Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen, AB’nin AstraZeneca ile aşı dağıtımında sorun yaşamasının ardından, laboratuvar ile imzalanan sözleşmeyi yayınlayıp kamuoyuna duyurmak istiyor.
Avrupa Birliği (AB), İngiliz-İsveç ortaklı ilaç şirketi AstraZeneca’nın Avrupa ülkelerine önceden planlanandan daha az koronavirüs aşısı teslim edeceğine ilişkin açıklamasına tepki göstermişti.
Avrupa ülkelerine aşı tedarikinde yaşanan gecikme ve kısıtlamaların ciddi bir sorun haline gelmesi üzerine AB’ye aşı tedariki süreci çıkmaza girmişti. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen bugün Alman radyosuna yaptığı açıklamada, AB’nin AstraZeneca ile imzalanan korona aşıları için ön sipariş sözleşmesini bugün yayınlamak istediğini duyurdu.
Şeffaflık adına sözlemeyi kamuoyuna duyurmak istediğini belirten Von der Leyen, “Bugün yayınlamak istiyoruz, Gizlilik nedeniyle şirket ile hangi bölümlerinin gizlenmesi gerektiği konusunda görüşmeler içindeyiz” dedi.
Von der Leyen “Sözleşme AB’ye yönelik aşı sayı üretim alanlarını belirtiyor. Bu nedenle, AstraZeneca patronunun kamuya açık yorumlarını takiben, bu sözleşmenin kamuya açık hale getirilmesi önemlidir. Böylece vatandaşlar için olay açıklığa kavuşur” ifadelerini kullandı.
AB ve AstraZeneca arasındaki sözleşmeye göre, firmanın, AB’nin sipariş ettiği toplam 400 milyon dozun 80 milyonunu bu hafta içinde teslim etmesi gerekiyordu. Fakat AstraZeneca 22 Ocak’ta, tedarik sorunu yaşadığını ve AB’ye öngörülenden daha az aşı temin edebileceklerini duyurdu.
AstraZeneca’nın CEO’su Pascal Soriot AB ile yapılan aşı sözleşmesini ihlal etmediklerini ve şirketinin AB’ye belli miktarlarda aşı teslim etmekle yükümlü olmadığını savunmuştu.
Avrupa İlaç Ajansı (EMA) bugün AstraZeneca aşısının yetkilendirilmesine ilişkin görüşünü verecek.
AB’NİN SUÇLAMALARI VE ASTRAZENECA’NIN YANITLARI
Astra Zeneca’ya ilk bakışta çok duygusal ve sert suçlamalar yöneltiyor görünen Brüksel, aşının büyük miktarlarda üretilebilmesi için AB’nin 300 milyon euro yatırım yaptığını da söyledi.
Fakat gerçekte vadedilen bu miktarın önemli bir kısmı henüz ödenmiş değil ve AB’nin bazı suçlamaları da tutarlı görünmüyor.
Örneğin AstraZeneca’nın AB’ye “ikinci sınıf müşteri” muamelesi yaptığı yönündeki şikayet bunlardan biri.
Bu iddia, şirketin sözleşme hükümlerine riayet etmediği tezine dayanıyor ama AstraZeneca AB ile sözleşme imzalamadan üç ay önce, İngiltere hükümeti ile bir sözleşme yaptığını hatırlatıyor.
AstraZeneca firması ayrıca AB ile bir “mümkün olan en büyük çabayı gösterme” temelinde anlaşma yaptığını ve belirtilen miktarda aşının Mart ayı sonuna kadar mutlaka teslim edileceğini vaat etmediğini de söylüyor.
AB: AMAÇ İHRACAT YASAĞI DEĞİL ŞEFFAFLIK
AB bir yandan da coğrafi sınıları içerisindeki tesislerde üretilen aşıların ne kadarının blok dışına gönderileceğini de kontrol etmeye çalışıyor.
Bugün birlik üyesi ülkelere aşı ihracatını sınırlama konusunda yeni yetkiler verilebilir.
Astra Zeneca ile Pfizer-BioNTech Avrupa’da üretim yapıyor. Moderna ise ABD dışındaki ülkeler için ürettiği aşıların son hazırlıklarını İspanya’da yapıyor ama aşı, AB üyesi olmayan İsviçre’de üretiliyor.
AB, birlik üyesi ülkelerin ihtiyacı olan aşıların arzını geciktiren ilaç şirketlerinin, birlik dışındaki ülkelerin siparişlerini tamamlamak için, AB sınırları içerisinde üretilen aşı ya da aşı bileşenlerini ihraç edip etmediğini denetlemek istiyor.
Aslında Brüksel resmi olarak, niyetinin aşı ihracatını yasaklamak olmadığını söylüyor ve üye ülkelere verilen yeni yetkilerin tamamen bu konuda şeffaflığın sağlanmasını hedeflediğini belirtiyor. Ama durum sürekli değişiyor.
AB, AstraZeneca şirketinin, Avrupa’ya aşı temininin Belçika’daki tesiste meydana gelen üretim sıkıntıları yüzünden yaşandığı yolundaki açıklamasını kuşkuyla karşılayarak bu fabrikada bir teftiş yapılmasını istemişti.
Brüksel ayrıca AstraZeneca’ya kısmen ya da tamamen AB sınırları içinde üretilen aşıların İngiltere’ye gönderilip gönderilmediğini de soruyor ve şirketten İngiltere’de üretilen aşıların bir kısmının AB’ye gönderilmesini istiyor.