Kamu işçilerinin toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşmanın açıklandığı canlı yayının ardından Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın mikrofonundan, “Uzasa işi karıştıracağız, en azından kapattım böyle” sözleri duyulmuştu. Ergün Atalay FOX TV’de katıldığı programda, büyük tepki çeken bu ifadeleri neden kullandığını açıkladı. Masaya sözleşmeyi imzalamak için oturduklarını ve zamla ilgili bir problemleri olmadığını kaydeden Atalay, esas sorunlarının taşeron işçiler olduğunu fakat anlaşma sonrası bunu dile getirmesi halinde toplu sözleşme gündeminden çıkılacağı için konuyu kapattığını ileri sürdü.
Hükümet tarafından satın alındıkları veya tehdit edildikleri yönünde bir algı olduğunu fakat bunun gerçekle hiçbir alakası olmadığını belirten Ergün Atalay şunları söyledi:
Şimdi sizin bu haberinizden sonra birileri dedi ki Türk-İş işçiyi sattı. Hükümet geldi 17 kişiye balyayla para verdi. Türkçesi bu ben anlatayım sizin anlatmadığınızı. Öbürü de bunları tehdit ettiler diyor. Yani algı bu, iki tane algı bu. Ben orada tek değilim 16 kişiyiz. Hükümete nasıl satılıyor, kim satıyor? Yani hükümet geldi bize dedi ki sana şu menfaati sağlayacağım sen de buna imza at veyahut hükümet geldi bizi tehdit etti. Bunların hiçbirinin gerçekle alakası yok. O gün orada olay şu; yukarıda arkadaşlarla konuştuk sözleşmeyi zaten imzalayacağız hiçbir problem yok. Ben imzalamayacağım yere neden ineyim. İmzalayacağım şeyi neden tenkit edeyim. İmzalayacağım o gün bir problemim yok benim zamla. Esas benim problemim taşeronla ilgili sayın bakan rakamları söyledikten sonra ben yayına girmiyorum. Benim söylediklerimi sağımdaki solumdaki herkes duyuyor. Canlı yayın devam etse benim söyleyeceğim orada şuydu; bu sözleşmenin ötesinde, bizim bu zamla bir problemimiz yok anlaştık ama taşeronla ilgili bu meseleyi halledemedik. Binlerce taşeron işçisi bunla ilgili müjdeli bir haber beklerken kötü bir haber verdik benim anlatmam gereken o. Ondan önce ben sizle de konuştum. Size önümüzdeki hafta gelip bu taşeron meselesini size anlatmak istiyorum dedim. Siz de bana dediniz ki önümüzdeki hafta tamam bunu anlatalım ama akşam sizin verdiğini bu sanki gizemli bir haber gibi. Orada bakan bana dedi ki “Bir şey söyleyecek misin?” Söyleyecek bir şey yoktu söylersem sözleşmenin gündeminden çıkacaktık. Konu kamu işçilerinin sözleşmesinden çıkacak taşeron meselesine gelecekti. Ben de işi neden sulandırayım kapatın gitsin bu mesele sözleşme imzalıyorum”
Atalay’ın kendisini bu sözlerle savunurken, tepkiler de devam etti.
Muharrem İnce, Atalay hakkında Twitter’dan yaptığı açıklamada,”Açık kalan mikrofonda “Uzasa işi karıştıracaktık, böyle kapattık iyi oldu” itirafında bulunan, işçinin alın terini, emeğini, çocuklarının geleceğini Saray’a satan Türk-İş Başkanı koltukta bir gün dahi oturmamalı ve gitmeden işçiyi enflasyona ezdiren o sözleşmeyi yırtıp atmalıdır” ifadelerini kullandı.
Sosyal medyadan bazı tepkiler şu şekilde:
Vergi Uzmanı Ozan Bingöl, “Devletin resmi enflasyon rakamlarına inanmadığını söyleyip o rakama göre zam pazarlığı yaparak işçinin-emekçinin reel enflasyonunu yok saymıştır. Şunu hatırlatmak istiyorum, istifa onurlu bir müessesedir” ifadelerini kullandı
Eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş da, “TÜRK İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, istifa etmek için neyi bekliyor?” dedi.
İyi Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan da, “Türk-İş Başkanı Ergün Atalay bu saatten sonra bir dakika o koltukta oturmamalı. İşçiyi pazara çıkarılmış köle gibi satan Atalay’ın o koltukta oturduğu her saniye işçi için zûldür, kendisinin de ayıbıdır” dedi.