MACRON’UN İSTEDİĞİ OLDU
Ağırlığını başından itibaren AB Komisyonu Başkanı adaylarından Avrupa Halk Partisi (EPP) üyesi Alman Manfred Weber’den yana koyan ve Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinden zaferle çıkan siyasi grubun adayının bu makama atanmasına dayanan (spitzenkandidat) sistemi savunan Merkel, her iki konuda da geri adım attı. Önce, başta Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron olmak üzere çok sayıda ülkenin karşı çıktığı Weber’den vazgeçen Merkel, ardından yine Macron’un istemediği spitzenkandidat sisteminin bir kenara itilmesini engelleyemedi. Weber’in AP’de grup liderliği dışında bir görev üstlenememesi de Merkel’e fatura edildi.
HÜKÜMET KRİZİ OLABİLİR
Weber’in devreden çıkmasının ardından sol kanadın adayı olan Frans Timmermans’a destek olmaya karar veren Merkel, hem kendi partisi hem de EPP çizgisindeki diğer AB hükümetleri tarafından eleştiri bombardımanına tutuldu. Çözüm önerisi ise Merkel’den değil Macron’dan geldi. Merkel, Alman Savunma Bakanı Ursula Von Der Leyen’i öneren Macron’un adımlarını izlemek durumunda kaldı. Ülkesindeki koalisyon ortağı SPD’yi Leyen konusunda ikna edemeyen Merkel’in, kendisine çok yakın olan bir Alman siyasetçi için 27 AB lideri yeşil ışık yakarken koalisyon mutabakatı nedeniyle çekimser oy kullanmak durumunda kalması örneğine pek rastlanmayan bir imaj sorunu yarattı. Almanya’da yapılan yorumlar Merkel’i hükümet krizinin beklediği yönünde.
