Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, İdlib'e ilişkin açıklamalarda bulundu. Sinirlioğlu, “Türkiye tehdit teşkil eden tüm hedefleri vuracak. Askerimizi geri çekmeyeceğiz ve gözlem noktalarından geri çekilmeyeceğiz. Ay sonuna kadar mevcut pozisyonlarından çekilmesi gereken rejimdir.” dedi. Öte yandan Türkiye, harekat öncesi NATO’dan önleme uçuşu talep etti.
Sinirlioğlu, BM Güvenlik Konseyinde yaptığı konuşmada, Suriye'de rejimin “terörle mücadele” bahanesi altında amansız hava ve kara saldırılarının devam ettiğini ve trajik insani durumun alarm verici seviyelere ulaştığını söyledi.
Son 2 ayda yaklaşık 1 milyon kişinin yerlerinden edildiğine ve Suriye'de 9 yıldır devam eden savaşta en büyük kitlesel yerinden edilmenin yaşandığına dikkati çeken Feridun Sinirlioğlu, “Şam'daki soykırımcı, Mayıs 2019'dan beri 1700'den fazla kişiyi öldürdü ve bu eylemler savaş suçu ve insanlığa karşı suç teşkil ediyor.” diye konuştu.
Acil ateşkes ve Soçi mutabakatına dönüş çağrısı
Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu
Rejimin İdlib'deki Türk güçlerine kasıtlı saldırlarına devam ettiğini söyleyen Feridun Sinirlioğlu, Türkiye'nin, 5 Türk askerinin daha hayatını kaybettiği saldırılara meşru müdafaa kapsamında derhal karşılık verdiğini hatırlattı.
Sinirlioğlu, “Türkiye (İdlib'de) tehdit teşkil eden tüm hedefleri vuracak. Askerimizi geri çekmeyeceğiz ve gözlem noktalarından geri çekilmeyeceğiz. Ay sonuna kadar mevcut pozisyonlarından çekilmesi gereken rejimdir.” şeklinde konuştu.
Türk güçlerinin gerginliği azaltmak için Soçi mutabakatı çerçevesinde İdlib'de bulunduğunu vurgulayan Sinirlioğlu, derhal ateşkes, Soçi mutabakatının uygulanması ve İdlib'de başlangıçtaki duruma dönülmesi çağrısını yineledi.
ABD, İngiltere ve Almanya Suriye rejimine “saldırılara son ver” dedi
ABD, İngiltere ve Almanya, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinde, Suriye rejimini Türkiye'nin İdlib'deki gözlem noktalarına saldırılarına son vermeye çağırdı.
ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Kelly Craft, BM Güvenlik Konseyi'nde yaptığı konuşmada ABD Başkanı Donald Trump'ın, Rusya'nın Suriye rejimine verdiği desteği kestiğini görmeyi istediğini belirterek şunları kaydetti:
“ABD olarak, Suriyeli mültecilere yardım konusunda en fazla yükü taşıyan NATO müttefikimiz Türkiye'nin meşru çıkarlarını destekliyoruz ve Türkiye'nin çatışmalar nedeniyle yeni bir mülteci akını konusundaki endişelerini anlıyoruz. Türkiye'yi Suriye'nin kuzeybatısında gerginliği artırmakla suçlayan Rus yetkililerinin açıklamalarını kesinlikle reddediyoruz. Bunun sorumlusunun Esed rejimi ve Rusya olduğundan hiç şüphemiz yok.”
Almanya'nın BM Daimi Temsilcisi Christoph Heusgen de Türkiye'nin İdlib'deki gözlem noktalarının çevresinde artan gerginlikten endişe duyduklarını belirterek, “Suriye rejiminden, Türk kuvvetlerine yönelik saldırılarını durdurmasını ve derhal gerginliği azaltmasını talep ediyoruz.” dedi.
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Karen Pierce ise “Türkiye'ye saldırıların durması gerek. Türkiye İdlib'de barışçıl bir çözüm için çaba gösterdi ve gerginliğin artmasının halihazırda 3,5 milyon mültecinin yükünü taşıyan Türkiye'yi etkileyecek olmasından endişe duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Türkiye NATO'dan önleme uçuşu talep etti
İdlib’e büyük bir askeri sevkiyat yapan Türkiye, rejim güçlerinin Rusya desteğiyle kentte ilerlemesi ve Halep batısındaki neredeyse tüm yerleşim yerlerini ele geçirip İdlib’e daha da yaklaşması üzerine harekete geçti.
İndependent Türkçe'nin aktardığı bilgiye göre,Türkiye, üyesi olduğu NATO’ya İdlib’e yönelik bir harekat gerçekleştireceğini bildirerek NATO’dan şehir üzerinde önleme uçuşu yapmasını talep etti.
Erdoğan: “İdlib'e harekat an meselesi”
Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada İdlib'e harekatın “an meselesi” olduğunu söylemişti:
“İdlib'de, rejimin saldırganlığını sona erdirip Soçi Muhtırası sınırlarına çekilmesi için son günlere giriyoruz. Artık son ikazlarımızı yapıyoruz. Gerek ülkemizde, gerek Rusya'da, gerekse sahada yapılan görüşmelerde, şu ana kadar maalesef arzu ettiğimiz neticeye ulaşamadık. Her ne kadar görüşmeler devam edecek olsa da, masada bizim istediğimiz yerin çok uzağında olunduğu bir gerçektir. Türkiye, İdlib konusunda kendi harekât planlarını uygulamak üzere her türlü hazırlığını yapmıştır. Her operasyonda olduğu gibi, bu konuda da 'Bir gece ansızın gelebiliriz' diyoruz. Daha açık bir ifadeyle, İdlib harekâtı artık bir an meselesidir.”