COVID-19 kapsamında kapanma tedbirlerinin uygulandığı Mart-Nisan 2020 döneminde, tüketicilerde ve ticarette görülen davranış değişimleri bir anda hem internetin şeklini hem de insanların internet kullanma biçimlerini dönüştürdü. Pek çok ağ, sadece birkaç haftada bir yıllık trafik büyümesi yaşadı (%30-50). Eylül ayında, trafik seviyesi pandemi öncesi seviyenin %20-30 üzerinde stabil hale geldi ve mevsimsel artış da buna eklenecek görünüyor. Şubat ayından Eylül ayına kadar olan dönemde, video abonelerinde %30, ABD’deki VPN uç noktalarında %23 ve DDoS trafiğinde %40-50’lik bir artış yaşandı.
Pandemiden önceki on yıllık dönemde, internet –hem servis sağlayıcı ağlarında hem de Bulut (Cloud) içerik sunumuna yönelik internet mimarilerinde– zaten kapsamlı ve dönüşümsel değişimler yaşamıştı. Bu dönemde yapılan yatırımlar sayesinde ağlar genel olarak iyi durumda ve COVID-19 gibi bir krize hazırlıklıydı.
Nokia Deepfield Genel Müdürü Manish Gulyani’nin görüşleri şöyle: “Daha önce ağlara hiç bu kadar ani veya öngörülemez bir talep yükü binmemişti. Kendimizi korumaya aldığımız bu dönemde gerek topluma gerekse de işletmelere temel bağlantı altyapısını sunan ağlara binen yük nedeniyle, ağlar, servisler, uygulamalar ve son kullanıcılar ekseninde bütünü kapsayan çok boyutlu öngörülere duyulan ihtiyaç oldukça arttı.”
#1 Ağlar zaten buna göre yapılandırılmıştı: Ağlar talebin zirve yaptığı dönemlere dayanmayı başarmış olsalar da, Eylül 2020 verileri karantina tedbirlerinin hafifletilmesine rağmen trafik seviyelerinin yüksek seyretmeye devam ettiğini, yani hizmet sağlayıcılarının gelecekte yaşanabilecek beklenmedik durumlara karşı ek kapasite yaratmaya devam etmek zorunda kalacaklarını gösteriyor.
#2 İçerik sağlama zincirleri gelişmeye devam ediyor: Video streaming, düşük-gecikmeli online oyunlar ve video konferanslara olan talep ile bulut uygulama ve hizmetlerine hızlı erişme talebi, internet hizmet sağlayıcılığı zincirinde beklenmedik bir baskı yarattı. İçerik Sağlama Ağlarının (CDN) geçtiğimiz on yılda kaydettiği büyümenin bir benzerinin önümüzdeki on yılda edge/far edge bulutta yaşanması bekleniyor – bunun da içerik ve işlemleri son kullanıcılara yakınlaştırması öngörülüyor.
#3 Ev tipi genişbant (Broadband) ağları kritik bir altyapı haline geldi: Artan ihtiyaca (upstream trafiği %30’dan fazla arttı) paralel olarak, –5G ve yeni nesil FTTH gibi– yeni teknolojilerin de yaygınlaşmasıyla birlikte kırsal, uzak ve geri kalmış bölgelerde erişim ve bağlantı sürekliliğine yönelik önemli bir adım atılmış olacak. Daha iyi analitik bilgi, servis sağlayıcıların kusursuz hizmetler ve müşteri bağlılığı deneyimleri yaratıp geliştirebilmelerine imkan tanıyacak.
#4 Ağ trafiğinin detaylı bir şekilde öngörülmesi kritik öneme sahip COVID-19 dönemi pek çok konuda olağanüstü koşullar yaratmış gibi görünse de, aslında zaten büyük ihtimalle gelecek olan içerik tüketim, üretim ve sunum trendlerini sadece hızlandırmış olabilir. Hizmet sağlayıcılarının ağ, servis ve tüketimleri hakkında kuşbakışı bir görünüm elde edebilmek için ellerinde gerçek zamanlı, detaylı ağ analizleri olmalı ve bu analizler genel internet verileriyle birlikte okunmalıdır.
#5 Güvenlik hiç bu kadar önemli olmamıştı Pandemi sırasında DDoS trafiği %40-50 arttı. Genişbant (broadband) bağlantı artık neredeyse herkes için temel bir ihtiyaç olduğundan, ağ altyapısını ve hizmetleri korumak da kritik bir önem kazandı. Dinamik ve düşük maliyeti DDoS koruması ve otomatik risk minimize etme mekanizmaları, servis sağlayıcının altyapı ve hizmetlerini korumada temel mekanizmalar haline gelmekte.
Rapordaki veriler, ağ trafiği ve servislerini izleme, analiz etme ve anlama amacıyla büyük veriyi (big data) kullanan Nokia Deepfield ağ içgörüleri ve güvenlik uygulamaları portföyü kullanılarak Şubat – Eylül 2020 arasında Avrupa ve ABD’deki ağ hizmeti sağlayıcılarından toplandı.