2021-2022 Akademik Yılı üniversite öğrencilerinin barınma problemini “azap” diye tanımlayan Tüm Yurt ve Barınma Hizmetleri Patronları Sendikası (TÜYİS) Lideri Umut Gezici, “Çaresiz fakir gençler, hiç istemeseler de tarikatlara itiliyor. 50 bin yatak tarikatların elinde” diye konuştu.
TÜYİS Lideri Gezici yurt sorunu, “Suriye, Afganistan üzere ülkelerden ağır mülteci göçü, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu’ yla yenilenen binalarda kira rayiç bedellerinin 2-3 kat artması, üniversite sayısındaki artışa karşın yurt sayısının artmaması, tarikat-cemaat ve kimi vakıfların birçok ruhsatsız yurtlarının görmezden gelinmesi” “aşlıklarıyla özetledi.
Sözcü gazetesinin haberine nazaran; yap-işlet-devret sistemiyle otoyollar, hastaneler üzere ödeme garantili ve kent merkezine çok uzak yurtlar yapıldığını kaydeden Gezici kelamlarını şöyle sürdürdü: “Yatakları boş kalsa da, yatak parası yaz kış kesintisiz ödeniyor. Fatih’te 12 üniversite var fakat KYK’nın yurdu çok az, yetersiz. Geçen yıl en düşük bin 500 lira olan kiralar, bu yıl 2 bin 400 liraya çıktı. Yurtlarda, 3 kişilik odanın yıllık 15 bin lira olan fiyatı de en az 23 bin lira oldu.
“Devlet, öğrencilerin barınma ve beslenme üzere temel ömür hakkını karşılamıyor”
Öğrencilerin, barınma ve beslenme üzere en temel hayat hakkını devlet karşılamıyor. Her gün bize gelen yurt talebi, geçmiş yıllara nazaran 10 kat arttı. Kesim temsilcileri olarak bizim tespitimize nazaran bu yıl üniversite kazanan öğrencilerin en az yüzde 10’u yani 100 binlerce genç parasızlıktan kazandığı okulda okuyamayacak, okulunu dondurup, köyüne dönmek zorunda kalacak. İTÜ’de mühendislik kazanan personel çocuğu bir öğrenci için günlerdir yurt arıyoruz.“
Boş yataklara para ödeniyor
Özel bölüm, devlet yerinde işletme garantili yurt yaptırdığını ve ödeme garantisi verildiğini belirten Umut Gezici, “Cemaat ve vakıf yurtları kadar tehlikeli olan bir de kaçak ve ruhsatsız yerler var. Hiç bir denetim yok. ‘Kız oteli’, ‘erkek öğrenci evi’ diye kendilerini tanıtıyorlar. Kontrol olmayan bu yerlerde, gençleri uyuşturucu üzere bir çok önemli tehlikeler bekliyor. Kaçak bu yerlerin yatak kapasitesi 150 bini aştı. Aileleri bu tehlikeleri hiç bilmeden ‘aylık 100 lira ucuz’ diye, çocuklarını bu kontrolsüz yerlere bırakıp, memleketine dönüyor.” sözlerini kullandı.
Zarurî din sohbetleri
Gezici, gençlerin hiç istemeseler de yalnızca okuyabilmek için cemaatlerin konut ve yurtlarında kalmaya çaresizlikten razı olduklarına işaret ederek, “Oralarda, onları hiç kolay şeyler beklemiyor. Dini sohbet ve programlara mecburî katılacaklar. Yatış kalkış saatlerinden, giysi şekillerine her şeylerine karışılıyor. Çok azı kendisini bu yapılardan kurtarabiliyor. Birçok, tarikat müridi oluyor. 15 Temmuz’ a karşın ruhsatlı-ruhsatsız bu yerler görmezden gelinip, fakir gençler tarikatlara itiliyor.” diye konuştu.
