Antalya Alanya’da yaşayan Gülcan Alsancak ve Sadık Alsancak çiftinin 3 Haziran 2021 tarihinde dünyaya gelen bebekleri Yağız Efe, teneffüs sorunları nedeniyle doğumunun akabinde Antalya’da özel bir hastaneye yatırıldı. Hastanede geçen 344 günün akabinde 16 Mayıs 2022 tarihinde hayatını yitiren Yağız Efe’nin vefatına ait tezler gündeme geldi. Olaya ait inceleme başlatıldığı duyuruldu.
Yağız Efe’nin yanlış ilaç vermesinden ötürü ömrünü yitirdiği tez edildi
Aileye bebeğin öldüğünü haber veren hastane yetkilileri, teneffüs yolu rahatsızlığından ötürü bebeğin krize girdiğini, müdahaleye karşın kurtarılamadığını söyledi. Hemşire C.E., bir mühlet sonra aileye ulaşarak, Yağız Efe’nin, yeni doğan ağır bakım servisi hemşiresi olan B.K’nin yanlış ilaç vermesinden ötürü hayatını yitirdiği öne sürdü.
Bunun hastane tarafından da bilindiğini ve hemşire B.K’nin olayın sabahında istifa ettirildiğini öne süren C.E., olayla ilgili WhatsApp yazışmalarını ise aileyle paylaştı.
‘Bebeğimin vefat ettiğini söylediler. Duyduğumda şok oldum’
Bunun üzerine Yağız Efe’nin ailesi, hastane idaresi ve hemşire B.K. hakkında cürüm duyurusunda bulundu. Olayda ismi geçen B.K’nin, diğer bir hastanede çalışmaya başladığı argüman edildi. Skandalı öğrenen Sıhhat Bakanlığı ise hemşire ve hastane hakkında inceleme başlattı.
Yağız Efe için adalet uğraşı verdiklerini anlatan Gülcan Alsancak, ‘Bebeğim Antalya’da dünyaya geldi. Teneffüs zahmeti nedeniyle özel bir hastaneye yatışı yapıldı. Doğumundan 11,5 ay boyunca bebeğim oradaydı. Düzgündü bebeğimiz, sıhhat meseleleri vardı fakat ameliyatlar oluyordu ve ameliyatları da çok hoş geçiyordu. Bu süreçte daima Antalya’daydık, bebeğimizin yanına gidiyorduk, hekimiyle konuşuyorduk. Tabip her vakit ‘İyi olacak, güzelleşecek, bir arada aşacağız bu günleri.’ diyordu. Sahiden de o denli gidiyordu.Yenidoğan ağır bakımındaydı oğlum, sonra çocuk ağır bakımına aldılar. Orada çok fazla kalmadan haber geldi. Mayıs ayının 16’sında gece, ‘Gelin bebeğiniz kötüleşti’ dediler. Alanya’dan Antalya’ya gittik. Sonra kapıda bebeğimin vefat ettiğini söylediler. Duyduğumda şok oldum’ dedi.
‘Benim oğlumu öldürmüşler ve saklamışlar’
”Benim oğlumu öldürmüşler ve saklamışlar” diyen Gülcan Alsancak kelamlarına şöyle devam etti: ‘Bu bildirileri gördüm. Bize olayı anlatan hemşire ‘Yağız Efe’nin anne ve babasına gerçek vefat nedenini söyledim.’ diyor. Oradaki başhemşire ‘Ne yaptın sen, yaktın bizi, benim kredim var, çocuklarım var.’ diyor. Öteki hemşireyle de konuşması var, o da tıpkı şeyleri söylüyor. Bu türlü bir şey nasıl söylenir? Bu insanlık mı? Benim oğlum ölmüş. Benim oğlumu öldürmüşler ve saklamışlar, ‘benim kredim var’ diyor, ‘benim param, benim işim’ diyorlar. Bu türlü bir şey var mı?’
İddialar karşısında hastane sessizliğini koruyor
Baba Sadık Alsancak ise yaşanılanları şöyle anlattı:
‘Oğlumuzu kaybettikten 3 ay sonra hemşirelerden biri bizimle telefonda görüşüp, ‘Size anlatmam gereken şeyler var. Vicdanım artık bunu kabul etmiyor’ üzere şeyler söyledi. Hemşire ile görüştüğümüzde oğlumuzun aslında doğal bir sebepten ölmediğini, yanlış bir uygulama sonucu ömrünü yitirdiğini söyledi. Biz bu olayı duyduktan sonra hemşiremizle birlikte olayın peşine düştük. Yargı süreci başlattık. Dava açılmak üzere, Sıhhat Bakanlığı’ndan onay bekleniyor.Olayın çabucak sonrasında hemşirenin istifası alınıp, gönderiliyor. O hemşire öbür bir hastanede işine devam ediyor. Biz devlet büyüklerimizden, sayın savcımızdan durumun, davanın açıklığa kavuşturulmasını istiyoruz.’
Hastane yetkilileri ise argümanları cevapsız bıraktı.