İstanbul merkezli 5 vilayette ‘İhaleye fesat karıştırma’ ve ‘Resmi dokümanda sahtecilik’ argümanıyla tutuklanan eski Avcılar Belediye Lideri Handan Toprak’ın tabirinde “Adalete inanıyorum. Buradan rastgele bir formda hiçbir suçlamanın gerçek olmadığını da belirtmek isterim” dediği öğrenildi.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında; örgütlü olarak ‘İhaleye Fesat Karıştırma’ ve ‘Resmi Dokümanda Sahtecilik’ hatalarından ortalarında Avcılar Belediyesi vazifelilerinin de bulunduğu 27 şüpheliye yönelik 1 Nisan’da operasyon yapıldı. Mali Hatalarla Gayret Şube Müdürlüğü tarafından İstanbul merkezli Ankara, Antalya, Tekirdağ ve Balıkesir’de yapılan eşzamanlı operasyonda 21 kişi gözaltına alındı.
Eski Avcılar Belediye Lideri Handan Toprak’ın da bulunduğu 21 kuşkulu emniyetteki süreçlerinin tamamlanmasının akabinde Küçükçekmece Adalet Sarayı’na sevk edildi. Ortalarında eski Avcılar Belediye Lideri Handan Toprak’ın ve belediye çalışanlarının bulunduğu 11 kişi sulh ceza hakimliğine tutuklama talebiyle, 10 kişi de isimli denetime sevk edildi.
“Evladıma bırakacağım tek mirasım pak olan öz geçmişimdir”
Küçükçekmece 1. Sulh Ceza Hakimliğinde tabir veren eski Avcılar Belediye Lideri Handan Toprak Benli’nin tabirinde, “Evladıma bırakacağım tek mirasım pak olan öz geçmişimdir. Ben belediye başkanlığının ve kendi belediye başkanlığımda da ihale süreçleri ile ilgili olan yapılmak istenen soruşturmalar İçişleri Bakanlığından geri dönmüş ve soruşturma müsaadesi verilmemiştir.
Zira belediyeler İçişleri Bakanlığına bağlı kurumlardır. İhale konusundaki işleyiş şöyle olmaktadır; Belediyeler bir yıl evvelce bütçesini hazırlar, müdürlük dağılımı da belediye meclisine sunulur. Oradan onaylandıktan sonra, müdürlükler bir yıllık faaliyetini yapar ve yılın sonunda da faaliyet raporlarında gerçekleştirdikleri işleri ayrıntısıyla metrajına kadar raporlayarak sunar.
Belediye meclisinde onaya sunulur. Kitap halinde basına faaliyet raporu İçişleri Bakanlığı’na gönderilir. Bir harcamanın yapılıp da gerçekleşmemesi olamaz. Zira bütçesi ve harcaması aşikardır. Yapılan işin bütün bilgi ve dokümanlarını meclise sunmak zorundadır” dediği belirtildi.
“İhalenin hiçbir sürecinde belediye liderleri yer almaz”
Benli’nin sözünde, “Harcama yetkilisi müdürdür ve kendi müdürlüğünün bütün faaliyetlerine imza atar ve hepsinden sorumludur. Belediye başkanlığı bu süreçleri denetler. Harcama yetkilisi değildir, ihalenin hiçbir sürecinde belediye liderleri yer almaz. Ayrıyeten müdürlerin yapmış olduğu onayı da ben misyonum sürecinde ilgili müdürlüğün lider yardımcılığına devretmiş durumdaydım.
Ben tek sorumluluğum meclisine karşı ve kamunun öbür kurumlarına gönderilen harcamaların gerçekleştirildiğinin resmen sunulmasıdır. İşleyiş ile ilgili belediye liderleri olmazlar. Bende olmadım. Belediye başkanlığım müddetince yalnızca belediyenin kendi memurları ile çalıştım. Meclis üyeleri ortasından hiç kimseyi siyasi lider yardımcısı atamadım. Kendi liyakatındaki bireyler gerçekleştirdi.
Ben 20 yıllık devlet memurluğum surecisince kamuda tabip olarak çalıştım. Ayrıyeten özel hastane yönettim. Belediye başkanlığım sürecinde de hiçbir biçimde bu çeşit suçlamaya maruz kalmadım.
Bu nedenle de devletine, milletine ömrü boyunca hizmet etmiş bir doktor olarak vazifemi de tıpkı sorumlulukla yaptım. Adalete inanıyorum. Buradan rastgele bir formda hiçbir suçlamanın gerçek olmadığını da belirtmek isterim” dedi.
11 kişi tutuklandı
Hakimlik, ortalarında kuşkulu Handan Toprak Benli’nin de ortalarında bulunduğu 11 şüphelinin üzerlerine atılı hatanın vasıf ve mahiyeti, belge içerisinde bulunan kanıtlar itibariyle şüphelilerin atılı cürmü işlediği konusunda somut kanıtlara dayanan kuvvetli cürüm kuşkusunun bulunması, cürmün işleniş hali, şüphelilerin evraka yansıyan kişilik özellikleri, yakalanış biçimi, atılı kabahatin kanunda öngörülen ceza ölçüsü göze alındığında, şüphelilerin kaçacağı ve saklanacağı konusunda oluşan kuşku de dikkate alındığında isimli denetim önlemlerinin kâfi tüzel kontrolü sağlamayacağı ve atılı kabahat için kanunda öngörülen ceza ölçüsü göz önüne alındığında tutuklama önleminin ölçülü olduğunu kıymetlendirerek, “kamu kurum yahut kuruluşlarının ihalesine fesat karıştırmak”, “ihaleye fesat karıştırmak”, “suç işlemek emeliyle kurulan örgüte üye olma” kabahatlerinden tutuklanmalarına karar verdi. 10 kişi isimli denetime özgür bırakıldı.