İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığına sert tabirlerle karşı çıktı. ‘Kemal Bey’in adaylığının dayatmasına itiraz ediyorum’ diyen Ağıralioğlu, HDP’nin aday çıkarmayarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığını desteklemesine de reaksiyon gösterdi. Ağıralioğlu ‘Biz terörün bulunduğu bir denklemde olmayız dedik. Ben dedim, tekraren dedim’ tabirlerini kullandı.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, düzenlediği basın toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığına itiraz etti. ,
Partisinin bir dayatma ile karşı karşıya kaldığını belirten Ağıralioğlı, ‘İYİ Parti’nin emekleri ziyan edildi, GÜZEL Parti’den kimse özür dilemedi. Kemal Bey’in adaylığının dayatılmasına itiraz ediyorum’ dedi. Ağıralioğlu, HDP’nin cumhurbaşkanı aday çıkarmayıp Kılıçdaroğlu’nu desteklemesine de reaksiyon gösterdi.
“Ümitlerine pusu kurulmuş bir partiyiz”
Ağıralioğlu özetle şunları kaydetti:
‘Milletinizi anlamak, mutabakat diye bahsettiğiniz şeye sadakat göstermek zorundasınız. Cumhurbaşkanlığı süreci başladığından beri ‘kim’ diye konuşulmasına müsaade etmeyen tarafı temsil etmiyoruz. Akşener siyasi dayatmayla karşı karşıya kaldı diye itiraz ediyoruz. YETERLİ Parti olarak bu süreç başladığından beri diyoruz ki ‘Emin olun millet kazanacak.’ Meral Akşener’in milletin umudu olsun diye ortaya konmuş, sonra da alttan alarak bu süreçlerin içerisinde milletin umudu sönmesin diye getirdiği siyasi çaba kendisine ve milletin umuduna pusu kurulmasına rahatsızız.
Sırf kaybetme telaşı duyuyoruz diye bize küfredilmesinden rahatsızız. ‘Kazanamaz mıyız’ sanki diye tasalarımız vardı, evvel bu türlü itiraz ettik. Kemal beyin adaylığına, adaylık iradesi taşımasına değildi itirazımız. ’50’yi 1 geçmek hissine düştüğü andan itibaren muhalefet kirlenecek’ dedik. Bütün bunlar olup biterken seçmen 30 milyona 30 milyon kalsa, 1 oyla iktidar belirlenecek olsa, o oy çocuklarımızın katilini methediyorsa, o oyla kazanmaktansa kaybetmeyi onuru bilenlerin partisidir UYGUN Parti. ‘Bundan dönün’ dedik tekraren.
Önce kaybederiz korkusuna itiraz ettik. Sonra adaylık iradesinin bu halde dayatılmasına karşı çıktık. Belediye liderlerinin adaylığının baskılanmasına karşı çıktık, seçmene haksızlık olduğunu söyledik. Biz umut olarak kurulmuş bu masada ümitlerine pusu kurulmuş bir partiyiz.
“Daha iktidara gelmeden her şeye kör ve sağır oldunuz”
Muhalefet görevini unuttu. CHP’ye oy veren ve umutlanan kardeşlerimiz, HDP’ye oy veren ve bütün oylarını iftihar edeceğimiz kardeşlerimin oylarından azade söylüyorum. Memleketteki siyasi mesuliyet ‘Kim cumhurbaşkanı olacak’ kayığına döndürülmüşse, kaybetme telaşına küfrediyorsanız, siz iktidara gelince, güç elinize gelince ne yapacağı bilinemez bir iradeyi temsil ediyorsunuz. Münasebetiyle bizi huzursuz ediyorsunuz.
6 genel liderin mutabakatını Kemal beyefendi teklif etti. CHP’nin yaşadığı bu ‘kazanabiliriz’ hissine 3 günde en büyük küfür edildi. Siz elinize güç geçince bize ne yapacağınızı göstermiş insanlarsınız. Siz daha iktidara gelmeden her şeye kör ve sağır oldunuz. İktidarı matematiğe çevirdiniz.
Güçlenince, GÜZEL Parti’nin gücüne gereksiniminiz olmadığını niyet bakın bakalım, bize mi benziyorsunuz iktidara mı? Güçlendirilmiş-İyileştirilmiş Parlamenter Sistem diye yola çıkılıp ‘Güçlendirilmiş-İyileştirilmiş Kemal Kılıçdaroğlu’ memleketin önüne sunuldu. Yüzde 25’i, yüzde 75’e dayatmak nedir? İktidara tahlil sürecinde kızdınız, artık iş nereye geldi? ‘Bizde HDP var, sizde de HÜDA-PAR var.’ Muhalefetin görevi ‘Sen yaptın, ben yapmadım’ demektir.
“Oyunuza talibiz ancak sizi muhatap almıyoruz”
HDP, Kılıçdaroğlu lehine aday çıkarmayacaklarını açıkladılar. Biz terörün gölgesini düştüğü yerde olmayız. Ben dedim, tekraren dedim. ÂLÂ Parti, 6 milyon HDP’ye oy veren Kürt vatandaşlarımızın oyunu kazanabilse ben bundan onur duyarım.
Benim derdim var, devletten alacağım diyen varsa duyacaksınız. DÜZGÜN Parti’nin de başka partilerin de tek görevi şudur, biz bölücüleri dinlemeyiz, çocuklarımızın katilini dinlemeyiz. HDP’nin yetkililerini Türk Devleti’ne katil derken görüyorum, çok diyorlar. Devlete katil derken gösterdiğiniz cüretkarlığı bir kez PKK’ya katil derken gösteremediniz.
HDP’nin bu iklimde mektuplarla, bizimle niçin muhatap olmuyorsunuz beyanatlarıyla toparlanacak süreç değildir. Oyunuza talibiz fakat sizi muhatap almıyoruz. Siz sorunlu insanlarsınız. Ben terörün gölgesinin düştüğü yerde, devletin makamlarının örselenmesine razı değilim. Kemal Bey’in adaylığının dayatmaya dönüşmesine, mutabakatın ihlal edilmesine, belediye liderleri teklifimizin şahsi hırsa kabul edilmesine itiraz ediyoruz.
*Ben bütün bu usulsüzlükleri reddediyorum. Cumhurbaşkanlığı makamının HDP gölgesinde kalmasını makbul bulmuyorum. Bu süreç nereye kadar giderse, millete verdiğim kelamla devam edeceğim. Türk milliyetçilerinin birbirlerinin boğazına sarıldığı son seçimdir bu. HDP, Türk demokrasisinin şantajcısına dönüşmüştür.
Ben itiraz etsem de partime laf söyletmem. Ben partim ismine değil kendi adıma konuşuyorum, bedelini ödemeye razı olduğum için bu kürsüdeyim.’