1954 yılında Çorum’da temelleri atılan Alapala Makine, Alapala Grup’un en eski ve en bilinen firması. Bugün dünyanın birçok noktasında ihracat yapan Alapala’nın büyüme öyküsünü, yatırımlarını ve hedeflerini şirketin 3. kuşak temsilcisi ve Alapala Grup CEO’su Görkem Alapala anlattı. 65 yılda 100’den fazla ülkede, projelendirme, inşaat ve teknolojik çözümleri dahil olmak üzere her şeyi ile anahtar teslim un fabrikaları kurduklarını belirten Alapala, 100’den fazla ülkeye makine ihracatı da gerçekleştirdiklerini ifade etti. Şirketin bugüne gelmesinin gerçek bir başarı öyküsü olduğuna dikkat çeken Alapala, 3 kuşak önce marangozlukla başlayan yolculukta bugün Türkiye’nin ilk 1000 ihracatçısı arasına girdiklerini söyledi.
Alapala’nın verdiği bilglere göre şirketin kuruluş hikâyesi şöyle; Alapala Makine’nın kurucusu Mehmet Alapala, 1930’lu yılların sonlarında, babası Abdullah Alapala ile birlikte inşaatların ihtiyacı olan ahşap malzemelerin üretimine başlar. 1951’de Çorumlu bir yatırımcı bir un fabrikasında kurmak ister. Ancak Türkiye’de o dönemde anahtar teslimi un fabrikası kuran bir firma olmadığından İngiliz Henry Simon Ltd. ile anlaşırlar. Projenin kurulumunda gerekli olan ahşap parça ve ekipmanlar marangoz olan Mehmet Alapala tarafından karşılanır ve Hatap Un Fabrikası 1951’de kurulur. Fabrika açıldıktan kısa bir süre sonra ek ünite yapımı konusunda İngiliz firma ile anlaşma yapılamayınca devreye yine Mehmet Alapala girer ve 4 yıl içerisinde ek ünitenin ihtiyacı olduğu makineleri üretmeyi başarır. Bu deneyim, hem Mehmet Alapala hem de kendisinden sonraki kuşaklar için yeni bir dönemin başlangıcı olur. 1954’de Çorum’da ilk üretim tesislerinin açılmasıyla birlikte, un fabrikalarında kullanılan ‘Kare Elek’ makinesinin üretimine başlar. İkinci nesil Alapala’ar, İsmail ve Nurettin Alapala’nın eğitimlerinin ardından öğrendiklerini kendi aile şirketinde uygulamaya koyarak Alapala Makine’yı bir üst seviyeye taşımak için çalışmaya başlar. Mehmet Alapala ve oğulları, kısa sürede işleri ilerletir ve 1970’li yıllarda un fabrikasında kullanılan tüm makineleri üretmeye, fabrikalar kurmaya başlarlar.
YÜZDE 95 İHRACAT
Babası İsmail Alapala’nın 1980’de yurtdışına açılmak için önemli adımlar attığını belirten Görkem Alapala, Yugoslavya, Ürdün ve İtalya’dan aldıkları siparişlerle ilk ihracatı gerçekleştirdiklerini ifade etti. Alapala, “1982’de hayvan yemi ihtiyacını karşılamak üzere Alapala Yem Fabrikası, 1984’de ise Alapala Un Fabrikası kurularak Alapala Grubu’nun temelleri atılmış oldu” dedi. Değirmen makineleri sektöründe üretimlerinin yüzde 95’ini ihraç ettiklerini belirten Alapala, Almanya, Fransa, İtalya ve ABD gibi gelişmiş sanayi ülkeleri dâhil pek çok ülkede buğday ve mısır unu değirmenleri kurmanın yanı sıra birçok küresel makarna ve bisküvi üreticilerinin değirmen makineleri konusunda tercihi olduklarını dile getirdi.
HEDEF 2 KAT BÜYÜME
Yeni hedeflerini sorduğumuz Görkem Alapala “Geçen yılı 388 milyon lira ciro ile kapadık. Amacımız, 5 yıllık süreçte hem anahtar teslim tesis kurulumu hem de makine ve yedek parça satışlarımızı en az 2 katına çıkarmak. Hedefimiz, yurtdışı ortaklıklarla sürekli büyüyen, un öğütme teknolojileri alanındaki uzmanlığıyla bir bilgi merkezi olarak kabul gören ve anahtar teslim projeleriyle dünyada bilinen bir mühendislik ve makine imalat markası olmak. Yeni pazarlara açılarak Türkiye değirmen sanayisini geniş coğrafyalara tanıtmak da hedeflerimiz arasında. Çorum’da kendi değirmen fabrikamızı kurmayı ve un üretimine başlamayı da planlıyoruz” şeklinde konuştu.
TEKNOLOJİ YATIRIMI
“DEĞİRMEN sektörü olarak teknoloji hayatımızın olmazsa olmaz bir parçası” diyen Görkem Alapala, “ Alapala olarak ülkemizin teknolojisinin gelişmesi için markamıza ve ülkemize yakışan bir Ar-Ge merkezi açma kararı aldık. Kendi öz kaynaklarımızı kullanarak hayata geçirdiğimiz Ar-Ge merkezi hak ettiği noktaya getirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz. 2015 yılında Çorum Teknokent’te Alapala Ar-Ge Mühendislik firmasını kurarak Ar-Ge faaliyetlerine burada devam ettik. Kurulduğumuz ilk günden itibaren öz kaynaklarımızı kullanarak son 3 yıldır da TUBİTAK gibi kuruluşlar ve üniversiteler ile işbirliği içinde sürekli projeler üretiyoruz. Bugüne kadar 29 adet patent ve 15 adet tasarım tescili aldık. Ar-Ge merkezimiz şu anda fiziki olarak iki lokasyonda çalışmalarını sürdürüyor. Yakın gelecekte lokasyon sayısını üçe çıkaracağız” ifadelerini kullandı.
YATAŞ GRUP SARAYBOSNA’DA MAĞAZA AÇTI
GLOBAL bir marka olma hedefiyle yurtdışındaki mağaza ağını güçlendiren Yataş Grup, Saraybosna’daki ilk Enza Home konsept mağazasını açtı. Açılışa Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın’ın yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti Bosna Hersek Büyükelçisi Haldun Koç ve Bosna Hersek Ticari Ataşesi Sevgin Güngör de katıldı. Açılışta konuşan Nuri Öztaşkın, şunları söyledi: “Balkanlar’da şu anda Karadağ, Arnavutluk, Kosova, Bulgaristan, Makedonya ve Romanya’da hizmet veriyoruz. 2020 hedeflerimiz arasında Sırbistan, Ukrayna, Hırvatistan gibi ülkelerde mağazalarımızı açarak Balkanlarda daha fazla kitleye hitap etmek de var.”
DOSYA TRANSFERİNDE YERLİ GİRİŞİM
13 dilde dosya paylaşımı sağlayan yerli girişim SendGB.com, 5 gigabyte kadar büyük dosyaları üye olmadan hızlı ve kolay paylaşmayı sağlıyor. Girişim ile dosya transferinde dünyada ilk üç servisten biri olmak hedefleniyor. Dosya paylaşımında en büyük sorun büyük dosyaların yükleme ve indirme hızı oluyor. Bazı servisler ücretsiz hizmet verdiklerinde dosya yükleme ve indirme hızına limit koyuyor. Uğur Çakır ve Okan İlhan tarafından 2015 yılında hayata geçirilen SendGB.com’da, kullanıcılar dosya yüklerken ve indirirken sınırlanmıyor. Dört yıl içerisinde hizmet ağını genişleterek dünyaya yayılan SendGB.com, bugün 169 ülkeden kullanıcısına 13 farklı dilde dosya paylaşımı hizmeti veriyor.