Yeni Şafak muharriri Hasan Öztürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve halkın buna verdiği dayanakla ilgili kaleme aldığı bugünkü yazısında “En son 15 Temmuz 2016’da FETÖ’cüler kullanılarak yapılmak istenen iç işgal ve darbe teşebbüsü devlet ile milletin el birliği ile püskürtüldü. O gece “cumhur” ile “cumhuriyet” ortasına inşa edilen bariyer yerle bir oldu” dedi.
Osmanlı’nın küllerinden yine doğan Türkiye Cumhuriyeti ile çağdaş bir ulus devleti inşa edildiğini yazan Öztürk, “Uluslaşma sürecindeyse birçok dert yaşadık. Hatta tedrici dönüşüm bazen radikal dönüşümü de içerdi ve ‘kırılgan’ alanlarımız oluştu” dedi.
Bir müddet sonra Batıcı olarak nitelediği bir zümrenin devleti kendi inhisarına alıp halkla (cumhur) devlet (cumhuriyet) ortasına büyük bir set çektiğini yazan Öztürk, şöyle devam etti:
“Cumhuriyetimizi demokrasi ile geliştirme mücadelemizse 10 yılda bir akamete uğratıldı. Milletin demokratik taleplerinden daha çok, Batıcı azınlığın talepleri kabul gördü. Değişik olan cumhuriyet seçkini olarak kendilerini tanımlayan bu azınlığın en besbelli özelliği ‘Batıcı’ olmalarıydı ve Batı’ya öykünmeleriydi. Osmanlı’nın son devrinde ve cumhuriyetin birinci yıllarında alenen, mandacılığı savunan bu Batıcı zümre, daha sonraları ‘çağdaşlık’, ‘modernlik’ üzere kavramlarla kendine yer edindi. Demokratik yollarla iktidar olamayan bu zümre her seferinde, demokrasi dışı güçlerle ittifak yaparak, iktidarların alaşağı edilmesinde rol oynadı.
Ancak 2007’den sonra hem 10 yılda bir demokrasimizi inkıtaa uğratan askeri vesayet hem Batı’ya öykünen azınlık geriletildi.
En son 15 Temmuz 2016’da FETÖ’cüler kullanılarak yapılmak istenen iç işgal ve darbe teşebbüsü devlet ile milletin el birliği ile püskürtüldü.
O gece ‘cumhur’ ile ‘cumhuriyet’ ortasına inşa edilen bariyer yerle bir oldu.
Cumhuriyet seçkini olduğu savıyla ortalıkta fink atanların gerçek yüzleri ortaya çıktı.”
Yazının tamamını okumak için
Öztürk, Cumhuriyetin kuruluşundan bir müddet sonra Batıcı olarak nitelediği bir zümrenin devleti kendi inhisarına alıp halkla (cumhur) devlet (cumhuriyet) ortasına büyük bir set çektiğini söyledi