
Elde edilen sonuçlara göre ise, insanların kanlarındaki testosteron seviyesi yükseldikçe, bu kişilerin etik kurallara ve yasaklara karşı duyarlılıklarının aynı oranda azaldığı ve ‘etik dışı’ davranışlar sergileyebilecekleri tespit edildi.
Ertuğrul Özkök: Testosteronu en yüksek iki yazardan biriyim
Öte yandan, söz konusu kişilerin bu davranışlarını ‘iyilik için hata yapmak’ olarak tanımladıkları da görüldü.
‘Savurganlık’ eğilimi
Araştırmacılar, tüm bu bağların sadece erkeklerin vücutlarındaki testosterona müdahale edilmediği zaman çalıştığını saptadı. Fakat hormon seviyesi suni bir şekilde yükseltildiği zaman aynı kişiler daha saldırgan ya da daha az empati gösteren kişilere dönüşmedi.
Yine de bu kişilerin davranışları bir takım değişiklikler gösterdi, testosteronu yükseltilen erkeklerin lüks yarış otomobilleri ya da pahalı kol saatleri gibi daha yüksek sosyal statüye işaret eden ürünleri satın almayı tercih ettikleri görüldü.
Riske girme isteği
Kandaki testosteron hormonunu suni olarak yükseltilmesinin bir sonucunun da daha fazla riske girme isteği olduğu da kanıtlandı. İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden bilim insanları, 70 gönüllüye bu hormondan enjekte etti, aynı sayıda başka kişiye de Plasebo etkisi yaratmak amacıyla testosteron olduğu söylenerek etkisiz bir ilaç verdi.
Kanlarındaki testosteron oranı daha yüksek olan kişilerin yüzde 20 oranında daha riskli işlemler yapmaya giriştikleri ve ortalama piyasa oranlarından çok daha riskli olan oranları tercih ettikleri görüldü.
Plasebo etkisi yaratılan diğer gruptaki kişiler ise ticari işlemlerde daha az riske girmeyi tercih etti.
Etki mekanizması henüz çözülemedi
Araştırmacılar testosteronun etki mekanizmasının tam olarak nasıl çalıştığını, sonuçları zihinsel olarak doğrulama sürecini mi bastırdığını, yoksa kişinin kendini haklı görme algısını mı arttırdığını henüz çözemediklerini itiraf etti.
Kesin olan şey ise, erkeklerdeki testosteron hormonu seviyesinin toplumsal davranışları üzerinde bir şekilde etkili olduğu.
Bu durumun ayrıca, orta yaşlı erkeklerin ‘libidosunu kurtarmak’ için kullanılan testosteron tedavisinin olumsuz etkilerinin bir göstergesi de olabileceğini gösteriyor.