DIŞİŞLERİ Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, AB-Türkiye ilişkilerinde gelinen son noktayı Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Yönetim Kurulu üyeleri ile paylaştı. Kaymakçı, Türkiye’nin AB ile müzakere süreci devam eden bir aday ülke konumunda olduğunu ve dolayısıyla ‘Katılım Öncesi Mali Yardım’ olarak adlandırılan IPA fonlarından yararlanmaya devam ettiğini açıkladı. Türkiye’nin 2002-2020 arasında, toplam 9.2 milyar Euro’luk IPA fonu kullandığını söyleyen Kaymakcı, “2020 yılında, tahsis edilen fonlarda yüzde 99.2’lik kullandırma oranı yakaladık. Bu bir rekor’’ dedi.
AB, IPA’DA KESİNTİYE GİTTİ
Mali işbirliğini geliştirmek ve AB fonlarını etkin kullanmak amacında olduklarını kaydeden Faruk Kaymakcı, ancak bunun Türkiye-AB ilişkilerindeki gelişmelere de bağlı olduğunu ifade etti. Kaymakcı, özellikle 2016 sonrası Türkiye ile AB ilişkilerinde yaşanan sorunlara dikkat çekti ve bu sorunlardan dolayı, AB’nin ve Türkiye’nin yaptırım olarak Türkiye’ye tahsis edilen IPA fonlarında kesintiye gittiğini hatırlattı. Kaymakcı ayrıca, Türkiye’nin çok başarılı olarak kullandığı Avrupa Yatırım Bankası kredilerinin de AB’nin yaptırım kararlarına konu olduğuna dikkat çekti.
ÖNCELİK YEŞİL PROJELERE
AB’nin yeni dönemde IPA 3 Programı kapsamında Türkiye’ye fon desteği sağlayacağını belirten Kaymakcı, 2021-2027 dönemini kapsayacak bu programda önceliklerin değişeceğini ve bu yeni anlayışla AB’nin artık aday ülkelere fon tahsis etmeyerek, belirlediği öncelik alanlarında, AB politikalarıyla uyumlu projeleri ve özellikle de dijitalleşme ve ‘yeşil’ gündemle ilgili projeleri destekleyeceğini söyledi.
3.5 MİLYAR EURO BÜTÇE
Bu alanda hazırlıkların devam ettiğini ve sadece 2021-2022 yılları için, toplam bütçesi 3.5 milyar Euro olan 355 proje önerisi hazırladıklarını anlatan Faruk Kaymakcı, mevcut çerçevede 2021 yılı için en az 500 milyon Euro’luk IPA fonu kullanımını hedeflediklerini açıkladı. AB’nin 7 aday ülkeye, 7 yıllık dönemde tahsis edeceği toplam tutarın 12.5 milyar Euro kadar olduğunu anlatan Kaymakcı, “Türkiye’nin, bu 7 yıllık dönemde 3.5-5 milyar Euro’luk bir bantta fon almaya çalışması gerekecek” diye konuştu.
700 BİN KİŞİ YARARLANDI
Erasmus kapsamında Türkiye’den diğer Avrupa ülkelerine yapılan seyahatlere dikkat çeken Kaymakcı, 2004’ten bu yana 700 bin kişinin bu program kapsamında Erasmus ülkelerine gittiğini belirtti.
VİZESİZ SEYAHAT ÖNEMLİ
Vize serbestisinin de önemli olduğunu ifade eden Kaymakcı, sağlanacak mali imkanların yanı sıra, insandan insana diyaloğu artıracağını, bunun da Türkiye’nin AB üyeliği önündeki sorunların ve önyargıların kaldırılmasında önemli rol oynayabileceğine işaret etti.
GÜMRÜK BİRLİĞİ ESKİDİ
Gümrük Birliği konusunda da bilgi veren Faruk Kaymakcı, Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin iki taraf için de eskidiğini, AB’nin ve Türkiye’nin artık yeni nesil ticaret anlaşmaları yaptığını hatırlattı. Türkiye’nin halen en büyük pazarının AB olduğunun altını çizen Kaymakcı, olası Gümrük Birliği güncelleştirmesi sonrasında AB tarım ürünlerinin de Türkiye’ye serbestçe girecek olması nedeniyle hazırlıklı olunması gerektiğine dikkat çekti.
İSTİKRAR GETİRECEK
AB bütçesinin büyük kısmının tarım ve bölgesel gelişmişlik farkları için harcandığına dikkat çeken Faruk Kaymakcı, Türkiye’nin bu alanlarda elde edeceği gelişmelerin üyelik sürecini hızlandıracağını da vurguladı. Kaymakcı, Gümrük Birliği güncelleştirilmesinin bir süreç alacağını, ancak bu konuda müzakerelere başlanmasının çok önemli olacağını, ilişkilere güven ve istikrar getireceğini
belirtti.