Büşra ne kadar serinkanlı yahu?
Müge Anlı’da şu sıralar bundan 2.5 sene evvel meskenlerinde katledilen ve hala katili/katilleri bulunamayan Necla ve Metin Büyükşen cinayeti konuşuluyor.
Çiftin çocukları, yakınları bu cinayetin tahlile kavuşması için son deva olarak Anlı’nın kapısını çaldı. Pekala 2018 yılında neler yaşanmıştı?
Efendim, teze nazaran Konya’nın Karatay ilçesine bağlı İsmil Mahallesi’nde yaşayan çiftimize meskenlerinin kapısı açık olduğu sırada kar maskeli bir kişi tarafından pompalı tüfekle ateş edilmiş. Akabinde saldırgan, konutta bulunan küçük kızları Büşra’ya da dipçiğiyle vurmuş. Yani gaye yalnızca yaşlı çiftimizmiş.
Başına aldığı darbeyle yaralanan Büşra Büyükşen, olay sonrası komşulardan yardım istemiş ve komşularının da yardımıyla jandarmaya giderek olayı anlatmış. Eve gelen jandarma grupları, Necla- Metin Büyükşen çiftinin cansız vücutlarını bulmuş.
Buraya kadar her şey olağan üzere görünebilir ama alınan örnekler, çelişkili sözler, görgü şahitlerinin beyanları ve eksik anlatımlar oğlu Uğur ve gelinlerini işaret etmişti.
Yayında dinletilen Betül Büyükşen ile Metin Büyükşen’in yaptığı telefon konuşmasında ortalarında bir mehir sıkıntısı olduğu, baba Büyükşen’in sıkıntıyı çözmek için bir otomobil, 25 bin TL para teklif ettiği ortaya çıkmıştı.
Yıllar sonra yine gündeme gelen bu olayda Müge Anlı, küçük kızları Büşra’nın sakin hallerinden şüphelendiğini ve bir şeyler gizlediğini belirtti.
Yalnızca tabirleri değil bunu düşünmelerine neden olan şey. Şahitler, anne ve babasının cenazesinde Büşra’nın Betül’e “Sildin mi, bitti mi” dediğini, Betül’ün de “Sus herkes duyacak, sessiz ol” yanıtını verdiğini sav etti.
Geçtiğimiz yayında da Büşra, yengesinin oburuyla bağı olabileceğini lisana getirdi. Bununla ilgili de Metin Büyükşen ve gelininin telefonlarının birebir olduğu, Büyükşen’in gelinlerinin iletilerini görmüş olabileceği söylendi.
Gelin Betül’ün kuzeni ve kardeşinden de şüphelendiğini söyledi.
Bu ortada jandarmanın yaptığı testin sonucunda Büşra Büyükşen, Betül Büyükşen ve Uğur Büyükşen’in elinde barut izlerine rastlanmıştı.
Yaşananların akabinde Osman Büyükşen de anne ve babasının katillerinin ortadan yıllar geçmesine karşın bulunamaması ve cinayet şüphelisi olarak gösterilen kız kardeşi ile öteki erkek kardeşlerinin susmasına isyan etti.
Olay yerinin bir buçuk saatte açıldığını, soruşturma evrakının emniyete verilmediğini söylelen Büyükşen, “Beni atın içeri ‘devlete laf etti’ deyin. Bir insan buraya niçin çıkar? Adalet istiyorum ben. Niçin bu yapmıyorlar gereğini niçin illa iki jandarma işçisi bu işi çözecek diyorlar. Yok bu türlü bir şey” diye konuştu. Büyükşen, olay yerinin batırıldığını, olay yerinde 112 ve jandarma olmasına karşın anne ve babasının cesedini köylülerin kaldırdığını, şüphelilerin tabirlerinin de vaktinde alınmadığını belirterek “Ne yapacam ben. Ben bu belgeyi araştırmak için istifa etmek istedim müsaade vermediler. Fiyatsız müsaade istedim vermediler. Ne yapayım ben” dedi.
Osman Büyükşen’in tüyleri diken diken eden kelamlarına daha fazla dayanamayan Müge Anlı da Büyükşen’e gözyaşları içinde sarılarak teselli etti.
Bakalım ilerde neler ortaya çıkacak? Sizce katil kim? Gelin mi çocukları Büşra ve Uğur mu?
Haydi yorumlara!
